Mincayani (Louie Leonardo) adlı bir savaşçı ile bağlı olduğu Waodani kabilesi Ekvator’da Amazonun derinliklerindeki bir havzada yaşamaktadırlar. Genç adam yağmur ormanlarında büyümüştür, ancak kavgacı Waodani kabilesinin efsanevi mızraklarıyla intikam alma döngüsü onları yok olmanın eşiğine getirmiştir. 1956 yılında aralarında Jim Elliot (Sean McGowan) ve Nate Saint'inde (Chad Allen) bulundugu 5 genç misyonerin Waodani kabilesi tarafından mızraklandıkları zamanda gerçekleşen bir seri olaya tanık oluyoruz. Sonraki süreçte sadece misyoner ailelerin değil, Minciyani'nin de hayatı inanılmaz bir şekilde değişmeye başlar. Gerçek bir hikayeden esinlenerek yapılan filmde insanın geçmişten geleceğe yaptığı değişim yolculuklarından birinin farklı bir öyküsü anlatılıyor..

A washed up boxer searching for his inheritance must fight for his life when he is trapped in his deceased father's farmhouse by a local cannibal cult.

Set in 1920, Inge travels from Germany to rural Minnesota in order to meet the man destined to be her husband.

Documentary about Giger's work for the movie Alien (1979).

Anne Fontaine'in yönettiği Pure As Snow, genç Claire ve üvey annesi Maud üzerinden klasik masal anlatılarını günümüze uyarlayan bir hikâyeyi odağına alıyor. Claire, genç, oldukça güzel ve dikkat çekici bir kadındır. Üvey annesi onu, babasından kalan otelde tıpkı bir hizmetçi gibi çalıştırmaktadır. Bir süre sonra Maud’un genç sevgilisi, güzelleri güzeli Claire’e aşık olur. Artık kıskançlık sınırlarını aşan ve üvey kızına tahammülü kalmayan Maud, ondan kurtulmaya karar verir. Üvey annesi Maud’un baskılarından ve kıskançlığından kurtulmak için kendine çiftlikte bir barınak bulan Claire, burada 7 "prens"le karşılaşır ve asıl macera başlar.

Eric kısa bir ziyaret için eve döner ve kendini kız kardeşleriyle yeniden bir araya gelmek ile eski poker grubuyla bir zafer kovalamak arasında sıkışmış bulur. Eric, yetişkinliğinin özenle inşa edilmiş cephesi yerini eski çocukluk çatışmalarına bıraktığında, yüzleşmelerden kaçınmanın giderek daha da zorlaştığını fark eder.

Sovyetler Birliği, 1984. Bir kasabada, Komünist Parti liderinin kızı, gece kulübünden çıktıktan sonra hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolur. Aynı akşam, kasabanın dışında bir cinayet işlenir. İki vaka da, aynı komiser tarafından araştırılmaktadır.

Batı Teksas'lı bekar bir anne piyangoyu kazanır ve aynı hızla çarçur ederek arkasında bir kalp kırıklığı dünyası bırakır. Yıllar sonra cazibesi tükenen ve gidecek hiçbir yeri olmayan kadın, hayatını yeniden inşa etmek ve kurtuluşu bulmak için savaşır.

Annesi Charlene tarafından büyütülen Greg Laurie ve bir grup genç, herhangi bir kurtuluş yolu ile gerçeği yeniden tanımlamak için güneşli Güney Kaliforniya'ya gider. Burada tesadüfen karizmatik bir hippi sokak vaizi olan Lonnie Frisbee ve kilisesinin kapılarını dolaşan bir gençliğe açan Papaz Chuck Smith ile tanışır. Ortaya çıkan şey, Amerikan tarihindeki en büyük ruhsal uyanış olur.

Ugo Fantozzi has been ejected from Heaven and is sent back to Earth for a short period of time until the staff in Heaven can get Fantozzi a place there. Fantozzi goes through a variety of unfortunate experiences, such as rescuing his retro punk granddaughter Uga, and having to pay a vast telephone bill due to frequent chat line conversations. He ends up getting arrested instead of his ex-boss, who was originally charged with corruption. Just as he is about to enjoy the World Cup Final with Italy, he is called back into Heaven. Can he find peace once again?

Pedro ve Jimmy kardeşler, yakınlardaki bir çiftlik evinde şeytani bir enfeksiyonun büyüdüğünü keşfettiklerinde kurbanı topraklarından çıkarmaya çalışırlar. Uygun şeytan çıkarma ayinlerine uymayan bu kişilerin pervasız eylemleri, istemeden de olsa kırsal topluluklarında bir mal mülk salgınını tetikler. Artık maruz kaldıkları herkesi yozlaştıran ve sakat bırakan, yaklaşmakta olan bir kötülükten kaçmaları ve bu doğaüstü vebayı durdurabilecek tek araçları elinde bulunduran büyümüş bir "temizleyicinin" yardımına başvurmaları gerekir.

Tarihöncesi çağlara, günümüzden 80 bin yıl geriye gidiyoruz. Ulam kabilesine ait mağara adamları için, başında nöbetçi dikip üzerinde titredikleri ateş, en değerli hazineleridir. Doğa olayları sonucu nasıl olduğunu anlamadan buldukları ve nasıl yeniden yakacaklarını bilmedikleri ateş bir gün söner. Aralarından üçünü; Noah, Amoukar ve Gaw'ı, ateşi yeniden bulup getirmekle görevlendirirler. Uyumsuz üçlüyü, bu tehlikelerle dolu dünyada çetin bir yolculuk beklemektedir. Tüm yolculuklar gibi, sonunda aradığınız şeyden daha fazlasını bulacağınız bir yolculuk...

Hafta sonu parti vermek için akıllı ev kiralayan bir grup genç, evin yapay zekası Margaux'nun onlar için onlar için hazırladığı planlardan habersizdir.

Bir grup polis ülkelerinde yasa dışı yaşayan ve yasa dışı faaliyetlerde bulunan bir kaç mülteciyi yakalamak için bir binaya baskın düzenlerler. Baskına silahla karşılık veren kaçaklarla aralarında bir çatışma çıkar. Tam bu sırada nereden geldiği belli olmayan ve bir virüs yüzünden değişime uğramış insanlar tarafından saldırıya uğrarlar. Binadan çıkmak için beraber çalışmaları gerekmektedir. Fakat iki tarafta buna pek gönüllü değildir.

Ella kariyeri yükselişte olan bir iç dekorasyon starıdır, dergilerdeki gibi bir evde yaşamaktadır ve sevgi dolu bir kocayla evlidir. Ancak Ella kendini toplumdan dışlanmış hisseder çünkü... Ella çocuk istememektedir. Ella, bu sorunun doğurganlık sorunu olarak incelendiği bir klinik araştırmayı öğrendiğinde, kaydolmaya karar verir. Şaşırtıcı bir şekilde tedavi işe yarar ama ne pahasına?

Game of Thrones dizisindeki performansıyla Altın Küre ödülü kazanan ve adını geniş kitlelere duyuran ünlü oyuncu Peter Dinklage ile geçtiğimiz sene kaybettiğimiz başarılı oyuncu Anton Yelchin‘in başrolünde yer aldığı film, insanların süzülmemiş yani en saf anılarını kaydedip oynatabilen bir icat üzerinden hikayesinin altyapısını oluşturuyor. Peter Dinklage’in canlandırdığı Sam Bloom karakteri ise bu cihazı icat eden mucidin ölümünü araştırıyor. Film de bunun üzerinden yaşanan olayları konu alıyor.

The ABC's OF DEATH dünyanın en yetenekli onlarca ismi tarafından yönetilen bölümlerden oluşan önemli bir antoloji filmidir. Çocukları eğitici ABC tarzı kitaplardan esinlenilerek hazırlanmış bu film her biri farklı bir yönetmen tarafından çekilmiş 26 farklı bölümden oluşuyor. Yönetmenlere ölüm hakkında bir hikaye yaratmak için istedikleri kelimeyi seçme hakkı verilmiş. Kışkırtıcı, şaşırtıcı, tuhaf ve çelişkili THE ABC’s OF DEATH modern korku çeşitliliğini yansıtan bir film. Drafthouse Films, Magnet Pictures ve Timpson Films alfabetik ölüm cephanesini sunmaktan gurur duyar...

Güney Afrika'da gerçekten yaşanmış tarihi bir olaya dayanan film, 100 İngiliz askerinin 1879 yılında Rorke's Geçidi'nde yer alan İngiliz ileri karakolu savunmasında 4.000 Zulu savaşçısına karşı verdiği mücadeleyi anlatmaktadır.