Doktorlar, akıl hastanesinde yatan eski müfettiş Charles Dreyfus’un iyileştiğine karar verirler ve onu serbest bırakmaya karar verirler; ancak Clouseau ziyarete geldiğinde Charles yine çileden çıkar ve doktorlar bu kararından vazgeçerler. Bunun üzerinde Clouseau’yu öldürmek üzere Charles akıl hastanesinden kaçar ve olaylar da başlar.

Yönetmen Blake Edwards, Fransa'nın en sakar dedektifi için en işe yaramaz yöntemlerle yapılan beceriksizce bir arayışın konu alındığı bu "keyifli" (Boxoffice) komedide bir kahkaha dinamitinin fitilini ateşliyor! Baş rollerini David Niven (son sinema performansı), Robert Wagner, Herbert Lom, Ted Wass'ın paylaştığı ve Roger Moore'un komik bir kısa rolde yer aldığı Pembe Panterin Laneti, "katıksız eğlence" ve "haylazlık" ile dolup taşıyor (Los Angeles Times)! Clouseau hala kayıptır ve Fransız başkan, Clouseau'nun ezeli rakibi olan tehlikeli ve dengesiz Dreyfus'u (Lom) onu bulmakla görevlendirir. Buna hiç niyeti olmayan Dreyfus, Clouseau'nun hiçbir zaman bulunmaması için dahice bir plan yaparak dünyanın en kötü, New York Polis Teşkilatı'nın ise vasat dedektiflerinden Clifton Sleigh'ı (Wass) tutar. Ama çok geçmeden dört dörtlük planı onu aptal durumuna düşürecek gibidir!

Efsanevi Pembe Panter elması bir kraliyet müzesinden şüpheli bir şekilde çalınır. Baş Müfettiş olan Dreyfus, istemeyerek de olsa Clouseau'yu göreve çağırmak zorundadır. Soygunun akıllara düşen ilk şüphelisi, gününün en ünlü hırsızlarından biri olan Sör Charles Litton'dır. Ancak işin tuhaf yanı, Litton'ın bu hırsızlık meselesiyle hiçbir alakası yoktur. Clouseau, kendi dedektiflik yöntemlerini kullanarak bu meselenin gizemini çözmeye kararlıdır.

Sakar ve kendini beğenmiş dedektifimiz Clouseau (Peter Sellers) The Pink Panther serisinin bu ilk bölümünde The Phantom adındaki bir mücevher hırsızının peşine düşer. Pembe Panter isimli bir mücevherin çalmayı planlayan, kimliğiyle ilgili hiç kimsenin bilgisinin olmadığı bu hırsız aslında Clouseau'nun burnunun dibindedir.

An atypical family portrait, directed by 34-year old Stéphanie Argerich, the daughter of pianists Martha Argerich and Stephen Kovacevich. The filmmaker follows her mother in particular, during concerts and in moments of greater intimacy, searching for answers that might shed light on the private spaces of a family that has always lived in the limelight of the international stage, where gaiety and madness rub shoulders with an absolute and overwhelming passion: music.

Princess Margaret is travelling incognito to elope with her true love instead of marrying the man her father has betrothed her to. On the high seas, her ship is attacked by pirates who know her identity and plan to kidnap her and hold her for a king's ransom.

After nearly 40 years of waiting for his big chance, Wilfred Morgenhall is given the case of defending Herbert Fowle who is accused of murdering his wife. Despite Fowle's insistence of guilt, Moregenhall will not let go of the opportunity to plead his client as innocent and be a star in the courtroom.

A romantic comedy about love and music.

Alim is a gay man living in London to escape the domineering eye of his conservative Muslim mother, Nuru, back in Canada. Alim keeps his homosexuality secret from his mother, so when she comes for a surprise visit, he and his boyfriend, Giles, must put on a straight facade to hide the truth.

Australian lawyer David Burton agrees with reluctance to defend a group of Aboriginal people charged with murdering one of their own. He suspects the victim was targeted for violating a tribal taboo, but the defendants deny any tribal association. Burton, plagued by apocalyptic visions of water, slowly realizes danger may come from his own involvement with the Aboriginal people and their prophecies.

Doctor Who and his companions are hurled into the future and make a horrifying discovery: the Daleks have conquered Earth! The metal fiends have devastated entire continents and turned the survivors into Robomen.

Paris'in varlıklı isimlerinden Benjamin Ballon'un hizmetçisi Maria Gambrelli, aşığının cesedi başında elinde bir silahla yakalanınca, esrarı çözmek üzere Pembe Panter vakâsıyla meşhur müfettiş Jacques Clouseau, yanlışlıkla da olsa göreve getirilir. Her türlü delil tersine işaret ettiği halde Clouseau genç ve güzel Maria'nın büyüsüne kapılmış bir halde gerçekleri görmek istemez. Bunlar olurken Baş Müfettiş Dreyfus, neden bir türlü kendisi dışında kimsenin Clouseau'nun tam bir baş belası ve beceriksizin teki olduğunu farkedemediğini düşünüp kendi kendini yemektedir. Maria bir kez daha bir cinayet mahallinde, Ballon'un bahçıvan'ının cesedinin başında yakalandığında da; evin bir diğer hizmetçisi Dudu'nun cesedi bulunduğunda da tüm gözler genç kadına dönecek, gelin görün ki Clouseau ısrarla burnunun dikine gidecektir.

Farklı ailelerlerden, farklı hayatlardan gelen aynı kasabada yaşayan çocukların öyküsü

Bir adam ve bir melek... Kaçırdığınız bir fırsatın, yaptığınız yanlış bir tercihin ya da başınıza gelen bir talihsizliğin tüm hayatınızı değiştirdiğini ve tek bir olayı değiştirseniz hayatınızın bambaşka bir yön alacağınızı mı düşünüyorsunuz? Larry Burrows da aynen böyle düşünüyor ve onun yakarışlarını duyan koruyucu meleği sayesinde tercihlerini değiştirerek farklı hayatlar tecrübe edip, kendini komik durumlara sokuyor.

Bernie Lootz (William H.Macy), Las Vegas'ın en şanssız adamıdır. O bir 'ŞANS ÖLDÜRÜCÜ'dür. Hatta kötü şansı o kadar bulaşıcı ki eski zamanların mafya lideri Shelly Kaplow (Alec Baldwin) onu casinosunda yüksek rakamlı oyunlarda müşterilerinin şansını döndürmek için kullanıyor. Fakat Bernie Nathalie (Maria Bello) ile tanışıyor, ona aşık oluyor ve "aşkta şanssız" olmak kavramına yepyeni bir anlam yüklüyor.

Ulusal Muhafız Birliği'nden bir grup haftasonu eğitimi için Lousiana'da Cajun bölgesine gönderilir. Yerel halkın kanolarını çalıp nehri geçerken içlerinden biri eğitim mermisiyle şakadan Cajunlar'a ateş açar. Cajunlar gerçek mermiyle karşılık verince birlik komutanı vurulup ölür. Eğitim alanı diye geldikleri yer bir anda savaş alanına döner. Ormanda yönlerini bulamayan askerler çıkışı bulamaz, birbirlerine düşer ve Cajunlar tek tek hepsini öldürmeye başlar. Sağ kalan iki asker Cajunlar'ın köyüne ulaşır.

Four sons of well-known New York mobsters must retrieve a bag of cash from a small Montana town ruled by a corrupt sheriff.

Hikaye temel olarak Griffin'lerin en genç üyesi Stewie'nin maceraları üzerine. Stewie üzerine havuz kenarındaki cankurtaran sandalyesi düştüğünde ölüme çok yaklaşıyor ve cehenneme gidiyor ancak sonunda hayata geri dönüyor. Cehennemi gören Stewie, hayatında ve kendinde değişiklikler yapmaya karar veriyor ancak bu kararı çok uzun sürmüyor. Televizyon izlerken, O ve Brian kendisine çok benzeyen birisini fark ediyorlar. Brian bunun Stewie'nin gerçek babası olduğuna emin, ta ki Stewie onun gelecekten gelen ve kendi zamanında bebek Stewie'ninkine ufak bir yolculuk kendisi olduğunu öğrenene kadar. Bebek Stewie 30 sene sonraki orta yaşlı halini görmek için Stu adıyla geleceğe gider ve kendisinin bekar, işçi sınıfı, orta yaşlı, bakir biri olduğunu, bir hiper markette-Circuit city store- çalıştığını öğrenir. Bu arada Peter ve Louis, diğer iki çocuklarına, Meg ve Chris, nasıl randevuya çıkılacağını, randevuda yapmaları gereken şeyleri öğretmeye çalışmaktadır.

Bir denizcinin hayaleti olan Kaptan Gregg (Rex Harrison), uzun yıllar yaşadığı evinden ayrılmak istememektedir. Eve gelen kiracıların hepsini korkutup kaçırmıştır. Ama romantik bir genç kadın olan Lucy Muir (Gene Tierney), deniz kenarındaki sakin bir tepede olan bu evi çok beğenir. Küçük kızı Anna (Natalie Wood) ile birlikte, şehrin gürültüsünün uzağında sakin bir yaşam arzulamaktadır. Burasının hayaletli bir yer olduğunu belirten komisyoncunun tüm ısrarlarına rağmen vazgeçmez ve evi kiralar. İlk gece, esrarengiz Kaptan Gregg gelir ve Lucy Muir’e kendisiyle ilgili söylenen saçmalıklari açıklar kızgınlıkla: İntihar etmediğini, tersine, bir kaza sonucu yasamdan ayrıldığını bu güzel kadına anlatır. Lucy Muir korkmuştur, ama yine de bu sözünü esirgemeyen, sert oldugu kadar da içtenlikli ve yapmacıksız davranan Kaptan’a yakınlık duymuştur. Ve Lucy Muir evde kalmaya karar verir.