Romania, 1940. A boy meets a girl. They fall in love without suspecting anything about their real identities. They chose an eventful, tense and dangerous life as underground anti-fascists fighters. The significance of their activity is manifest in the consequences it has on the tormented progress of their love. Reality is against it. Two parallel lines which meet for a second, only to drift apart for ever.

Prince David is having trouble finding a bride amongst the maidens of the village, so his father decides to hold a masked ball. Sinderella, an adopted French orphan, puts up with abuse from her stepmother and two stepsisters, and is not allowed to go to the ball. She is despondent until her inebriated fairy godfather appears and fixes her up real pretty and sends her on to the ball, with the admontion that she must return by midnight. Sinderella and the Prince get along famously, but the time flies and she leaves in a hurry, dropping her gilded support in her haste. The Prince mounts a desperate search for his loved one, requiring all the maidens of the village to try on the forgotten garment.

This high-energy three part comedy has a strong undercurrent of melancholy, as it shows three different women coping with difficult situations which are usually sexual in origin, even if the moment of romance is long past. In the first tale, Aurora has gotten used to a cozy, wealthy life, but begins to see her world destroyed when her husband is caught in bed with his secretary. Later, he flees the country to avoid getting arrested for something else he has done. Carmela is just welcoming her wayward son back to their slum home after he has spent a stint in "reform" school. Not only has he just confessed to her that he's gay, but he has become a heroin addict.Finally, Libera works at a newsstand outside of Naples as the sole breadwinner for her family. She is tired of her husband lounging in their house when he is not out tomcatting around with prostitutes, and decides to do something about it. So she secretly has him filmed in bed, and is marketing the tapes at her newsstand.

In the middle of the Colombian coffee region, Aribada, the resurrected monster, meets Las Traviesas, a group of indigenous transwomen from the Emberá tribes. The magical, the dreamlike and the performative coexist in their unique world - an aesthetic and spiritual universe in which documentary and fiction merge into a transcultural narrative. Enchanted by the beauty and power of their jais (spirits), Aribada decides to join Las Traviesas in creating their own trans*futurist community.

The ostensibly simple story of a sympathetic veteran teacher giving Italian lessons to a weekly class of diverse immigrants is given infinitely more depth and complexity by the manner in which director Daniele Gaglianone renders his story. Blurring the lines between fact and fiction, truth and artifice, and between documentary and drama, Gaglianone has created a film within a film. You see the apparent artifice of Gaglianone’s crew using professionals, including the noted film actor Valerio Mastandrea as the teacher, interlinked with ‘real’ immigrant protagonists, studying the language to improve their chances of employment and of gaining a permanent residence permit. Thus in the course of the lessons there is simultaneously the painful and upsetting relation of the students’ personal stories but also humour, as they interact and share their humanity, bridging cultural differences, united in their striving to make a better life for themselves. (Source: LFF programme)

In the seedy domain of Miami’s criminal underbelly, a seasoned hitman embarks on the relentless pursuit of his next target — navigating a twisted world where violence and madness reign supreme. Tensions unravel, leading to a psychedelic journey that blurs the lines between predator and prey.

A deeply disturbed and epileptic young man benignly decides to murder other members of his dysfunctional family for altruistic reasons.

Tang Zhijun, an editor of a science fiction magazine, attempts to find signs of an alien civilisation. When a strange young man claims to have received instructions from aliens, Tang and his team follow him in search of extraterrestrial creatures.

After a particularly challenging day, Miles experiences a panic attack that forces him to confront the manifestations of his anxiety and learn that reaching out for help can be just as brave an act as protecting his city from evil.

Gelsomina 14 yaşında bir genç kızdır. İki kız kardeşi ve ailesiyle birlikte İtalya'nın Toskana bölgesinde yaşamaktadır. Sessiz sakin bir hayat sürerlerken Gelsomina Martin'le tanışır. Almanya'dan suç işleyen gençlerin ıslah edilebilmesi için düzenlenen bir programla İtalya'ya gelmiş olan bu genç, Gelsomina'nın ve ailesinin dünyasını adeta baş aşağı edecektir.

Peppino is an aging taxidermist constantly ridiculed for being short and somewhat creepy. He meets Valerio, a handsome young man fascinated by Peppino's work. Peppino, in turn, becomes entranced by Valerio and offers him a large salary to come work as his assistant. But when Valerio meets Deborah, their fledgling romance is threatened by an insanely jealous third wheel.

A businessman gets stuck in his office elevator, but this nuisance soon turns into a nightmare, for in the outside world a zombie apocalypse has taken place...

Bir gece bir grup arkadaşıyla takıldıktan sonra tek başına bir gece kulübüne geçen Russell, çapkınlık peşindedir. Bir süre kulüpte takıldıktan sonra Glen ile birlikte mekandan ayrılır. Barlarda ve yatak odalarında geçen, kimi zaman sarhoş kimi zaman kafaları güzel bir halde dolaştıkları, hikayeler anlatıp seviştikleri bir hafta sonu böylece başlar.

Lazzaro, iyi niyetli ve biraz da saf olan bir gençtir. Onun hayattaki en yakın dostu ise biraz şımarık bir genç olan Tancredi’dir. Hayatta en çok değer verdiği arkadaşının her isteğini yerine getirmeye çalışan Lazzaro, Tancredi’nin son isteğini de kabul etmekten kendini alıkoyamaz. Lazzaro, arkadaşının adam kaçırma düşüncesini bir oyun olarak düşünse de Tancredi oldukça ciddidir. İlgi peşinde olan Tancredi, işleri biraz daha büyüterek, Lazzaro’yu ve yaşadıkları garip köyü büyük bir ateşin içine atar. Yaşananlara polis müdahale etmeye başlayınca Lazzaro kaçmak zorunda kalır. En yakın arkadaşı ve boşaltılan köyün sakinleri şehre akın etmeye başlar. Arkadaşı Tancredi’yi bulmaya karar veren Lazzaro, onun peşinden şehre gitmeye karar verir. Fakat şehre geldiğinde bulunduğu yerin, köyünden oldukça farklı olduğunu görür. Lazzaro, bu kirli şehir içinde fazla temiz kalmaktadır.

Cameron Post, lisede herkesin gıpta ettiği bir kızdır. Cameron mezuniyet gecesinde bir kızla sevişirken yakalanır ve bunun üzerine zorla bir “dönüştürme terapisi” merkezine yollanır. Disiplin, ahlak, “düzcinselleştirme” gibi yöntemlerin uygulandığı bu tuhaf merkezde Cameron yeni arkadaşlar edinir.

Filmde ünlü yıldız Keith Gordon Arnie rolündedir. Filmin başlangıcı 1958 yılında geçmektedir. Plymouth Furry fabrikasında arabalar üretilmektedir. İşçilerden biri oradaki arabalardan birinin kaportasında elini kıstırmış, diğer bir işçi aynı arabanın içinde boğularak ölmüştür. Yıl 1978′de Arnie isimli bir genç bu arabayı bir arazide görmüştür. Arabanın sahibi George LeBay arabanın adının Christine olduğunu söylemiştir. George LeBay’ın kardeşi bu arabayı 1957 yılının Eylül ayında almıştır. Christine o yıllardan bu yıla tam 93.475 kilometre yapmış bir arabadır.

New York’ un küçük İtalyası’ ndaki bir mahalle içi barın sahipleri olan Tony ve Michael için gelecek parlaktır, fakat Charlie için aynı şey geçerli değildir. Charlie, amcası için çalışmaktadır ve onunla da sevgilisi epilepsi olduğundan dolayı sorunlar yaşar. Aynı zamanda sevgilisi sayesinde tanıştığı Johnny Boy amcasına sorun çıkaran, güvenilmez. Charlie’nin amcası Giovanni, ona ilk adım olarak bir restaurant işletmeyi teklif ettiğinde, Charlie güç sahibi olma arzusu, aşkı Teresa ve Johnny Boy’u koruma arasında tercih yapmaya zorlanır.

Tüm zamanların en çok satan müzik sanatçılarından birçoğunun yazdığı şarkıların coverlarını içeren, geleneksel bir hikâyeyi cesur bir hamle ile farklı, müzikal bir açıdan ele alan film, hayalleri dünyanın izin verdiğinden daha büyük olan ancak İyilik Perisi'nin yardımı ve sabrı sayesinde hayallerini gerçekleştirmeyi başaran kahramanın (Camila Cabello) hikâyesine odaklanıyor.

6 yaşındaki Moonee (Brooklynn Prince) ve ekibi, yetişkinlerin zorlu dünyasından tamamen uzak kendilerine ait bir dünya yaratmışlardır. Okulların tatil olmasıyla birlikte bu afacan grubun tek derdi, istedikleri gibi koşup oynayabilmek, kimseyi umursamadan eğlenebilmek ve istedikleri zaman sınırsız dondurma yiyebilmektir. Oysa yetişkinler için durum çok farklıdır. Artık çocuk olma lüksleri kalmamış yetişkinler için bu Florida yazı, zorluk, acı ve gözyaşı demektir.

Daha kendi hayatını bir düzene oturtamamışken genç yaşta baba olması Calum'u altüst eder. Karısından ayrılır, işlerini tam olarak yoluna koyamaz, filmin ortalarında kızıyla yaptığı bir konuşmada da anlarız ki çok fazla para da kazanamamaktadır. Zaten kızı Sophie ile birlikte okullar açılmadan gittikleri yaz tatilini de oldukça ucuza getirmiştir. Bir baba-kız ve büyüme hikâyesi, anıların hüznü ve sevinciyle dolu, zamanın hızla geçişine dair sade, incelikli bir dram... Sophie, tam 20 yıl önce Fethiye'de bir tatil köyünde babasıyla geçirdiği tatilin unutulmaz anlarını geçmişe duyduğu melankoliyle anar. Babasını tanıdığını düşünse de yıllar sonra hatırladıklarıyla gerçekliğin arasında boşluklar kalır.