Nick Hume (KEVIN BACON), istikrarlı, rahat bir yaşamı olan sade bir vatandaştır ancak karşı karşıya kalacağı vahşice bir olay, onun tüm hayatını değiştirecektir.

Afrika'dan kalkan son kurtarma uçağı da yere çakılınca, Amerikan Hava Kuvvetleri'nden Brian Murphy hayatta kalan tek kişi olarak öyle bir yere düşer ki, burada ölenler yeniden hayata dönmekte ve yaşayan her canlıya vahşice saldırıp öldürmektedir... Murphy aklını kullanıp buradan sağ salim kurtulup ailesinin yanına dönebilecek midir?

Christine Brown, çekici bir erkek arkadaşı olan hırslı fakat iyi kalpli bir kredi memurudur. Yaşlı bir kadının ev kredi talebini reddetmesiyle birlikte iş yerinde yaşadığı korkutucu olaylar hakkında çaresiz kalır. Öfkeli emekli tarafından güçlü bir şekilde lanetlendikten sonra Christine, tam üç gün içinde adeta bir cehenneme sürüklenir. Kaderle olan randevusu yaklaşırken, korkunç kâbuslar ve öğeler görmesine sebep olan laneti kırmak için umutsuzluğa kapılır. Sizce Christine sonsuz lanetinden kaçabilecek mi?

Şehir hayatından sıkılan Denise ve Roy, çocukları ve yanlarındaki hizmetçiyi de alıp Kuzey Dakota'da bir çiftliğe taşınırlar. Fakat fazlasıyla ıssız bu çiftlikte garip olaylar olmaktadır. Denis ve Roy'un çocukları, Jess ve üç yaşındaki Ben, bu eski evde kendilerinden başka yaşayan garip canlıların da olduğunu farkederler. Bu durumdan anne-babasını haberdar edip onları uyarmaya çalışan Jess, hiçbir şekilde inandırıcı olamayacaktır.

Büyük Peter’in Jonathan Green adlı İngiliz bir gezgine Rusya’nın Uzakdoğu haritasını oluşturmasını emretmesi ile başlıyor. Green bir kez daha, bu kez sonucunda Çin’e liderlik edeceği, uzun ve inanılmaz maceralarla dolu bir yolculuğa çıkar. Haritacı, Çinli prensesler, tuhaf yaratıklar ile karşılaşırken, birçok nefes kesen keşiflerle, ölümcül dövüş sanatı ustaları ve Ejderha Kral ile karşı karşıya kalacaktır.

Kumar borcunu ödemek için, tesisatçı olarak çalıştığı evi soymaya karar veren Arkin, evde kimsenin olmadığını sandığı bir akşam eve girer. Fakat malikanede onu kötü bir sürpriz beklemektedir. Arkin soymak için zorla girdiği evde, ev halkını esir almış psikopat bir katille karşı karşıya kalmıştır.

Micah ve kız arkadaşı Katie San Diego'nun sessiz, sakin ve ıssız yerleşim yerlerinden birine taşınırlar. Başlarda her şey yolunda gibi görünüyordur. Ancak Katie'nin bir sorunu vardır. Genç kız küçük yaşlarından bu yana uhrevi bir mahluk tarafından takip edildiğini hissetmektedir ve bu varlık bu yeni evde de takiptedir! Olayın ardındaki gizemi çözmeye karar veren Micah, yatak odalarına bir el kamerası düzeneği kurarak bu ecinniyi alt edebileceğini düşünür. Böylece olağandışı bir olay meydana geldiğinde, bir peri, cin ya da hortlak evlerine davetsiz misafirliğe kalkıştığında tüm ayrıntısıyla kayıt altına alabileceklerdir. Başlarda ayak sesleri gibi basit seslerin duyulmasıyla başlayan bu olaylar silsilesi, zamanla şiddetini artırarak genç çifti korku dolu anlara sürükleyecektir.

David, an orderly at a hospital, tells his horrific story of being kidnapped and forced to play a vile game of survival.

Campbell ailesi Connecticut'ın sakin bir köşesine taşındıktan kısa süre sonra, Viktorya tarzı şirin evlerinin rahatsız edici bir geçmişi olduğunu öğrenirler: Evleri akıl almaz olaylara tanık olmuş bir cenaze evinden dönüştürülmüştür; daha da önemlisi evin sahibinin medyum oğlu Jonah, ruhani varlıkların diğer tarafa geçebilmesine fırsat yaratan şeytani bir ulak görevi görmüştür.Şimdi, ölülerle iletişim kurabilen Jonah, masum ve her şeyden habersiz aileyi farklı türde bir dehşete boğmak üzere dönmüştür ve korkunç şeyler olmak üzeredir...

Elli(Odette Yustman) ve Stephanie(Amber Heard) Arjantin'in nefesen manzarasını görmek ve yeni bir maceraya atılmak adına seyehat ederler,orada küçük bir kasabaya ulaşırlar,ama bu güzel kasabanında karanlık basınca korkunç bir sırrı vardır.Gittikleri gece eğlence düzenlerler,ertesi gün Stephani ile Ellie tartışırlar ve Ellie kasabada kaybolur,günde akşam olmuş karanlıkta yaklaşıyordur.

1960 'lı yıllarda Avustralya 'nın ücra köşelerinden birinde bulunan bir Katolik yetimhanesinde yaşayan dört çocuğa Güney Avustralya sahilllerinden birinde tatil yapma şansı doğar.Bu çocuklara 'Aralık Çocukları' adı takılmıştır,çünkü dördü de yetimhaneye bu ayda gelmişler ve doğum günlerini de bu ayda kutlamaktadırlar.Geldikleri tatil beldesinde,çocuksuz çiftlerden birinin evlat edinmek üzere çocuk aradıkları söylentisi dolaşmaktadır.Gerçek bir aileye kavuşma umudu içerisindeki çocuklar bu çifte kendilerini beğendirebilmek için bir rekabet içine girerlerken, arkadaşlıkları da yeni bir sınavdan geçecektir.

Samantha tüm hayatını farklı koruyucu evlerde yaşadı. Şimdi küçük bir kasabada yaşamak, onu evlat edinebilecek kendi mevcut koruyucu ailesiyle ya da onu sınıfının etrafında takip eden çocuğuyla bile uyuyor gibi hissetmiyor. Bu yüzden, Olivia adında meraklı bir küçük kız kardeşiyle ne yapacağını bilmemesi doğaldır. Bir gün, Sam ormana kendi başına dökülen ve ortadan kaybolan Olivia'yı çıldırtıyor.

Acımasız bir katil bütün bir aileyi katleder. Kurtulan sadece biri vardır: Evin küçük oğlu. Fakat o da komadadır. Dedektifler polisin sorguya başlayabilmesi için çocukla hipnoz aracılığıyla iletişim kurmaya çalışır ve psikiyatrist Erik Maria Bark'ı çağırır. Böylece hala kayıp olan kız kardeşe katilden önce ulaşabileceklerdir. Ancak bir sorun vardır. Erik on yıldır bir daha hipnoz yapmamaya yeminlidir ama şimdi bir hayatı kurtarması gerekmektedir. Erik çocukla hipnoz aracılığıyla iletişim kurar fakat öğrendikleri kanını dondurur.

A young humanoid alien who gets stranded on earth hooks up with a grizzled old sheriff in a western town and tries to help him solve a tough case, but the sheriff doesn't want any help from a "kid."

küçük rockwell kasabası sanki cennetten bir parçadır.fakat federal müfettiş steve son yüz yılda degişmeyen nüfusu nedeni ile kasabaya araştırmak için gönderilir.dısardan muhtaşem görünen bu yerin altında yatan gerçekleri ögrenir.dini tutkuları ve katı kuralcı gelenekleriyle ördügü agdan kimse kurtulmayı başaramamıştır.şimdi kady ya bir çıkış yolu bulacak yada hayatını kaybedecektir.

Stacy, televizyonda talk show programı yapan bir programcıdır. Erkek arkadaşı Derek ile birlikte yaşamaktadır. Birgün Derek evde yokken Stacy karıştırdığı dolaplarda bir kutu bulur. Kutuda Derek’in eski sevgililerine ait mektuplar, resimler, eşyalar vardır. Stacy’nin eline geçen bu "little black book" adeta "Pandora'nın Kutusu"na dönüşür. İki sevgili arasında kıskançlık, aşk ve kahkaha dolu bir saklambaç oyunu başlar.

Kelly (Ashley Greene) ve Ben (Sebastian Stan) okudukları üniversitede yapılan parapsikolojik bir deneye katılırlar. Kısa bir süre sonra evlerinde garip olaylar meydana gelmeye başlar ve bu garip olayların, deneyde açığa çıkan doğaüstü bir varlık tarafından gerçekleştirildiğinin farkına varırlar. Bu varlık Kelly ve Ben'in korkularından beslenerek onlara rahat vermemektedir. Son umutları doğaüstü olaylar uzmanı olan Patrick (Tom Felton) 'dir. Patrick onlara yardımcı olabilecek mi? Yoksa bu korkunç güçten kurtulmak için çok mu geç?...

David Hasselhoff’un acımasız bir yılan avcısını canlandırdığı, serinin bu en yeni ve gerilim dolu filminde, dev Anaconda’lar geri dönüyor. Gizli bir araştırma tesisinde, başarılı bir bilim adamı tarafından iki dev yılan üzerinde deneyler yapılmaktadır. Ancak deneyin finansörü (John Rhys-Davies), bilim adamını daha ileri gitmrsi konusunda zorlar ve yılanlar aç bir şekilde tesisten kaçar

The Seasoning House - where young girls are prostituted to the military. An orphaned deaf mute is enslaved to care for them. She moves between the walls and crawlspaces, planning her escape. Planning her ingenious and brutal revenge.

Kocası ölümcül bir hastalık nedeni ile vefat eden Karen Tunny iki kızı ve kocasının hastahane masraflarından geriye kalan borçları ile başbaşa kalır. Elindeki herşeyi kaybeden Karen kızları Sarah ve Emma ile birlikte kocasından miras kalan bir dağ evine yerleşmek zorunda kalır. Kocasının tüm çocukluğunu geçirdiği bu eski ve köhne dağ evi uzun zamandır terkedilmiş ve çürümeye bırakılmış durumdadır. Her ne kadar küçük kızları bu evde yaşamayı istemesede Karen’in gidecek başka yeri ve çaresi yoktur.