A serial killer and the detective who tracked him down find themselves in an unexpected stalemate.

Hello explores changes in two people’s working lives: a Mexican trash picker who separates and collects recyclable materials from landfills to sell by the kilo, and a German freelance computer-animation designer working for the advertising industry in Berlin. The double interview is controlled and manipulated by a computer-generated severed hand which Maria describes as an object once discovered in the trash while working in the violent northern town of Mexicali. This CGI hand was in turn produced by Max, who was born with no arms, and sought refuge in computer-imaging as a means to operate and manipulate a digital reality.

Extraterrestrials contact earth in this delightful fable. Their message is "HELLO" in many languages, and there is a celebration.

During the holidays of Christmas, three groups of funny characters depart from Italy to spend the Christmas season in New York City.

When Max (Eric Stoltz), urged on by "Risk Management," a self-help book for the hapless, decides to approach his fellow ferry-commuter Rory (Susanna Thompson), he hopes simply saying hello might change his life for the better. But Rory only accepts contact by contract. Max finds he can play along. As the two negotiate a whirlwind relationship on paper, Rory slowly lets down her guard; but when her unresolved personal life intervenes in the form of Donald (Kevin Tighe), Max must manage a little more risk than he bargained on.

Bu filmin altı kahramanı tek bir bilgi merkezinde çalışıyor. Resmin ana eylemi geceleri gerçekleşiyor, yağmur yağıyor ... Bu kahramanların her birinin kendi kaderi var, diğerinin kaderine benzemiyor. Herkesin hayatta kendi zevkleri, sorunları ve deneyimleri vardır. Görünüşe göre kahramanlarımız ölümün eşiğinde. Ama merkezde Tanrı'nın kendisinden bir çağrı çaldığında her şey değişir...

Four women are waiting for the blue circle and a possible change of their lives.

A Broadway actress uses her sex appeal to ruin a marriage only to dump her lover for a richer prospect.

Zeitgeist: The Movie belgesel filmi bir çok insanın yaşanmış ekonomik olaylara, ütopyalara bakış açısını değiştirmişti. Hatta bazı insanlar bu filmi izledikten sonra hayatım değiştiği şeklinde yorumlar yapmıştı. Zeitgeist:Addendum; The movie'nin devamı niteliğinde. Özellikle Amerikan kapitalizmine matematiksel çıkarımlarla yaklaşan, eleştiren, şaşırtan hatta bazen "yuh" dedirten bir yapım. Amerika dünyayı nasıl yönetiyor, CIA'de yıllarca çalışan ekonomik tetikçiler. Kimlere, hangi devlet başkanlarına nasıl rüşvet yedirilmeye çalışıldı?Kabul etmeyenler nasıl devrildi, öldürüldü? Bizi yiyip bitiren sistemden kurtuluş yolları.

A group of friends try to defeat an evil king, and meet some quirky characters along the way.

"Let's Get Loud" was Jennifer Lopez's NBC Special, which premiered on November 20, 2002 and was recorded over 2 nights in Puerto Rico in the fall of 2001. It was Jennifer's first-ever headlining concert appearance, showing off her talents as a vocalist and dancer. The performance features a variety of Spanish and English songs, including: "Love Don't Cost A Thing", "If You Had My Love", "I'm Real", "Plenarriqueña", and many more.

An emotionally unavailable flight attendant meets a potential love interest and later finds out that her "perfect guy" has ulterior motives. As the clock ticks down on New Year's Eve, she must fight to keep her murdered ex-boyfriend's secrets or find herself dead.

Aşk ve savaş üzerine alışılmadık derecede sevimli, zeki ve komik bir film. “Guguk Kuşu”, Rus askerlerin Finli keskin nişancılara taktığı addır. Eylül 1944. Finlandiya, SSCB ile bir ateşkes antlaşması imzalayarak savaştan çekilir. Ama nefretin anlamsızlığının büsbütün ortaya çıktığı bir yerde, gözden ırak bir çiftlikte kıstırılmış olan filmin ana karakterleri bu gerçekten haberdar değildir. Gizli servisin tutukladığı Rus yüzbaşı İvan ile Finli keskin nişancı Veiko talihin bir cilvesi olarak aynı yere sığınmak zorunda kalır; burası, onlara düşman değil de birer erkek gözüyle bakan Anni adlı genç Lapon kadının çiftliğidir. Üçü, birkaç gün aynı yerde birlikte yaşamak zorunda kalır. Herbiri yalnızca kendi anadilini (Fince, Rusça, Laponca) konuşabildiği için, kimi komik, kimi trajik müthiş yanlış anlamalar ortaya çıkar.

As the Overfiend slumbers, the mad emperor Caesar rises to power, enslaving a new race of demon beasts. Into this cruel existence is born the Lord of Chaos, the Overfiend's nemesis. As the blood-thirsty beasts capture the tyrant's daughter in a brutal coup, the Overfiend must awaken to an apocalyptic battle of the Gods.

In a digital world, can analogue find true love? It is the wise old gramaphone who has the answers for a lovesick loner.

Hoş bir akşam yemeğinin böylesine sonuçlara yol açabileceğini kimse düşünemezdi. Hele tek kaygısı, bu akşam yemeğinin kariyerine ekleyeceği basamaklar olan Walter, asla. Nadia ile bir dostu aracılığıyla tanıştı. Genç kadın güzeldi, seksiydi, olağanüstüydü. Yemekte her şey kusursuzdu. Ama sadece başlangıçta. Walter, arkadaşının çok önemli bir uyarısını unutunca, yemek, giderek kararan bir kabusa dönüşmeye başladı. “Sakın Nadia’ya içki verme” demişti arkadaşı, oysa genç kadın sarhoşluk sınırını çoktan aşmıştı. Ve bir çılgınlıklar zinciri böylece başladı. Nadia garsonlara tokat attı, müşteriye saldırdı. Walter’ın patronuna hakaret etti. Walter her olayda, geleceğinin avuçlarının arasından akıp gidişini görüyordu. Ama bütün bunların sadece başlangıç olduğunu henüz bilmiyordu.

The Minions fight over a delicious banana... but is that all they want?!

16 yaşındaki lise öğrencisi Herman Howardsın okuduğu liseyi basıp onlarca öğrenci ve öğretmeni öldürmesinin ardından yaşanan sürece tanıklık ediyoruz.

.Ararat 1915 ve 1923 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nun 1.5 milyon Ermeninin ölümünden sorumlu olduğu iddiası yıllardır Ermeniler tarafından propaganda malzemesi olarak kullanılıyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun ardından kurulan modern Türkiye Cumhuriyeti ise, bu dönemde sadece bir zorunlu göç hareketi olduğu tezini savunuyor. Filmin kendisi, tarihteki mevzubahis dönemi anlatan bir filmde çalışan genç bir şoförün (David Alpay) gözünden anlatılıyor. Çekimler sırasındaki çalışmaları, genç adamın kendini kendisini keşfetmesine yolaçıyor.