1774, shortly before the French Revolution, somewhere between Potsdam and Berlin. Madame de Dumeval, the Duke de Tesis and the Duke de Wand, libertines expelled from the puritanical court of Louis XVI, seek the support of the legendary Duc de Walchen, German seducer and freethinker, lonely in a country where hypocrisy and false virtue reign. Their mission is to export libertinage, a philosophy of enlightenment founded on the rejection of moral boundaries and authorities, but moreover to find a safe place to pursue their errant games, where the quest for pleasure no longer obeys laws other than those dictated by unfulfilled desires.

1923 yılının Almanya'sında geçen film, kadın - erkek ilişkilerini, geçim derdini ve Alman - Yahudi çatışmasını irdeliyor. Abel Rosenberg, abisi öldükten sonra, birlikte çalıştıkları sirki bırakmış, işsizlik ve yalnızlık nedeniyle alkolik olmuştur. Abisi henüz ölmeden önce, ayrıldığı karısı Manuela ise hala sirkte görev yapmaktadır. Bir akşam sirke gelen Abel, Manuela'yı ziyaret eder. Abisinin, ölmeden önce bıraktığı mektubu ve parayı, Manuela'ya teslim eden Abel, kalacak yeri olmadığı için, Manuela'nın yanına yerleşir. Bir Yahudi olan Abel, herhangi bir Yahudi'nin Almanya'da yaşadığı zorlukları pek tatmamıştır ve Manuela'nın parasıyla hayatını sürdürmektedir. Abel'in Almanya'ya taşındığı sıralarda, 7 kişinin esrarengiz şekilde ölmesi ve her birinin de, genç adamın çevresinden olmasını ipucu kabul eden polis, Abel Rosenberg'i gözaltına alır. Her ölümün nedeni farklıdır ve polis, kanıt olmamasına rağmen Abel'den şüphelenmektedir.

Jan ve Eva Rosenberg, isimsiz bir Avrupa ülkesinde yaşarken, iç savaş çıkması sonucu çareyi bir adaya inzivaya çekilmekte bulurlar. Klasik müzik eğitimi almış, keman çalarak mütevazi bir hayat süren Rosenberg'lerin hayatı, asker dolu bir uçağın yaşadıkları adaya düşmesi sonucu alt üst olur. Her iki tarafan askerlerin adayı bir savaş alanına çevirmesiyle, hayatlarını tehdit altında gören genç çift, başka bir yere kaçmaya karar verirler. Ancak yakalanarak isyancı askerlere yardım ve yataklık etmekle suçlanırlar. Çiftin eski bir dostu olan Albay Jacobi, adayı savunan ordunun başındadır ve onlara yardım edecektir. Tabii eğer sadece... Eva onunla yatmayı kabul ederse!

Karin ve Maria, ölüm döşeğindeki kız kardeşleri Agnes'e yardımcı olmak için bir araya gelirler. Ancak merhamet dolu geçmesi planlanan bu buluşma, kardeşler arasındaki kıskançlık ve bencillikle gölgelenir. Kanserin pençesinde kıvranan Agnes, kız kardeşlerinin ufak hesaplarının ötesinde, yaşadığı hayatın bir değerlendirmesini yapar ve geçmişiyle baş başa kalmayı seçer. Efsanevi yönetmen Ingmar Bergman, bu filmde insan ruhunun ezilmeyen gücünü gözler önüne sermeyi başarıyor. Bergman'ın uzun yıllar işbirliği yaptığı Oscar ödüllü görüntü yönetmeni Sven Nykvist, güzelliği ve korkunçluğu nefes kesici resimlere dönüştürüyor.

Marianne ve Johan'ın on yıllık evliliklerini masaya yatıran film, çiftin ayrılıklarını, evlilik dışı ilişkilerini, barışıp yeniden ayrılmalarını ve en nihayetinde de boşanmalarını konu ediyor. Boşandıktan sonra bile birbirinden kopamayan Marianne ve Johan çiftinin her görüşmeleri ayrı bir kavgayla sonuçlansa da birbirlerine olan sevgileri şartlar ne olursa olsun galip geliyor. Film evlilik hayatıyla ilgili çok önemli kelamlar ederken aynı zamanda izleyiciyi psikolojik olarak Marianne ve Johan'ın ilişkisine hapsediyor. Başta Woody Allen olmak üzere birçok yönetmeni etkileyen Bergman'ın bu filmi aynı zamanda en iyi yabancı film dalında altın küre sahibi.

The film consists of six short stories created by different directors, but all the stories share one thing: a warm irony to current events.

Deliberately structured and less beholden to its narrative, the film is told in three parts, with each part pertaining to each of the three visits of the time-travelling visitor from when the country was fighting for independence from Spain.

In early 1920s France, an author, lying on his deathbed, looks at various photographs and is flooded with memories of the people and events that have shaped his life.

The true history of a collection of some 500 films dating from 1910s to 1920s, which were lost for over 50 years until being discovered buried in a sub-arctic swimming pool deep in the Yukon Territory, in Dawson City, located about 350 miles south of the Arctic Circle.

Wendy, göçmenlik ofisinde çalışan, işinde uzmanlaşmış bir memurdur. Ofis yetkilileri Wendy’nin başvuranları inceleyip hızlı karar verme, reddetme kabiliyetine güvenip, ona yüksek profilli bir sığınma davası sunulur. Haile adında bir adamı sorgulamaya başlayan Wendy, genç adamın yalan söylediğini ve iltica istemek için bir nedeni olup olmadığını ortaya çıkarmaya çalışır.

When a mother is hit by a rare condition that sees her lift off the ground at a slow but ever increasing rate, her husband and daughter are forced to come to terms with losing her.

Day breaks on the eighth floor in a suburban neighbourhood of Lisbon and 14-year-old David’s grandfather is still in hospital. Doctors give him only a few days to live. The imminence of death and the void that it will leave force David to become the man of the house, where he lives with his mother Mónica, who is in her 30s, and his three-year-old sister.

A Canadian college student learns about life and love during a trip to her cousin's wedding in California.

A very wealthy, but lonely woman is stalked in her home by a violent serial killer.

Three stories about the pleasure. The first one is about a man hiding his age behind a mask to keep going to balls and fancying women - pleasure and youth. Then comes the long tale of Mme Tellier taking her girls (whores) to the country for attending her niece's communion - pleasure and purity. And lastly, Jean the painter falling in love with his model - pleasure and death.

Kadınlara düşkün olan Jonathan ve Sandy’nin rekabeti gün geçtikçe daha da zararlı hale gelir. Kadınlar, içki ve tatminsizlikle dolu bir kısır döngünün içinde yaşamaya başlarlar. Bu savaşta esas düşmanlarının kendileri olduğunu anladıklarında artık çok geçtir.

16 - 17 yaşlarında, büyüyüp de küçülmüş gibi görünen küçük, tatlı ve ateşli bir yeni yetme Monika! Evden tüyüp, bir an önce özgürlüğüne ve hayatın zevklerine doğru kanatlanmayı bekleyen bir küçük kadın! Genç, toy ve saf Harry, Monika’nın cilvelerine kayıtsız kalamaz. Hatta ona sırılsıklam aşık olur. Günün birinde evden kaçmak için fırsat kollayan Monika, babasının sarhoş bir anında ona vurmasıyla bavulunu toplayıp Harry’nin evine koşar. Evde kalmaları mümkün olmayınca Harry, Monika’ya babasının motorunda kalmayı önerir. Şehrin sıkıcılığından, işe gitme zorunluluğundan sıkılan gençler her şeyi geride bırakıp Harry’nin motor ile adalara doğru açılırlar.

Five broken cameras – and each one has a powerful tale to tell. Embedded in the bullet-ridden remains of digital technology is the story of Emad Burnat, a farmer from the Palestinian village of Bil’in, which famously chose nonviolent resistance when the Israeli army encroached upon its land to make room for Jewish colonists. Emad buys his first camera in 2005 to document the birth of his fourth son, Gibreel. Over the course of the film, he becomes the peaceful archivist of an escalating struggle as olive trees are bulldozed, lives are lost, and a wall is built to segregate burgeoning Israeli settlements.