In this two-part Channel 4 series, Professor Richard Dawkins challenges what he describes as 'a process of non-thinking called faith'. He describes his astonishment that, at the start of the 21st century, religious faith is gaining ground in the face of rational, scientific truth. Science, based on scepticism, investigation and evidence, must continuously test its own concepts and claims. Faith, by definition, defies evidence: it is untested and unshakeable, and is therefore in direct contradiction with science. In addition, though religions preach morality, peace and hope, in fact, says Dawkins, they bring intolerance, violence and destruction. The growth of extreme fundamentalism in so many religions across the world not only endangers humanity but, he argues, is in conflict with the trend over thousands of years of history for humanity to progress to become more enlightened and more tolerant.

An old Viking is determined to reach Valhalla, the warrior's afterlife full of excessive drinking and debauchery. To gain entry he has to die honorably in battle, but he discovers that the right death isn't so easy.

A searing account of what happens when raw talent and extreme personalities collide. In this unflinching, never-before-seen account of drugs and the dark side of professional skateboarding, brothers Tas and Ben Pappas' intense bond and charisma take them from the pinnacle of their sport into a spiraling world of self-destruction.

Brazilian philosopher Olavo de Carvalho's thinking, presented through his presence, his daily work routine and his family life in Virginia (USA).

Two men and a woman circle the globe in a satellite armed with a nuclear device. The third world war breaks out, and a few months later the satellite crashes. They survive the crash but one man gets killed by survivors and the other man gets caught. The woman stays by the remains of the the satellite but is soon caught by evil punks who have taken power.

Circumcision is the most common surgery in America, yet America is the only industrialized country in the world to routinely practice non-religious infant circumcision. Why does America continue to cut the genitals of it's newborn baby males when the rest of the world does not?

Nirbaak is a hyperlink narrative comprising four love stories connected by a single woman. Every love story comprises one entity which is silent and thus Nirbaak (Speechless)

This film documents a three-year period of political resistance in Los Anglels starting with the tent encampment at City Hall in October 2011. Fueled by Occupy Wall Street, people form a collective to jump-start governmental change.

A real estate agent tries to sell a haunted house.

Ian discovers that André, a former soap opera star and current alcoholic is his real father. Ian decides to go work at his ruined mascot business where he finds a place populated by extravagant people and discovers the meaning of fatherhood.

Arjantin, 1980. Finans sektöründe çalışan Yvan, askeri yönetim altındaki Buenos Aires’te bir anda ortadan kaybolan ortağının yerini almak için Cenevre’den yola çıkar. Sürekli gözetim altındaki bu toplumda, kendini kolonyalizmin her yere sindiği bir “kirli savaş”ın orta yerinde bulur.

When the Spirit World is flooded due to an unusual rainfall which overflows the River Sanzu (aka the River Styx), Lord Koenma senses an extremely powerful enemy. He entrusts Death God Botan, to deliver to Spirit Detective Yusuke, a mysterious item which must be protected from the invading enemy. However, by the time Botan finds Yusuke, she's too weak to explain the situation. Yusuke and his friends are left in the dark about the new enemy, but not for long. Soon it is a battle for Earth between mere Spirit Detectives and the almighty king of the Netherworld.

The odd biography of Harvie Krumpet, a man who has Tourette's Syndrome, chronic bad luck, menial jobs, nudist tendencies, and a book of "fakts" hung around his neck - but still optimistically lives own way and enjoys the small things life has to offer.

Over the past 25 years, Lauren Greenfield's documentary photography and film projects have explored youth culture, gender, body image, and affluence. Underscoring the ever-increasing gap between the haves and the have-nots, portraits reveal a focus on cultivating image over substance, where subjects unable to attain actual wealth instead settle for its trappings, no matter their ability to pay for it.

Birinci Dünya savaşından önce Karl Hoffmeister'ın yanında çalışmak için işe başlayan Friederich, Hoffmeister'ın eşi Charlotte aşık olur. Aşık oldukları sırada Friederich iki yıllığına Meksika'ya gitmek zorunda kalır. Peki aşklarına mesafe engel olacak mıydı?

Bir grup üniversite öğrencisi klinik bir ilaç denemesinde yer alır. Deney beklenmedik bir yan etkisi ortaya çıkar ve kendilerine ölenlerin vahşi görüntülerini gösterir. Beklenmedik yan etki dolayısıyla nasıl öldürüleceklerini görmeleri de cabasıdır. Sonra ise bunlar gerçekleşmeye başlar. Kaderden kaçmak için zekice hamleler yapmaları gerekmektedir. Ancak bu süreçte katilin aralarında olduğunu keşfederler... Katilin de tıpkı onlar gibi geleceği görebildiğini fark eden grup, hayatta kalabilmek için bir adım önde olmak zorundadır...

Joan Tewkesbury’nin senaryosu, geri planda, asıl konuyla bağlantı kurmak derdinde olmadan politik bir hikâye atıveriyor ortaya, böylece Vietnam Savaşı’nda atılan yanlış adımların ve yozlaşmış Nixon hükümetinin gölgesindeki Amerika’nın kendisini yeniden keşfettiği süreçteki tekinsiz atmosferi solumamızı sağlıyor. Film, politik mevzunun gelişimi içinde, “Country Müziği ve Western” manzarasına en iyi bakışı sunuyor ve 1970’lerin, Amerika metaforunu bitirip tüketen son filmi olduğunu kanıtlıyor. Yayılıp giden, dağınık, benzersiz bir tarzda çekilen, öyküselliği olmayan film, müzisyenler, menejerler, politikacılar, reklamcılar ve müzikseverlerden oluşan 24 karakterin, Nashville’deki koşuşturmacalı beş gün boyunca yapıp ettiklerini enfes bir tarzda gözlüyor.

Ailenin en büyük oğlu yeni kız arkadaşını ebeveynleri, erkek kardeşleri ve kızkardeşleri ile tanıştırmaya getirir. Bohem bir aile olan Stone’lar güçlü ve kontrollü bir NewYork’lu olan misafirlerini biraz karmaşık, biraz beceriksizce bir karşılamayla buyur ederler. Tatil bitmeden ilişkiler ortaya dökülür, sırlar açığa çıkar ve Stone ailesi birbirlerine olan tüm sevgileri ile biraraya gelirler. Sybil Stone (DIANE KEATON) beş çocuğu için en iyisini isteyen Stone ailesinin kalbi güçlü bir annedir... Oldukça güzel bir kadın olan Sybil’ın yüzü yaşadığı yılları ve ailesinin sırlarını kendisi gibi en şık güzelliği ile taşımaktadır...

Lisa Spinelli, sanat ve entelektüalizm ile dolu bir hayat yaşamak isteyen bir anaokulu öğretmenidir. Bir şiir yazma kursuna katılan Lisa, elinden gelenin fazlasını yapmasına rağmen vasatı aşamaz. Sınıfındaki beş yaşındaki öğrencilerinden biri olan Jimmy’nin kendine özgü şiirler okuduğunu duyan Lisa şoke olur. Çocuğun küçük bir “Mozart” olduğuna kendini ikna eder, onu takıntı haline getirir ve yeteneğini beslemek için tehlikeli bir yola baş koyar. Bu tehlikeli yolda ilerlemeye kararlı olan Lisa, imkansız bir hayalin peşinde, sahip olduğu her şeyi çarçur etmeye hazırdır.

Sorunların bir türlü azalmak bilmediği, aksine alevlenerek artış gösterdiği bir aileyi merceğine alan filmin başrollerinde parçalarına ayrılmış bir aile bulunuyor. Alkol problemleri nedeniyle sahip olduğu maddi-manevi her şeyi kaybeden bir çiftlik sahibi, yıllar önce oğlunu kaybederek büyük bir acı yaşamıştır. Bu şoku bir türlü atlatamayan talihsiz baba, oğlunun ölümünden gelinini sorumlu tutmuş; bu nedenle de yıllarca onunla ve torunuyla görüşmeyi reddetmiştir. Bu süreçte kendine kızmayı ve kendine küsmeyi de ihmal etmeyen baba, yıllar sonra geçmişi tartıp geleceği değiştirmek aşamasındadır.