A tense, brutal story of two Jewish boys who escape from a train transporting them from one concentration camp to another. Ultimately, they are hunted down by a group of old, armed home-guardists. The film goes beyond the themes of war and anti-Nazism and concerns itself with man's struggle to preserve human dignity.

A British military paratrooper disappears in mid-air during a jump from an army plane. Two investigators, Patrick Allen and Neil Connery, try to unravel how this happened. What they uncover is an alien plot to steal the bodies of earthlings by snatching them out of the air.

In the forested slopes surrounding the rural Tuscan village of Tirli, a group of lumberjacks work long hours felling trees in the hopes of making an ample profit. Amongst them, a recently widowed father struggles to overcome the pain of his wife’s death, whilst juggling the fresh financial pressures of raising two motherless children.

This short film made by László Moholy-Nagy is based on the shadow patterns created by his Light-Space Modulator, an early kinetic sculpture consisting of a variety of curved objects in a carefully choreographed cycle of movements. Created in 1930, the film was originally planned as the sixth and final part of a much longer work depicting the new space-time.

A group of pilgrims lie down on the thin ice of the lake Svetloyar and begin to look for the city of Kitesh. According to the legend, God saved the city from the Mongolian prince Batyi's soldiers by letting it sink to the bottom of the lake. If you listen carefully you can hear the bells of the Kitesh cathedral toll deep down.

Werner Herzog follows mountaineers Hans Kammerlander and Reinhold Messner during their expedition into climbing the Gasherbrum mountains, which has some of the most difficult peaks to be conquered, and they'll do it without the use of oxygen tanks. Herzog also takes some time to hear about their past experiences with other mountains, their personal tragedies and the reasons why they are so involved with such activity.

Shot under extreme conditions and inspired by Mayan creation theory, the film contemplates the illusion of reality and the possibility of capturing for the camera something which is not there. It is about the mirages of nature—and the nature of mirage.

Werner Herzog takes a film crew to the island of Guadeloupe when he hears that the volcano on the island is going to erupt. Everyone has left, except for one old man who refuses to leave.

A defrocked Episcopal clergyman leads a bus-load of middle-aged Baptist women on a tour of the Mexican coast and comes to terms with the failure haunting his life.

Ukraynalı Zhenia, Polonya’da masör olarak çalışan bir göçmendir. Zengin bir topluluğun içine dahil olan Zhenia, çalıştığı insanların maddi olarak sıkıntıları olmasa da manevi olarak mutsuz olduklarını fark eder. Mesleğini en iyi şekilde yapmaya çalışan Zhenia, müşterilerini kendisine hayran bırakır. Elleri ile müşterilerini iyileştirip, gözleri ile onların ruhlarına dokunan Zhenia, zamanla müşterilerinin hayatını değiştirmeye başlar.

Jacek, an angry drifter, murders a taxi driver, brutally and without motive. His case is assigned to Piotr, an idealistic young lawyer who is morally opposed to the death penalty, and their interactions take on an emotional honesty that throws into stark relief for Piotr the injustice of killing of any kind.

Takıntılı derecede bir opera sever olan Fitzcarraldo, Peru'nun küçük bir şehrinde bir opera binası inşa etmek ister. Fakat bunu başarmak için önce kauçuk işinde bir servet kazanması gerekir. Bu amaç dahilindeki planında büyük bir nehir botunu yerli Kızılderili'lerle birlikte küçük bir dağdan geçirmek vardır. Konusunu gerçek bir hikayeden alan bu film yönetmenine Cannes Film Festivali'nde en iyi yönetmen ödülünü kazandırmıştır.

1980’lerin Doğu Almanya’sında, Barbara Doğu tarafından çıkmak için vizeye başvurur. Başvuruyu yapmasıyla birlikte Berlin’de doktor olarak çalıştığı hastaneden kırsal alana sürülür. Yeni iş arkadaşlarının da muhbir olmasına dair korkusuyla Barbara yeni sürüldüğü bölgede oldukça mutsuz bir hayat yaşamakta ama bir yandan göze batmamaya çalışmaktadır. Kaçma planları hala gündemde de olsa çocuk doktoru Andre’nin hayatına girmesiyle her şey yeni bir perspektifte ışık kazanacaktır. 2012 Berlin Film Festivali’nde En İyi Yönetmen dalında Gümüş Ayı kazanan Christian Petzold’ün yönettiği film, 31. İstanbul Film Festivali’nde Dünya Festivallerinden bölümünde seyirciyle buluşmuştu.

Rus tarihinin çeşitli dönemlerinden kesitlerin yer aldığı bir müzede geçen ilginç bir zaman kesiti... Oldukça deneysel ve zor bir çalışma olan Rus Hazine Sandığı, bütün filmin tek bir seferde çekildiği tek bir kareden oluşuyor. Rus tarihinin önemli olayları, çoğu kendilerini oynayan oyuncular tarafından canlandırılıyor.Bu oldukça zor çalışmanın altından başarı ile kalkan ünlü Rus yönetmen Aleksandr Sokurov, bu sıradışı çalışması ile pek çok uluslararası festivalde ödüllendirildi.

Gu-nam Kuzey Kore, Çin ve Rusya arasında kalan Yanji kentinde taksicilik yaparak geçimini sağlamaya çalışan fakir bir şöfordür. İş bulmak için Kore'ye giden karısından 6 aydır haber alamaz. Bu arada Gu-nam'ın borçları da katlanarak artmıştır, artık yolun sonuna doğru geldiğini hisseder. Tam da bu sırada borçlarının silinmesi, hayatının düzene kavuşması hatta karısıyla yeniden bir araya gelmesi için kendisine son bir şans verilir: Güney Kore'ye geçip bir cinayet işleyecek, tetikçi olacaktır. Çaresiz Gu-nam teklifi kabul eder fakat işler planlandığı gibi gitmeyince Kuzey ve Güney Kore çetelerinin arasında kalır...

Black Dynamite, öldürülen kardeşinin, yetimhanede geçen yıllarının ve sokaklarda aldığı hayat dersinin intikamını almak için geri döndü. Kimsenin yanaşamadığı The Man, karşısında Black Dynamite'i bulmak üzere..

ABD eski Başkan Yardımcısı Al Gore'un, küresel ısınmanın siyasi bir problemden çok, dünya için ciddi sorunlar teşkil ettiğini gösterme çabaları, bir belgesel şeklinde seyircilerin karşısına çıkıyor.

Los Angeles'in aşağı mahallelerinden birinde bulunan eski bir kilisede bir takım garip olaylar gerçekleşmektedir. Kilisenin rahibi, Profesör Birack'tan ve ekibinden yardım ister. Kilisenin bodrumunda çok garip bir şey bulurlar. Antik bir muhafazanın içinde saklanan ve kendi etrafında dönmekte olan yeşil bir sıvı. Şeytan yeryüzüne geri mi gelecektir?...

1981 yılının kışında, New York'ta geçen gerilim dolu hikayede göçmen bir ailenin yaşamına odaklanıyor. New York şehri tarihinin en çetin dönemini geçirirken New York'a yerleşen Anna ve Abel Morales çifti karşılarına çıkan fırsatları değerlendirip bir yandan işlerini büyütürken, diğer yandan şehrin yolsuzluk, şiddet ve suç sarmalında ayakta kalmaya çalışmaktadır. Petrol sektöründe çalışan Abel, piyasanın şartlarının ve rakiplerinin acımasızlığını keşfeder. Sonrasında mücadele edebilmek için tek yolun en az onlar kadar vahşi olmaktan geçtiğini fark eder. Abel yasal yolları bırakıp ailesi için kurduğu tüm düzeni yok edecek olan bu tehditlere karşı savaşmak zorunda kalacaktır. Filmin yönetmenliğini ve senaristliğini J.C. Chandor üstlenirken kadroda Oscar Isaac, Jessica Chastain, David Oyelowo ve Alessandro Nivola gibi isimler yer alıyor.

Amansız bir tarikat, cehennem kaçkını yaratıklar, intikam peşinde kana susamış bir adam... 1980'lerde geçen filmde, Red (Nicolas Cage), "Yeni Şafağın Çocukları" adlı tuhaf bir tarikat ve cehennem kaçkını yaratıklar tarafından katledilen sevgilisi Mandy’nin intikamının peşine düşüyor. Red hem hayalle gerçek arasında gidip geliyor hem de kana susamış bir halde. Not: Bu filmdeki bazı sahneler yaşı küçük izleyiciler için uygun olmayabilir.