In a small town in the American Midwest, Coby comes out as a trans man. His transformation causes his family to shift their perspective on gender and their son.

Performing in the round and engaging audience members during his act, Carmichael addresses a wide range of subjects, including Trump’s victory, climate change, supporting the troops, animal rights, being a good boyfriend and his top four fears, as well as exploring larger themes like race, politics, love and family.

Aspiring actor John (Paul Rudd) and wannabe screenwriter Elliot (Patton Oswalt) are slacker best friends who have seen their dreams of stardom fizzle. With their 30th birthdays looming, they set out on a mission to become famous in the 24/7, celebrity-obsessed world. Through it all, our disheartened duo inadvertently become key witnesses in a high profile crime that sets the news cycle on fire, making them household names... but only if they can survive the infamy and worldwide shame.

Microsoft Founder Bill Gates has implanted computer chips into asteroids in a diabolical scheme, and one hacker must stop him.

Aaron Williams (Andy Samberg) ve Charles Poole (Kit Harington) isimli kurgu karakterler Wimbledon Tenis Turnuvası'nda kapışan iki tenisçidir. Tam 7 gün süren müsabaka, sinirleri iyice gerer ve ortalık komedi şovuna dönüşür. Üstelik Charles Poole, 1930'lu yıllardan beri Wimbledon'ı kazanacak ilk İngiliz olmak için mücadele etmektedir ve kraliçenin maçı izlemeye gelmesi üzerinde yeterince psikolojik baskı yaratmıştır...

Kendi ülkesinin mutfağıyla yeniden tanışan bir şefin öyküsü.Manhattan sakinlerine yemek pişiren başarılı şef Samir, Hint yemeklerinin büyüleyici tarifleriyle yeniden kendi kültürünü ve ülkesine duyduğu tutkuyu keşfedecektir.

Hercules is sent from Mount Olympus to modern-day Manhattan, where he takes up professional wrestling before getting mixed up with a gang of mobsters.

Esrar Perdesi, bir zamanların Doğu Almanya'sında çift yanlı bir ajanın öyküsünü anlatan ve hem açık komünist düşmanlığı, hem de şiddet içeren sahneleriyle dikkat çeken bir film... Paul Newman ve Julie Andrews Hitchcock dünyasına bu ilk –ve tek- konukluklarında beklenmeyen bir ikili oluşturuyorlar...

İçki düşkünü bir polis ve kitaba göre davranan kuralcı bir detektif bir balıkçı kasabasını uzaylı istilacılardan korumak için birleşirler ve bu korku komedi filminde yerlilerin iştahını kapatan sıra dışı bir yol bulurlar. Erin Island yerlilerin geçimlerini denizden sağladıkları bir topluluktur. İrlanda sahilinden bir hayli uzakta olan bu yerleşim, herkesin birbirini tanıdığı bir yerdir. Yerli balıkçılar arkalarında hiçbir iz bırakmadan kaybolmaya başlayınca ve balina cesetleri kıyıya vurmaya başlayınca, içkici polis Ciaran O’Shea araştırma vaktinin geldiğini fark eder. Şehirden gelen bir detektif olan Lisa Nolan ile birlikte yerel sularda kötü bir şey saklandığını ve bu şeyin giderek büyüdüğünü hissederler. Şüpheleri bir ıstakozcu kıyıya ağa takılmış bilinmeyen bir yaratıkla geldiğinde doğrulanır. Dünya dışı bu avcı yaratıkların alkolden nefret ettiklerini öğrenen halk bir yandan bu istilacılarla savaşırken bir yandan da sürekli içki içmeye çalışırlar.

Dışarıdan bir gözle bakıldığında, Howard Wakefield (Bryan Cranston) başarının resmedilmiş halidir adeta. Sevecen bir karısı (Jennifer Garner) ve iki kızı, Manhattan’da bir avukat olarak prestijli bir mesleği ve banliyöde rahat bir evi vardır. Ancak içten içe Howard boğulmaktadır. Bir gün Howard sinir krizi geçirir. Her şey onun için çat diye kapanır ve garaj tavanında saklanmaya karar verir. Ailesini terk ederek kendisine ne olduğunu merak ettirir, kendi yaşantısını uzaktan gözlemleyen bir yabancı gibidir. Bu durum günlerce, hatta aylarca devam eder. Bir gün Howard merak etmeye başlar: Aradan geçen onca yıldan sonra, hiçbir şey olmamış gibi geri döndüğünde her şey eskisi gibi olur mu?

Altın Eldiven, 70’li yıllarda Hamburg’da dehşet saçan seri katil Fritz Honkanın hayatını konu ediyor. Honka, dışarıdan sakin ve sıradan biri olarak görülen bir adamdır. Ancak o, göründüğünün aksine bambaşka bir kişiliğe sahiptir. Kaybedenlerin ve dışlanmışların müdavim olduğu Altın Eldiven adındaki bir barda takılan Honka, kurbanlarını burada seçer. Kurbanlarını, çatı katında bulunan evine götüren ve onları buradan öldüren Honka, cesetleri evin kilerinde saklamaya başlar. Honka, düzenli bir işe girmesiyle birlikte kendisini bir süreliğine de olsa bu kirli dünyadan uzak tutar. Ancak onun alışkanlıklarından vazgeçmesi pek de mümkün değildir. Altın Eldiven’den uzak durmayı başaramayan Honka, uzunca bir süre polisten kaçmayı başarsa da ardı ardına işlediği cinayetler ardın onu polislerden saklanamayacak bir hale getirir.

Film, 2000 yılında Rus denizaltı K-141 Kursk’ün battığı ve mürettebattaki 118 Rus askerinin ölümü ile sonuçlanan faciayı anlatıyor. Mürettebat kurtulmak için mücadele verirken, aileleri ise onları kurtarabilmek için karşılarına çıkan çeşitli politik engeller ile mücadele ediyor.

Gianni, Nicola ve Antonio 1944'te Nazi'lere karşı savaşırken dost olmuşlardır. Hayallerle doldurdukları savaşın sonunda normal hayatlarına dönerler. Film bu üç idealistin hayat hikayelerini ve hayatın kaçınılmaz gerçekleriyle nasıl başa çıktıklarını anlatmaktadır.

Suzu, Hiroshima dışında yaşayan bir aileye gelin gider ve yeni hayatına hızla uyum sağlar. Ta ki hayatta kalma becerisini zorlayan İkinci Dünya Savaşı başlayana kadar.

90’lı yılların en çok konuşulan isimlerinden biri olan Kurt Cobain, genç yaştaki ölümüyle ardında büyük tartışmalar bırakmıştı. Şimdi aradan geçen yılların ardından Montage of Heck, Cobain’in hayatına hiç olmadığı kadar detaylı bir bakış atıyor.

Bir baba ve anne kızlarının kolej parasını ödedikten sonra paraları tükenme noktasına gelmiştir. Bu parasızlıktan kurtulmak için baba evinin bodrumunda illegal bir kumarhane işletmesi açmak için arkadaşlarını ikna eder.

ABD ve Rusya'nın ortak yürüttügü operasyonda ABD federal ajanı Leon S. Kennedy Biyo.Organik Silahların araştırılması için Doğu Slav Cumhuriyetine gönderilir. Ardından ABD hükümeti tarafından geri çagırılan Ajan Leon gerçekleri açıga çıkarmak için emirleri yok sayar ve kendisini büyük bir trajedinin ortasında bulur.

Yüzyıllar boyunca Dünya'nın doğal kaynaklarını yok ettikten sonra insanlar, hayatta kalmak için son şanslarının uzayda yeni bir yaşam kurmak olduğu gerçeğiyle yüzleşir. Uygun yeni bir gezegen bulmak için hızla uluslararası bir keşif ekibi kurulur, ancak planları ters gittiğinde mürettebat aniden garip bir gezegende elektriksiz kalır. Ekip, çok geçmeden kendilerini hayal bile edemeyecekleri bir durumun içinde bulur.

Shrabani Basu’nun aynı adlı romanından uyarlanan ve gerçek bir hikayeye dayanan bu filmde, genç bir Hintli katip olan Abdul Karim, Kraliçe Victoria'nın tahtaki 50. yılı şerefine (altın jübile) Hindistan’da Victoria onuruna basılan “mohur”u sunmak için tesadüfi bir şekilde Kraliçe’nin huzuruna çıkartılır. Kraliçe ise o sırada tahttaki uzun dönemini sorgulamaktadır. İkili yakınlaşır ve kısa sürede sıradışı bir arkadaşlık kurarlar. Ancak bu arkadaşlık Kraliçe'nin ev halkı ve yakın çevresinin dikkatini çekmiştir ve Kraliçe’nin alt seviyeden bir hizmetkarla kurduğu bu “arkadaşlık” hoş karşılanmamaktadır. Dostlukları derinleştikçe, Kraliçe değişen bir dünyayı yeni gözlerle görmeye başlayacaktır.

George Beard ve Harold Hutchins isimli iki afacan çocuk, okul müdürleri Bay Krupp'ı hipnotize eder ve müdürü bir çizgi roman karakteri olan iyi kalpli ve lastik donlu Kaptan Düşükdon’a dönüştürürler.