A successful gay male escort describes in a series of confessions his tangled romantic relationships with his two roommates and an older, enigmatic male client.

When the plans for the future change, new bonds are created between Danilo, Lucas and Marcos. in between video-games and milk cups, pain and disappointment, they need to learn how to live together.

David, George, and Greg, best friends since high school, are “The War Boys”. They used to perch on the US-Mexican border, waiting to spot illegal immigrants who were trying to run into the United States. Sometimes, without a thought for the immigrants, the boys chased them across the wasteland and back across the border – just for fun. It was just one of those games boys played to make themselves feel big. But high school’s over now. David is unexpectedly home from his freshman year of college and the War Boys have been reunited.

A family man torn between the love for his family, the boundaries of religion and the freedom to choose whom to love.

Two brothers, Nate and Steven, reconnect after the death of their parents. During this time of mourning, the two brothers' unrelenting love for each other threatens a secret they had buried.

This film is about an upside down world, where being homosexual is considered "normal" and heterosexual is considered "not normal".

A screaming baby awakens madness and bloodlust.

Truck-driver Brewster takes over his missing brother's delivery of a load of coffins to a funeral home. He picks up hitchhiking gay couple Cary and Vogel whose relationship is in trouble to help him stay awake but when his GPS leads them into a deserted junkyard, his truck breaks down, stranding them. NIght falls, and the coffins reveal blood-thirty vampires. Now the mismatched trio must barricade themselves in the cab of the truck and try to survive until dawn...

The film tells the story of four fictional characters played by a single actress wearing a veil, but clad in a see-through chador, her naked body painted with verses from the Koran. The characters are Muslim women who have been abused in various ways. The film contains monologues of these women and dramatically highlights three verses of the Koran that give authority to men over women, by showing them painted on women’s bodies.

Sofiane lives in a high-rise block at the edges of Paris. A violent young man, he tries to be like his gang of friends. However, Sofiane is attracted to guys. Through his contradictions, he embodies the confusion of today's idle young people who have lost their bearings and live withdrawn into themselves.

After getting dumped by his slutty girlfriend, Caleb falls in love with Gwen. However, thanks to Caleb's roommate, Gwen thinks he's gay and sets him up with her roommate, Marc.

Set during a long, hot summer on the Thamesmead Estate in Southeast London, three teenagers edge towards adulthood.

The story of Nathan, a young teenager who tries to flourish in a romantic relationship with neighbour Roy. The two young men will have to face the brutal reality of the rural south of the United States in the late 1970s.

Bir komedi, korku klasiği olan Kara Göl’ün devamı olan KARA GÖL 2’de Şerif, kendi bölgelerinde avlanan garip ve devasal timsahı bulmak için New York’tan gelen taşılbilimciyle iş birliği yapar.Şerif ve taşılbilimci araştırmaya başladıktan kısa bir süre sonra tahmin ettikleri gibi gölde 1 değil tam 3 adet timsah olduğunu anlarlar! Katliam başlamak üzeredir. Onları gördükten sonra Kara Göl’ün sularında yüzmek eskisi kadar kolay olmayacaktır...

Amerikalı astronot William D. Stanaforth, bir mekikle Mars'a doğru tek kişilik bir görev için hareket eder. Fakat 270 gün sürmesi beklenen bu yolculuk, sandığı kadar kolay geçmeyecektir.

Katalonya'daki küçük bir köyde, Solé ailesinin şeftali çiftçileri her yazı bahçelerinden meyve toplayarak geçirirler. Ancak güneş panelleri kurma ve ağaçları kesme planları ortaya çıktığında, bu sıkı sıkıya bağlı grubun üyeleri aniden tahliye ve evlerinden çok daha fazlasını kaybetmekle karşı karşıya kalır.

Hem karanlık hem de karşı koyulamaz biri olan Nathan ile yaşadığı gençlik aşkını anımsayan Jonas, fırtınalı geçmişini bir türlü arkasında bırakamaz.

17 yaşındaki Phil, yıllardır annesi ve ikiz kız kardeşi ile yaşamaktadır. Gittiği yaz kampından döndüğünde evdeki atmosferi değişmiş bulur; annesinin yeni bir erkek arkadaşı vardır. Diğer yandan Phil de okullarına yeni gelen bir erkek öğrenciye, Nicholas’a âşık olur. İlk aşk, bir sürü güzel deneyimle beraber, daha önce hiç tatmadığı tarzda bir acıyı da Phil’in hayatına sokar.

Bir grup kaşifin bir dinozor kolonisiyle karşılaştığı Kongo ormanında yapılan bir araştırmanın buluntu film tekniğiyle çekilmiş görüntüleri izleyiciyle buluşuyor. Afrika ormanlarının en derin en vahşi yerinde geçen The Dinosaur Project batılı kaşiflerden oluşan bir ekibin kökenleri yerli halk arasında bir mite dönüşmüş olan bir su yaratığı keşfetme umuduyla çıktığı araştırma gezisini anlatmaktadır. Keşif ekibinin lideri olan Indiana Jones benzeri bir adam bu gezinin planlarını çoktan hazırlamıştır ama helikopteri bir kuş sürüsü tarafından düşürülünce bu planlar bozulur. Planlarının bozulmasının ardından, geziye gizlice dahil olan oğlu Luke’la da ilgilenmek zorundadır. Luke filmin esas anlatıcısıdır. Elindeki birden fazla el kamerasıyla projenin her dakikasını kaydetmektedir. Ekip kısa süre içinde ormanda bir şeylerin yanlış gittiğini fark eder ve insanoğlunun binlerce yıl once nesillerinin tükendiğini düşündüğü sıra dışı yaratıklarla karşılaşır.

Platin sarısı saçları ve çarpıcı gülüşüyle Leah her türlü zevkin peşinden koşar. Tatile girmeden önceki iki haftasını oda arkadaşıyla ve patronuyla uyuşturucu kullanarak geçirir. Aynı zamanda torbacısı Blue ile yakınlaşır ve lisede uyuşturucu satarak, kafaları çekerek günlerini geçirirler. “Zirve”de yaşadıkları bu günler Blue’nun tutuklanıp geride büyük miktarda kokain bırakmasıyla sona erer. Leah’ın iki seçeneği vardır: ya uyuşturucu kendi tüketecektir; ya da satıp Blue’yu kurtaracaktır. New York gençliğini içine alan Hedonizm ve pek de konuşulmayan sosyo-ekonomik gerilimleri ele alan White Girl aynı zamanda Elizabeth Wood’un ilk büyük yönetmenlik deneyimidir.