Through some of the last interviews with him before his death, Guatemalan filmmaker Anaïs Taracena bravely and artfully pieces together Barahona's incredible, heroic story, as well as his testimony in 2014 on one of the worst urban massacres to take place during the war in Guatemala: the Spanish Embassy massacre in 1980.

Marital doldrums and second thoughts beset Ivan and Vasilisa's "happily ever after", until boredom leads to a staged abduction.

Recounts the dramatic story of the April 2013 terrorist attack at the Boston Marathon through the experiences of individuals whose lives were affected. Ranging from the events of the day to the death-penalty sentencing of Dzhokhar Tsarnaev, the film features surveillance footage, news clips, home movies and exclusive interviews with survivors and their families, as well as first responders, investigators, government officials and reporters from the Boston Globe, which won a Pulitzer Prize for its coverage of the bombing. In the wake of terrorism, a newlywed couple, a mother and daughter, and two brothers - all gravely injured by the blast - face the challenges of physical and emotional recovery as they and their families strive to reclaim their lives and communities.

A culmination of Chelsea Handler's stand-up comedy tour in support of her fourth New York Times #1 Bestseller, Uganda Be Kidding Me.

In the remote and forgotten wilderness of Lake Natron, in northern Tanzania, one of nature's last great mysteries unfolds: the birth, life and death of a million crimson-winged flamingos.

John Berlin, Kuzey Kaliforniya'daki küçük bir kasabada korkunç bir cinayetler zincirini çözmek için görevlendirilmiştir. Polis dosyalarında, kimlikleri belirlenemediği için "Jennifer" kod adıyla anılan sekiz kör kadının öldürüldüğü bu cinayetler kasabaya dehşet saçmaktadır. John bir yandan bir sonraki kurban olduğu düşünülen Helena Robinson'u korumaya çalışırken bir yandan da katilin izini sürmeye başlar...

Okyanuslara dalın, denizin altındaki olağan üstü varlıkların gizemli hikayelerine kulak verin. Muhteşem denizin gizemli derinliklerinde geçen bu serüvende sizi müthiş görüntüler bekliyor. Eşi benzeri olmayan bu filmde derin deniz varlıklarının hayatlarına kendi bakış açılarından tanık olabilirsiniz. Siz balinalarla beraber göç ederken, beyaz köpekbalıklarının yanında yüzerken, neşeli yunuslarla yarışırken en son teknolojiyle çekilmiş görüntüleri adeta nefeslerinizi kesecek. Macera, komedi ve dram dolu Okyanuslar size asla unutamayacağınız büyüleyici bir deneyim yaşatacak.

Philippe, ilk eşinden boşanmış iyi huylu ve olgun bir podologdur. Nişanlısı Carole ise kendisinden genç bir kadın için kocası tarafından terk edilmiş olmayı hala sindirememiş 40’lı yaşlarında iki çocuklu bir kadındır. Carole’ın çocukları Julien ve Manon ise yaşı sebebiyle Philippe’i hor görmektedir. Onlarla arasını iyi tutmak isteyen Philippe, Julien’ın tüm sınavlarını vermesi koşuluyla yaz tatilinde gitmek istediği yeri seçebileceği sözünü verir. Bunun asla gerçekleşmemesini ümit eden Philippe, Julien’ın tüm sınavlarını vermesi ve tatil yeri olarak İbiza’yı seçmesiyle şoka uğrar. Birlikte çıktıkları bu sürreal tatilde düşündüklerinden daha fazla ortak noktaya sahip olduklarını keşfederler.

Winnie the Pooh ve Christopher Robin en iyi arkadaşlar, arkadaşlıklarını sonsuza kadar sürdürmek ve asla ayrılmamak istiyorlar. Ancak, Christopher Robin'in okula gitmesi gerekiyor, ancak bunu Pooh'a asla söyleyemedi. Christopher Robin, Winnie the Pooh'u uyarmak için bir kap bal ve her şeyi açıklayan bir not bırakır. Pooh notu balla bulaştırdı ve okumaya çalışırken Baykuş, Christopher Robin'in elmacık kemiğine (kafatası üzerinde bulunan) vurduğuna ve yardıma ihtiyacı olduğuna karar verdi. Christopher Robin'e yardım etmek için Pooh, Piglet, Rabbit, Tiger ve Eeyore'den oluşan bir kurtarma ekibi gönderilir.

Stephen, an international trader, tracks down his ex-wife Patricia in some Amazonian backwater. He needs her consent to a divorce so that he can marry Charlotte. Unfortunately, he discovers a son he didn’t know he had – Mimi-Siku. The young jungle boy yearns to see Paris so Stephen reluctantly agrees to take him back home with him for a few days. How will Mimi-Siku react to life in the great metropolis?

Studio Gin'ei film yapımcısı Gen'ya Tachibana, gençlik yıllarının ünlü film yıldızı Chiyoko Fujiwara'nın hayatını belgesel haline getirmeye karar verir. Chiyoko 1930'dan 1960'a kadar çalıştığı stüdyonun baş kadın oyuncusu olmuştur. Ama kariyerinin zirvesinde oyunculuğu bırakıp inzivaya çekilmiştir. Tachibana ve ekibindeki insanlar Chiyoko hayatını anlatırken kendilerini eşsiz hatıraların saklandığı bir zaman tünelinde bulurlar.

Deneyimli bir koç olan Jim White, hayatında bir süredir bazı problemlerle mücadele etmektedir. Yaşadığı birtakım talihsiz olaylardan dolayı California'nın en fakir bölgelerinden olan McFarland'a yerleşir. Jim White burada, genç lise öğrencilerinin spora olan yatkınlıklarını keşfeder ve onların saklı kalmış potansiyelini ortaya çıkartmak ister. Gençleri bir yarışmaya hazırlayan White, onlara hayatlarının fırsatını da sunacaktır. Daha önce Tek Başına (North Country) filmiyle tanıdığımız Niki Caro'nun yönetmen koltuğuna oturduğu yapımın başrolünde usta oyuncu Kevin Costner yer alıyor.

Alistair ve Miles birlikte Oxford Üniversitesi'ndeki ilk senelerine başlayan iki gençtir. İkisi karakter anlamında birbirlerinden bir hayli farklılardır. Miles daha mütevazi bir yapıya sahipken Alistair idolü olan amcasını takip eden snop biridir. İkisinin ortak yanıysa Riot Club adındaki seçkinler kulübüne üye olmalarıdır. Riot Kulübü, uzun yıllardır faaliyet gösteren bir zenginler kulübüdür. Kulübün geleneksel akşam yemeği etkinliğinin yapılacağı akşam ise kendilerini beklemedikleri olayların içinde bulurlar. Laura Wade'in tiyatro oyunundan perdeye uyarlanan filmin yönetmeni Lone Scherfig. Başlıca rolleri ise Sam Claflin, Max Irons ve Douglas Booth paylaşıyor.

İyiden iyiye yaşlanmakta olan alkolik baba Woody Grant, piyangodan büyük ödülü kazandığını öğrenerek ödülünü almak için Montana’dan Nebraska’ya doğru uzun bir yolculuğa çıkmaya karar verir. Ailesinden kimse söylediklerini ciddiye almasa da yirmili yaşlardaki oğlu pek de istemeyerek bu yolculuk esnasında babasının yanında yer almaya karar verir.

Cennetten dünyaya sürgün edilmiş iki meleğin, kendini yenilemiş katolik kilisesinin kapısından girip suçlarını restore etmek suretiyle Tanrı'nın arzusuna karşı gelmek ve dünyayı bir paradoksa yol açıp yoketmek arzusunun önünde sadece bu uyumsuz çete durmaktadır. Yeni bir kiliseye girerek ruhun restore olması Katolik Dogma'nın bir parçasıdır ve bu yolla kanundışı melekler cennete geri dönmenin bir arkakapısını bulmuş olacaklardır. Bu şekilde Tanrı'nın kusursuz olmadığını kanıtlayarak tüm yaradılışı sıfırlanmaktan kurtarmak mümkün olacak mı?

Duyguların ve birçok hastalığın kökünün kurutulduğu distopik bir gelecekte insanlar duygusuz bir robot gibi, bu nedenle huzur içinde yaşamaktadır. S.O.S. adında daha önceden keşfedilmemiş bir bulaşıcı hastalık, Silas'ın (Nicholas Hoult) yeniden hissetmesine ve iş arkadaşı Nia'ya (Kristen Stewart) aşık olmasına neden olur. Nia da aynı hastalıktan muzdariptir ve ikili gözlerden uzak bir şekilde ve kesinlikle yasak olmasına rağmen aşk yaşamaya başlarlar. Ancak bir süre sonra hastalığın ilacı bulunmuştur ve Silas ile Nia, hislerini ve birbirlerini kaybetmemek için her şeyi göze almaya hazırdır.

Ben-Hur Yahudi varlıklı bir prens, aristokrat, tüccardır. Üvey kardeşi Romalı Messala ise görüşmedikleri yıllar boyunca yüksek kademeli bir Roma hakimi olmuştur. Kudüs’ten uzak kaldığı uzun yıllardan sonra buraya dönen Messala, artık Roma ordusunun komutanı olmuştur. Yahudilerin özgürlüğü için canı pahasına mücadele eden Ben-Hur’dan, çocukluk arkadaşı Messala tarafından, Romalıları eleştiren yahudileri teşhis etmesi istenir ancak Ben-Hur kabul etmez. Messela onu kürek mahkumu olarak sürgüne gönderir. Bunun üzerine arkadaşı Zengin hayatına veda eden prens bu olay üzerine intikam yemini edecektir. Bu andan sonra hayatı büyük bir maceranın içinde kaybolur...

İzinli olarak salıverilmiş bir suçlu olan Nicholas Hathaway (Chris Hemsworth) Amerikalı ve Çinli partnerleriyle birlikte büyük bir siber suç çetesini Amerika'da, Hong Kong'da ve dünyanın çok değişik yerlerinde kovalayacaktır.

Silikon Vadisi'nin karanlığında geçen araştırmacı belgesel film, teknoloji ihbarcılarının uzman tanıklıklarıyla kötü vaziyeti açığa çıkarıyor: Big Tech'in sunduğu hizmetler - arama motorları, ağlar, anlık bilgiler, vb. - bizi bir ısırık almamız için cezbeden şekerlerdir. Bağlandığımızda ve daha fazlası için geri geldiğimizde sattıkları gerçek meta, bizi etkileme ve manipüle etme yetenekleridir.

Steve Jobs üniversite öğrenimini yarıda bırakıp kendisini evlatlık edinen ailesinin yanına, Kalifornia'ya geri döner. Bu hamle sadece kendisinin değil, teknoloji dünyasının da talihine yön verecek önemli bir adımı doğurur. Jobs, ailenin garajında arkadaşı Steve Wozniak ile birlikte yürüttüğü çalışmalarla o dönemki adı Apple Computer olan teknoloji devini kurduğunda artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Başrolünde Ashton Kutcher’ın yer aldığı film, Apple'ın kurucusu olan ve 2011 yılında kanser nedeniyle hayatını kaybeden teknoloji ve endüstri dahisi Steve Jobs'un gençlik yıllarından başlayan hayat hikayesine odaklanıyor. Filmde Jobs'un özel hayatından kesitler, kendini motive ediş şekli, onu yönlendiren kişiler anlatılırken özellikle Jobs'un gençlik yıllarına odaklanılıyor. Jobs'un ilk başarılarını izleyeceğimiz filmde aynı zamanda düşüşlerini ve tekrar ayağa kalkışlarını izleyerek bu önemli mucidin mücadelesine tanık olacağız.