Taku Morisaki ve Yutaka Matsuno çok yakın iki arkadaştır. Okullarına 2.dönemde Tokyo’dan nakil olarak gelen Rikako Muto adlı kız, gerek derslerde ki başarısıyla gerekse güzelliği ile iki arkadaşın ve tüm okulun bir anda dikkatini çekmeye başlayacaktır. Fakat Rikako okulda sosyal aktivitelere katılmamakta ve kimse ile arkadaşlık kurmamaktadır. Bu yüzden diğer öğrenciler tarafından fazla sevilmemektedir. Buna rağmen Yutaka, Rikako’dan çok hoşlanmaktadır. Fakat Taku, Rikako’ya verdiği borç para yüzünden O’nunla birlikte Tokyo’ya gitmek zorunda kalınca ikili birbirini daha yakından tanıyacak ve yakınlaşmaya başlayacaktır.

Rakunlar, yüzyıllardır dağlarda, ormanlarda ve tepelerde barış içinde yaşamaktadırlar. Fakat insan nüfusu gittikçe artmakta ve insanların daha fazla yerleşim alanı bulma ihtiyacı yüzünden, rakunların doğal yaşamı artık büyük tehdit altındadır. Bu gelişmelere kızan rakunlar, kılık değiştirme sanatını öğrenmeye karar verirler. Aslında rakunlar, doğaları gereği kılık değiştirme ve başka şekillere girme konusunda çok yeteneklidir. Fakat bunu daha etkili ve ustaca yapmak istemektedirler. Kısa süre içinde rakunlar istedikleri şekle, cisme hatta insana dönüşmeyi öğrenerek yaşadıkları doğal alanı korumak için insanlarla mücadeleye girişecektir.

Bambu satarak geçimini sağlayan yaşlı bir adam bir gün, bir bambunun içinde parmak kadar bir kız bulur. Bu kız bir bambu kadar hızlı büyümektedir ve orman yaşlı adama bu kız için altınlar, hediyeler sunar. Yaşlı adam küçük kızın bir prenses olduğuna karar verir ve onun için bir malikane yaptırarak prensesliği öğretmeye çalışır. Küçük kıza Kaguya adı verilir. Kaguya büyüdüğünde saygın ailelerden beş genç ona evlenme teklifi eder. Kaguya onlardan, kendisi için hatırlanmaya değer birer evlilik hediyesi bulmalarını ister, ancak bu beş erkek de Kaguya'nın istediğini veremez. Derken bu kez, Japon İmparatoru Kaguya’ya evlenme teklifinde bulunur. Oysa Kaguya’nın istediği prenses olmak değil, köydeki biricik aşkı Sutemaru’ya kavuşabilmektir.

İlk gençlik dönemi aşkını anlatan dram, beş kişilik bir ailenin en büyük çocuğu olan Umi’nin hayatına odaklanıyor. Kore Savaşı sırasında kaybolan babasının döneceği ümidiyle Umi, her gün deniz kenarındaki evlerinden bir çift flama sallamaktadır. Bu esnada kendini bir de okulda bir öğrenci hareketinin içinde bulacaktır. Bu süreç içinde Jun’a âşık olur, fakat zaman içinde ikilinin arasında kan bağı olma ihtimali ortaya çıkacaktır.

1920'lerin Adriyatik Denizi'nde sadece bir tek pilot göklerin hakimidir: Porco Rosso, büyülü güçler tarafından domuza çevirilmiş yetenekli pilot. Porco, uçakları gökyüzündeki diğer çete uçaklarından koruduğu yalnız bir hayat sürmektedir. Hayatını kendine ait bir adada yaşayarak ve otel sahibi güzel arkadaşı Gina'yı ziyaret ederek geçirmektedir. Ancak bir gün Porco'yu ve uçağını vurarak kendi ününü yaratmak isteyen bir pilot adaya gelir. Bunun üzerine Porco genç mühendis arkadaşından uçağını bu büyük savaşa hazır hale getirmesini ister...

Stüdyo Ghibli’den Isao Takahata’nın yönetmenliğini üstlendiği animasyon türündeki film Tokyo kentinde orta sınıf bir yaşam süren Yamada ailesinin hikayesini konu alıyor. Mizah dolu bu filmde, bir ailenin yaşamı, problemleri ve yaşanmaya değer şeyler seyirciye sunuluyor.

Shizuku Tsukishima, okumayı çok seven bir ortaokul öğrencisidir. Kütüphaneden aldığı her kitapta, içinden çıkan kartta aynı isim yazmaktadır: "Seiji Amasawa". Shizuku, bu kişi hakkında araştırdıkça kendisi ve hayatı hakkında da çok şey öğrenecektir, bu sırada verdiği kararlar hayatına yön verecek kararlardır.

Kiki 13 yaşında bir cadıdır. Geleneklere göre tam bir cadı olabilmesi için bir yıl kendi seçeceği bir şehirde ailesinden ayrı yaşaması gerekmektedir. Kiki, kedisi Jiji ile annesinin hediye ettigi süpürgeye binerek evinden ayrılır ve başka cadısı olmayan bir şehirde karar kılar. Kiki, şehirde uçma yeteneğinden faydalanacağı bir kurye servisi açmak istemektedir. Şehirdeki ilk gününde tanıştığı birinin fırınında ona yardımcı olurken aynı zamanda hayalini kurduğu işi yapmaya başlar ve zamanla cadılık yeteneklerini kaybettiğini fark eder. Yeteneklerini tekrar kazanmaya çalışırken bir arkadaşının da hayatını kurtarması gerekir.

Yazın şehirdeki bir yetimhaneden Hokkaido’da deniz kenarındaki ıssız bir köye gönderilen Anna, günlerini bataklığın içinde geçirmeyi hayal eder. İnsanların çoğunu içine alan sihirli çemberin dışında olduğuna inandığından etrafındakilerle mümkün olduğu kadar az iletişim kurup “sıradan yüzü”nü gösterir. Anna, kendisini olduğu gibi kabul edecek biriyle karşılaşamayacağını düşünür ama bu köyde tanıştığı Marnie, onu haksız çıkartır. Kısa sürede kaynaşıp çok iyi arkadaş olurlar ancak Anna, arkadaşlığın sıcaklığını tattığı kadar yeni arkadaşının geçmişini de merak etmeye başlar…

Yerdeniz’de denge bozulmuştur. Ekinler bozulmakta, hayvanlar ölmektedir. Son olarak insanların diyarında ejderhalar belirir. Dünyanın dengesi alt üst olmaktadır. Bu yıkımın nedenini araştırmaya koyulan başbüyücü Ged(animede cesur atmaca diye geçiyor), sürgün edilmiş genç prens Arren’le karşılaşır. Arren içine kapanık sessiz bir genç gibi görünse de içini kemiren karanlık bir yanı vardır. Kendisini birden bire acımasız ve nefret dolu birine çeviren yanı aynı zamanda Arren’in en zayıf yanıdır.Arren ve Ged birlikte yola düşerek yıkıntıya uğramış topraklardan geçerler. Ged, baş düşmanı büyücü Cob’un sonsuz yaşama ulaşmak adına canlıların dünyasıyla ölülerinkini ayıran kapıyı açtığını öğrenir. Cob, Ged’i altetmek için sinsi bir planı vardır. Kötü büyücü amacına ulaşmak için Arren’in korkularını kullanmayı planlamaktadır.

A year has passed since Guts parted ways with the Band of the Hawks. Meanwhile, his former mercenary group is plotting a rescue mission to save an imprisoned Griffith.

Bay Şeytan'ın eski idman ortağı Jaga Bada, kin maçı yapması için Şeytan'ı kişisel adasına davet etti. Trunks ve Goten maceraya gelmeye karar verirler ve Android #18, ona borçlu olduğu para için Şeytan'ın peşine düşer. Jaga Bada'nın bilim adamının efsanevi Süper Saiyan Broly'yi diriltmenin bir yolunu bulduğunu pek bilmiyorlar.

Bitmemiş bir resim üzerindeki bir şato ve çiçeklerle dolu bir bahçedeyiz. Bu tabloda resmedilip renklendirilmiş Toupin’ler gücü ele geçirmiştir. Toupin’ler, çizimleri yarım kalan Pafini’leri devre dışı bırakmış ve yalnızca taslak halindeki Reuf’ları da esir almışlardır. Şimdi Ramo, Lola ve Plume düzeni yeniden sağlamak ve arkadaşlarını kurtarmak için ressamı bulmak üzere yollara düşecek, bir dolu macera yaşayacak, şatodan ve çiçekli bahçeden geçecek, hatta başka resimlere gideceklerdir.

In 2027 Brazil, civil servant Joana mainly deals with divorce cases. As a member of a branch of evangelical Christians known as the Divino Amor group, she uses her position to offer a kind of physical therapy to couples who want to separate. Although Joana and her husband Danilo regularly consummate their marriage, neither her constant prayers nor any other methods of assistance seem to be able to fulfill their desire for a child.

The seven short films making up GENIUS PARTY couldn’t be more diverse, linked only by a high standard of quality and inspiration. Atsuko Fukushima’s intro piece is a fantastic abstraction to soak up with the eyes. Masaaki Yuasa, of MIND GAME and CAT SOUP fame, brings his distinctive and deceptively simple graphic style and dream-state logic to the table with “Happy Machine,” his spin on a child’s earliest year. Shinji Kimura’s spookier “Deathtic 4,” meanwhile, seems to tap into the creepier corners of a child’s imagination and open up a toybox full of dark delights. Hideki Futamura’s “Limit Cycle” conjures up a vision of virtual reality, while Yuji Fukuyama’s "Doorbell" and "Baby Blue" by Shinichiro Watanabe use understated realism for very surreal purposes. And Shoji Kawamori, with “Shanghai Dragon,” takes the tropes and conventions of traditional anime out for very fun joyride.

Giovanni currently lives a dreary life of near non-stop work. At school, his peers ridicule him incessantly, and his employer at work is distant and cold. As his isolation from society becomes unbearable, he suddenly finds himself on a train heading far away from his miserable home. Accompanied by Campanella, an acquaintance from school, Giovanni embarks on a journey that will define the rest of his life.

Elia Suleiman’ın bu yeni filmi, kendi ailesinin 1948′lerden günümüze uzanan hikâyesini ele aldığı, yarı özyaşamöyküsel, harika bir komedi. Film, Suleiman’ın babasının, bir direniş savaşçısı olduğu dönemden itibaren tuttuğu günlüklerinden ve annesinin sürgündeki aile üyelerine yazdığı mektuplardan esinleniyor. Geride Kalan yönetmenin tabiriyle, “topraklarında kalan ve İsrailli Araplar’ diye etiketlenen, kendi vatanlarında bir azınlık gibi yaşayan Filistinlilerin günlük yaşamını gözler önüne sermeye çalışıyor.

In his travels as a bounty hunter, Hunter–Warrior and cyborg healer Ido one day discovers and repairs the remnants of a cyborg whom he names Gally. Though possessing the body of a young woman, Gally now embodies Ido's most sophisticated and lethal cybernetic skills. The preternaturally strong, amnesiac Gally begins to forge a life for herself in a world where every day is a struggle for survival.

As the perpetually lecherous Ataru and his friends prepare for a carnival at Tomobiki High School, they gradually realize the days are literally repeating themselves. Any effort to break the pattern dumps them back where they started.

Uzun süren, acımasız bir savaşın ardından dünya, uzaylı Illuminus İmparatorluğu tarafından fethedildi. Dünya filosunda bir kaptan olan Harlock, Illuminus'un onu kullanmasını engellemek için gemisini düşürür ve onlara katılmayı kesinlikle reddeder. Müttefikleri Tochiro, uzay korsanı Emereldas ve sevgilisi Miya'nın yardımıyla Illumidus'a karşı özel ve amansız bir savaş başlatır.