Annabelle'nin daha fazla tahribat yaratmasını engellemeye kararlı olan doğaüstü olayları inceleyip aydınlatmaya çalışan dünyaca ünlü çift Ed ve Lorraine Warren oyuncak bebeği evlerinde lanetli eşyaları sakladıkları odaya kilitlerler. Ancak bir akşam Warrenlar evde yokken on yaşındaki kızları Judy’in bakıcısının arkadaşı istemeden Annabelle’i tutulduğu güvenli kutudan dışarı çıkarır. Tekrar özgür kalan Annabelle oda da ki eşyaları ele geçirmiş kötü ruhları uyandırır ve evdeki kızların peşine düşer.

Filmde, Korku Seansı (The Conjuring) filminde tanıştığımız oyuncak bebek Annabelle’in kökeni işlenmektedir. Kaliforniya’da yaşayan John Form hamile olan eşi Mia’ya doğacak çocuklarının odasında ki oyuncak bebek koleksiyonuna eklemesi için nadir bir vintage porselen bebek satın alır. Aynı gece Form ailesinin komşuları evlerinde şeytani bir tarikatın saldırısına uğrar. Mia ve John komşularına yardım etmeye çalışırken saldırganlar onların evine girer. Polisin müdahalesi sırasında erkek saldırgan polis tarafından öldürülürken kadın saldırgan, Mia ve John’un doğacak kızlarının odasında oyuncak porselen bebeği tutarken intihar eder. İntihar eden saldırgan kadın, komşularının kızı Annabelle’dir ve Form ailesi ilerleyen günlerde evlerinde doğaüstü olaylar yaşamaya başlar.

Romanya'daki bir manastırda yaşayan genç bir rahibenin intihar etmesi sonucu sorunlu geçmişinin etkisinden kurtulamayan bir rahip ile nihai yeminini etmenin eşiğindeki çırak bir rahibe, Vatikan tarafından bölgeye gönderilir. İkilinin amacı olayı araştırmaktır. Ancak birlikte, manastırın korkunç sırrını keşfederler. Hayatlarının yanı sıra inançlarını ve ruhlarını da tehlikeye atan ikili, şeytani rahibe biçiminde boy gösteren kötü niyetli Valak ile karşı karşıya kalır. Manastır, yaşam ve lanet arasında korkunç bir savaş alanı haline gelecektir.

Lorraine ve Ed Warren, kötü niyetli ruhların musallat olduğu bir evde dört çocuğunu tek başına büyüten bekâr bir anneye yardım etmek için Kuzey Londra'ya gider.

Ed ve Lorraine Warren'in, gözlerden uzak bir çiftlik evinde karanlık varlıklar tarafından dehşete sürüklenen bir aileye yardım etmeğe gelirler. Güçlü bir şeytani varlıkla yüzleşmek zorunda kalan Warren çifti kendilerini hayatlarının en korkutucu vakasıyla karşı karşıya bulurlar.

Stephen King'in romanından uyarlanan filmde, 1989 yazında Derry, Maine’de yaşayan bir grup çocuğun 27 yılda bir kasabanın çocuklarını avlayan şeytanı bir varlığı durdurmak için verdikleri mücadele anlatılmaktadır.

TV haberleri bölümünde çalışan hırslı stajyer dünyanın en ünlü perili eviyle ilgili olayı açığa kavuşturmanın eşiğindedir. Stajyer kadın Amityville Korkusu olarak bilinen tuhaf olayların soruşturmasına bir grup gazeteciyi, rahibi ve doğaüstü olay araştırmacılarını da dahil eder. Ancak araştırmaları sırasında belki de asla kapatamayacağı bir kapı açarlar.

Rebecca evden ayrıldığında çocukluk korkularını da ardında bıraktığını düşünür. Büyürken, ışıklar söndüğünde neyin gerçek neyin hayal olduğundan asla emin olamamıştır…ve şimdi de küçük kardeşi Martin, bir zamanlar Rebecca'nın akıl sağlığını sınayan ve güvenliğini tehdit eden, açıklanamayan ve korkunç olaylar yaşamaktadır. Anneleri Sophie'yle gizemli bir bağı olan korkunç bir varlık yeniden gün yüzüne çıkar. Bu kez, Rebecca gerçeği çözmeye giderek yaklaşırken…ışıklar sönünce herkesin hayatı tehlikededir.

Roland Deschain, bütün evreni bir arada tutan Kara Kule'nin yok olmasını engellemek için, Siyah Giyen Adam olarak bilinen Walter O'dim'e karşı sürdürdüğü, sonsuz bir savaş içinde esir kalmıştır. Dünya'nın kaderinin pamuk ipliğine bağlı olduğu, iyi ve kötünün ters düştüğü bu son savaşta Roland, kaleyi Siyah Giyen Adam'dan koruyacak tek kişidir.

Bencil ve kendini beğenmiş lise öğrencisi Tree her gün maskeli bir katil tarafından öldürüldüğü yeni bir güne uyanmakla lanetlenmiştir. Tek kurtuluş yolu bu maskenin arkasındaki katilin kim olduğunu öğrenmesidir. Aksi takdirde sürekli hergün yeniden öleceği bir güne uyanıp duracak, bu korkunç tekrarlar yüzünden aklını oynatacaktır.

Tsugumi Ooba tarafından yazılıp Takeshi Obata tarafından resimlenen ve Netflix tarafından sinema dünyasına uyarlanan Death Note'un konusu kısaca; bir lise öğrencisi günün birinde bir defter bulur. Ancak bu sıradan bir defter değildir ve doğaüstü güçleri vardır. Bunu kısa sürede anlayan genç adam, deftere ismini yazarken yüzünü aklında canlandırdığı kişilerin kısa sürede öldüğünü fark eder. Yeni tanrı benzeri yetenekleriyle sarhoş olan genç adam, hayata değmeyeceğini düşündüğü şeyleri öldürmeye başlar...

Clare'in hayatı yaşıtı olan ergenlerden çok da farklı değildir. Okul tam bir işkence yuvasıdır, sevdiği çocuktan yüz bulamamaktadır, dağılmış ailesi yüzünden sürekli bunalımdadır. Clare'in yaşıtlarından tek farkı, akranlarının yaptığı gibi o sıkıcı yılların geçip gitmesini beklemektense kendisine 7 dilek sunan gizemli bir müzik kutusunun cazibesine kapılmasıdır. Dilekleri gerçekleşmesine gerçekleşir ancak hayatta hiçbir şey karşılıksız değildir! Clare bu hakikati acı tecrübeyle öğrenecektir!

Film, 1967’de Los Angeles’da bir ruh çağırma seansı sırasında meydana gelen bir dizi korkunç olayı anlatıyor. Bekar bir anne ve iki kızı evlerinde yaptıkları sahte bir ruh çağırma seansı sırasında istemeden eski çağlardan kötü bir ruhun gelmesine neden olurlar.

Bir Meksika efsanesine göre 17. yüzyılda kendi çocuklarını kıskançlık sonucu boğarak öldürdükten sonra ağlayarak kendini azgın nehre atan La Llorona (Ağlayan Kadın), yüzyıllardır kendi çocuklarının yerine koymak için çocukları avlamaktadır. 1970’lerin Los Angeles’ında Sosyal Hizmetler görevlisi olan Anna ve küçük çocukları, bir anda kendilerini bu korkutucu doğaüstü varlıkla karşı karşıya bulur ve La Llorona'nın gazabından kurtulmak için tek şansları kuruntulu eski bir rahiptir.

Baby genç yaşına rağmen oldukça deneyimli bir sürücüdür. Genç görünümü yüzünden Baby lakabını alan adam banka soyguncuları için sürücülük hizmeti vermektedir. Banka soygununun ardından kaçış için sürücülük yapan adamın yolu bir gün bir suç lideri ile kesişir ve onun için çalışmak zorunda kalır. Ancak girdiği bu iş başarısız olmaya mahkum bir soygundur. İşler ters gittiğinde peşine düşen farklı farklı insanlardan kaçmak zorunda kalır...

Sezar ve onun liderliğindeki maymunlar, acımasız Albay'ın yönettiği insan ordusuyla büyük bir çatışmaya zorlanır. Maymunların hayal edilemez kayıplarından sonra Sezar, karanlık içgüdülerine yenik düşer ve türünün intikamını almak için kendi efsanevi macerasına başlar. Yolculuk onları en sonunda yüz yüze getirdiğinde; Sezar ve Albay, türlerinin ve gezegenin kaderini belirleyecek epik bir savaşta birbirlerine karşı savaşırlar.

Doğal olmayan varlıklar tarafından tehdit edilen dünya ve dünyada bulunan insanların yaşadıkları ele alınmıştır. Filmde her ne kadar dünyada olanlara değinilse de asıl olarak bir ailenin yaşadıkları ele alınmaktadır. Filmde bir anne bir baba ve bir erkek çocuktan oluşan bir ailenin dünya tehlikeye girdikten sonra çektiği zorluklar konu alınmıştır. Dünya da olup bitenler ve yaşananlar sonucu aile bireyleri birbirleri arasında ki güveni bir teste tabi tutacak, birbirlerini sınayacaklardır.

Berlin Duvarı’nın çöküşü ve süper güç birliklerinin değiştirilmesi öncesinde Berlin’de geçen filmde MI6’in en ölümcül suikastçısı Lorraine Broughton, soğuk savaş sırasında bir ajanın öldürülmesini araştırmak ve eksik ajanlar listesini bulmak için Berlin’e gönderilir. Berlin istasyon şefi David Percival ile işbirliği yaparlar ve ikisi gerilim dolu büyük bir aksiyona atılırlar.

Genç çift Josh ve Renai, üç çocuklarıyla birlikte yeni bir eve taşınır. Ancak evde yaşanan tuhaf olaylar, Renai’ye evin hayaletli olduğunu düşündürür. Evde, gece gündüz eşyalar yer değiştirmekte ve etrafta tuhaf sesler duyulmaktadır. Josh, bu olanlara inanmasa da karısının ve annesinin eve medyum çağırmasına izin verir. O andan sonra olanlar ise en çok kendisini şaşırtacaktır.

Delicesine âşık olan Rob, evlenmek üzeredir. Ancak maalesef çırılçıplaktır, asansörde sıkışmıştır ve bir zaman döngüsünde takılıp kalmıştır.