Lorelei ve Dorothy taşradan büyük şehire gelmiş iki genç kadındır. Bir müzikholde dansçılık ve şarkıcılık yapan bu iki genç kadın Paris'e giden bir transatlantikte iş bulurlar. Çok geçmeden Lorelei ve Dorothy'nin etrafını zengin adamlar sarar. Zengin bir koca bulmayı isteyen Lorelei ve Dorothy aşkın anlamını öğreneceklerdir.

Organizatör Frankie Christopher, model Vicky Lynn cinayetinde polis tarafından sorguya çekilir. Kızla ilk kez garsonken tanışan Frankie, onu başarılı ve kazançlı bir kariyer içine sokmaya karar verir. Kız Frankie'yi Hollywood için terk etmenin arifesindeyken öldürülür. Frankie, Müfettiş Ed Cornell’in onu cinayetle ilişkilendirmeye kararlı olduğunu fark eder. Yardım için başvurabileceği tek kişi, kurbanın ona karşı soğuk davranan ablası Jill’dir.

"Milyoner Jean-Marc Clement, kendisi hakkında Broadway'de bir müzikal hazırlandığını öğreniyor. Ancak bu müzikal onu onore etmekten çok "ti"ye alan bir müzikal. Clement kızgın bir şekilde tiyatroya geliyor ve Amanda'yı (Marilyn Monroe) görünce birden yumuşuyor. Müzikaldeki baş kadın oyuncu olan Amanda'dan büyülenen Clement'i oyunun yönetmeni birden müzikalin başrol oyuncusu yapınca durumlar iyice karışıyor. Clement, Amanda'ya daha yakın olabilmek için rolü kabul ediyor…" Marilyn Monroe 'nun ölmeden kısa bir süre önce çekilen film efsanenin son filmi olduüu için ayrı bir öneme sahiptir...

Olmayan’ bir Balkan ülkesinin prensi ile Amerikalı bir şov kızının türlü yanlış anlaşılmalara gebe ilişkisini yansıtan keyifli bir romantik komedi.

George ve Rose Loomis çifti Niagara Şelalesi'nde büyük bir otele balayını geçirmek için gelirler. Çift, burada Cuttler çiftiyle tanışır. Cuttler'lar da Loomis çiftinin yanındaki "bungalow"da balayılarını geçirmektedirler. Polly Cuttler bir süre sonra Rose'un aslında George'u sevmediğini anlar. Loomis çiftinin evlilikleri çok kötü başlamıştır ve daha da kötüye gidecektir. Çünkü George, Rose'u öldürmek istemektedir...

A loose biography of seminal disco hit-makers The Village People and their composer Jacques Morali.

Married couple Willy and Therese go separate ways. Willy leaves town and returns years later as a famous singer. But Therese is about to marry her best friend Peter. Little does Willy know that he and Therese now have a teenage daughter.

Yönetmen Billy Wilder imzasını taşıyan bu harika komedide, Marilyn, eşini ve oğlunu yaz tatili için yollamış bir adamın üst katında oturan seksi ama masum bir yıldız adayını canlandırıyor. Karısını aldatmayı hiç düşünmeyen Richard, seksi üst komşusunun cazibesine ne kadar dayanabilecektir?

Yıl, 1942. II. Dünya Savaşı tüm hızıyla sürmektedir. ABD'nin küçük şehirlerinden Ithaca'da yaşayan 14 yaşındaki Homer evlere telgraf mesajları dağıtmakla görevli bir gençtir. Başta çok sevdiği bu iş yavaş yavaş gelmeye başlayan ölüm haberleri O'nun için tatsız bir hal almaya başlar.

Jeannette is a single mother living in a working-class community in Marseilles; she tries to support herself and her two kids on her salary as a check-out girl at a supermarket and lives in an apartment complex where everyone is thrown into close proximity with everyone else. Marius is working as a security guard at a cement factory that has gone out of business; he's also squatting in the building, since the plant is soon to be demolished and he'll be needing his money later on. One day, Jeannette happens by the factory, and spotting several cans of paint, tries to take two of them home with her. Marius spots her and tries to chase her away, while she rails at him with curses against the capitalist system. The next day, an apologetic Marius appears at her doorstep, cans of paint in hand; the two soon become friendly, and a romance begins to bloom, though it quickly becomes obvious that Jeannette's romance novel fantasies are a bit off the mark from what Marius has in mind.

Tom and Ellen are asked to perform as a dance team in England at the time of Princess Elizabeth's wedding. As brother and sister, each develops a British love interest, Ellen with Lord John Brindale and Tom with dancer Anne Ashmond.

Transport Minister Bertrand Saint-Jean is awoken in the middle of the night by his head of staff. A bus has gone off the road into a gully. He has no choice but to go to the scene of the accident. Thus begins the odyssey of a politician in a world that is increasingly more complex and hostile.

Nevada Smith is the young son of an Indian mother and white father. When his father is killed by three men over gold, Nevada sets out to find them and kill them. The boy is taken in by a gun merchant. The gun merchant shows him how to shoot and to shoot on time and correct.

5 adam, 4 duvar ve 1 plan ile kapaklaşan İngiliz yapımı ‘The Escapist’ filmi harika bir hapishaneden kaçış öyküsü. Coldplay de bu hapishaneden kaçış heyecanına bir şarkısıyla katılıyor. Bu heyecan dolu filmde Joseph Fiennes, Dominic Cooper ve Brian Cox başrolü paylaşıyor.

Audrey Hepburn'den ilk başrolünde Oscar'lı bir performans Tam 10 dalda Oscar'a aday olan ve Audrey Hepburn'e En İyi Kadın Kadın Oyuncu ödülünü kazandıran Roma Tatili, bir modern zaman prensesinin kraliyet dayatmalarına karşı gelerek tek başına Roma'yı keşfe çıkmasının hikayesini anlatıyor. Burada gazeteci kimliğini saklayarak ilginç hikayeler peşinde koşan Amerikalı bir gazeteciyle tanışıyor. Ancak planı ikilinin birbirine aşık olmasıyla suya düşüyor.

Johnny ve Sarah, iki kızlarıyla beraber İrlanda'dan Amerika'ya göç etmiştir. Yeni dünyada yepyeni bir yaşama hep birlikte adım atarlar. Johnny burada oyuncu olma isteğini gerçekleştireceğini düşünmektedir. Küçük çocuklar ise büyüyecekleri yeni ortamı tanımaya çalışır. Ve aile yeni ülkeye adapte olmaya çalışırken, birbirlerini de farklı bir gözle yeniden keşfedecektir.

Marilyn Monroe'nun başrolü Don Murray ile paylaştığı, 1950'lerde Amerika'da geçen film. Marilyn Monroe güzelliğine, oynadığı Cherie karakterinin naifliğini de katmış olduğu bu filmde seyredeni bir kez daha büyülerken, pek yakışıklı Don Murray'nin canlandırdığı fena halde aşık bir kovboy olan Bo'nun hal ve hareketleri, "bir kadını kendinizden uzaklaştırmak istiyorsanız neler yapmalısınız?" sorusunun cevabı niteliğindedir.

Two friends, one a musician the other constantly depressed wander around Greece and France till they get to Paris without a penny to their name. Here they spend nights in the underground, and squat in houses with the African immigrants. One day they both fall in love with Mathilde a blond dancer and follow her to New York.

Genç ve öfkeli bir Marlon Brando, 50'lerin bu kült klasiginde beyaz perdeyi fethediyor. Brando'nun canlandirdigi Johnny, küçük, uyusuk bir California kasabasini ele geçiren motorsikletli çetenin lideridir. Deri ceketli genç motorcu, kasabanin en güzel kizi Kathie'ye (Mary Murphy) asik olana kadar sadece yikimla ilgileniyor gibidir. Ancak Johnny'nin sanssizligi, psikopat rakibi Chino (Lee Marvin) tarafindan tehdit edilmesi ve bunun üstüne, kasaba halkinin düsmanligi ve önyargilaridir.

Jacob Martin üç yakın arkadaşıyla sakin bir hayat süren sıradan bir gençtir. Ancak günün birinde bir miras gizemi ile hayatı değişir. 4 kişilik arkadaş grubu içlerinden birine büyük bir miras kalabileceğini öğrenir. Ancak mirasın kime kalacağını belirlemek bir ölüm sertifikasına bağlıdır. Dört arkadaş bu sertifikanın terkedilmiş bir akıl hastanesi olan Eloise'de olduğunu öğrenir. Terkedilmiş binaya girerek belgeyi bulmaya karar verirler. Ancak orada geçirdikleri süre ilerledikçe hem hastanenin tehlikeli sırlarını hem de kendi trajik geçmişlerini keşfedeceklerdir...Başrolünü Gossip Girl'ün Nate'i olarak ünlenen Chace Crawford'ın üstlendiği filmin kadrosunda Eliza Dushku, Robert Patrick ve Brandon T. Jackson da yer alıyor. Filmin yönetmen koltuğunda ise Robert Legato oturuyor.