Chico (Caco Ciocler) is tired of the relationship and his wife's, Nena (Ingrid Guimarães), complaints. After spending 15 years together Chico has zero corauge to ask for a divorce. He decides to follow his friends advice and hire a lover to his wife, the womanizer Corvo (Domingos Montagner), in hopes that she gets involved with him and ends their marriage.

Çiçero, 2. Dünya Savaşı'nın seyrini değiştiren ve Almanya'nın bozguna uğramasında etkin payı olan casus Çiçero'nun savaştaki etkisini ve savaş sonrası yaşadıklarını konu ediyor. İlyas Bazna, 2. Dünya Savaşı sırasında Ankara’daki İngiliz Büyükelçiliği’nde uşak olarak çalışmaktadır. İçeriden birçok bilgiye ulaşabilen Bazna, Almanlar için casusluk yapmaya başlar ve kendisine “Çiçero” kod adı verilir. İlyas Bazna savaşın seyrini değiştirmesine rağmen T4 uygulamasıyla engellilerin gaz odalarına gitmelerine, iğneyle uyutulmalarına engel olamaz. İlyas Bazna’nın savaştaki etkisini ve savaş sonrası yaşadıklarını beyaz perdeye yansıtacak olan filmin yönetmen koltuğunda Serdar Akar oturuyor.

Paris ve Salimata evli bir çifttir. Afrika kökenli çift Fransa'da yaşamaktadır ve evlatlık bebek edinmeye karar verirler. Uzun bekleyişin ardından evlat edinen çiftin bir sorunu vardır. Benjamin isimli 6 aylık sevimli bebek sarışın ve mavi gözlüdür.

Two girls have a chance encounter and instantly befriend. While trying to find themselves, they decide to pursue music together.

Amerikalı bir eczacı olan Martin (Nicholas Hoult) ve İspanyol bir fizyoterapist olan Gabi (Laia Costa)'nin Los Angeles'ta gecenin geç saatlerinde buluşması popüler bir "arkadaşlık uygulaması" aracılığıyla gerçekleşir. İkisi de birbirlerinden çok etkilenir ve bir süre "takılmak" isterler ancak aralarındaki güçlü cinsel çekim bir süre sonra mutlu ve sadık bir ilişkiye dönüşür. Yine de Gabi "yeniliklere" takık olduğunu itiraf etmiştir, onun için her zaman trend, son moda olan daha cezbedicidir. Böyle bir kişi ilişkisine sadık kalabilecek midir? Film, "Bazen aşk yetersiz kalır" mesajını sosyal medyanın kaydadeğer etkileri üzerinden sunuyor.

Takıntı problemi olan altı kişi, psikoloğun bilgisayar sisteminde problem yaşanmasından dolayı aynı saatte psikoloğa gelirler. Hastalar bir yandan kendi aralarında içeriye ilk kimin gireceğinin tartışmasını yaparken diğer yandan kendi aralarındabir seans yapmaya karar verirler ve kahkaha bombardımanı burada başlar.

Gelecek vadeden genç hırsızlar, Bogotá sokaklarında bir alavere dalavere sanatları ustasından başarılı birer yankesici olmayı öğrenir.

After ending his long-term relationship, Antonio is sure that he can quickly get over Sofia. But nothing is as simple as it seems. And realizing the impossibility of controlling his own feelings, he begins to boycott them, using all sorts of contemporary palliative measures to free himself from the memories of his ex: cognitive psychoanalysis, prescription drugs, Tinder, among others. Ergo, Antonio will go through several tragicomic situations.

16 yaşındaki Tom, okuldan atıldıktan sonra yeni bir liseye başlamak üzere olan utangaç bir gençtir. Kendine yer bulmaya, arkadaş edinmeye ve sevdiği kıza açılmaya niyetlidir. Tom'un gerçek bir akıl hocası olan ve onu ‘havalı bir çocuk’ yapmak için çalışan ağabeyi Leo'nun desteğine ihtiyacı var. Ancak Leo'nun kardeşçe yardımseverliğinin yanında eleştirel bir mizacı da vardır. Tüm bunlar içinde Tom kendi yolunu bulabilmek için çabalar.

Bitmemiş bir resim üzerindeki bir şato ve çiçeklerle dolu bir bahçedeyiz. Bu tabloda resmedilip renklendirilmiş Toupin’ler gücü ele geçirmiştir. Toupin’ler, çizimleri yarım kalan Pafini’leri devre dışı bırakmış ve yalnızca taslak halindeki Reuf’ları da esir almışlardır. Şimdi Ramo, Lola ve Plume düzeni yeniden sağlamak ve arkadaşlarını kurtarmak için ressamı bulmak üzere yollara düşecek, bir dolu macera yaşayacak, şatodan ve çiçekli bahçeden geçecek, hatta başka resimlere gideceklerdir.

After a notorious crook pressures four pals to organize a memorable wedding party for this daughter, they decide to go all in and open an agency.

In the arid landscape of Rajasthan, four women navigate their way through personal and cultural difficulties.

"Sana bir bakire gibi mi görünüyorum?" Oh Mal-soon, küfürü seven yetmiş yaşlarında bir bayandır. Bir gün ailesinin evine geri döner. O gece bir yürüyüşe çıkar ve kendini "Gençlik Fotoğraf Stüdyo"sunda kendini ışıklar arasında bulur. Hayatında ilk kez gördüğü bir portre içindedir. Çıktığında, o görüntüsüne şok olur. Audrey Hepburn gibi ince bir vücut ve inci beyazı deriye sahiptir. Eski bir anneannenin yerine genç ve güzel bir bayan haline gelmiştir! Yirmi yaşındaki 'Audrey' olur ve zamanını iyi kullanmaya karar verir...

Arnaud, a 25-year-old man, enters the campaign team of a candidate for the French presidential election as assistant to the Director of communication. While discovering the techniques, intricacies and rivalries of the electoral campaign, he will feel fascination for this world, as well as for its attractive director, Agnès.

A cruise ship and 3,000 men – it is a universe without heteros and women that usually remains a mystery to the outside world. Once a year the Dream Boat sets sail for a cruise exclusively for gay men where most passengers are united by the wish to live life authentically as themselves in a protected place.

Zihin kontrolü uzmanı Derren Brown, manipülasyonun sıradan bir insanı korkunç bir eyleme nasıl yönlendirebileceğini gösteren cüretkâr bir sosyal deney gerçekleştiriyor.

Following both the death of her father-in-law and a divorce, Jesse, a New Yorker, returns to a small town to live with her now widowed mother-in-law. Jesse struggles to fit in with the local townsfolk who don’t welcome her with open arms to say the least. Jesse becomes acquainted with the local pastor, her widowed brother-in-law, falling in love with him, much to the dismay of the community. Things get even more complicated when her ex-husband comes calling, suspiciously trying to win her back. Between her love life and entangled in-laws, Jesse is tested as she seeks the answer to where she truly belongs.

Touching on bulimia, death and cat sodomy, this French actress and comedian is keen to push the envelope in a one-woman show with understated flair.

Zonguldak’ta yaşayan, iki genç şair Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu, yeni yeni modernleşen bu madenci kentinde memuriyet hayatlarını sürdürürken, bir yandan da sanatla, edebiyatla ve en çok da şiirle iç içe yaşamaktadırlar. Ayakları üzerine yeni kalkan genç Cumhuriyet, bir yandan modernleşme çabasındayken, aynı yıllarda Avrupa’da da çetin bir savaş yaşanmaktadır. Belediye Başkanı’nın kızı Suzan’ın Zonguldak’a geri gelmesiyle Rüştü ve Muzaffer’in şiire olan inancı daha da artar. Henüz lise öğrencisi olan Suzan, çevrenin istememesine rağmen iki gençle yakın arkadaş olur. Fakat 1940’lı yılların vebası olan verem, iki genç insanın da sağlığını git gide tehdit etmektedir. Rüştü ve Muzaffer’in hem kendi gelecekleri, hem de dünyanın gidişatı hayra alamet değildir...

When the fun loving Marie sets her eyes on brooding comic book artist Paul, it sets off the kind of romantic sparks that quickly culminate in the bedroom. But the next morning brings its share of surprises as Marie crawls out of bed to discover her life flash-forwarded fifteen years down the road: Not only has she been married to Paul all this time, but she’s now the mother of a little boy the head of a powerful multinational investment firm and the proprietor of a fabulous apartment overlooking the Eiffel Tower. Quickly Marie discovers that all her achievements have not brought happiness.