Remake of the tale of an acclaimed matador who finds himself involved with a beautiful woman, jeopardizing both his marriage and career.

Last year’s critically acclaimed show ‘30’ sold out every night at the Edinburgh Festival and his UK and US tours. From those tours, Jeffries, the controversial Aussie stand-up, brings you his debut DVD, Contraband Live. Succeeding with jokes that most comedians wouldn't touch, and an ability to both charm and offend the crowd in equal measure, Jim is regarded as one of comedy’s fastest rising young stars. His brash confrontational style has made him one of the most sought after comics on the world stage, appearing on numerous TV shows and performing at all the major comedy and music festivals across Europe and the US. He has hosted the NME Awards in LA and narrowly avoided being bombed whilst performing to the troops in Iraq.

In the Pacific Northwest during the 1950s, two young sisters whose mother has abandoned them wind up living with their Aunt Sylvie, whose views of the world and its conventions don't quite live up to most people's expectations.

A father and daughter, Michał and Anka, have a unique intimacy, which the college-aged Anka is beginning to feel conflicted about. When she finds an unopened letter from her deceased mother, it seems to justify her attraction to Michał, who may not in fact be her father.

An empress commissions a painting of herself from a French outsider in hopes of stirring her husband's interest in this lavish period piece. The Lady in the Portrait is a period yarn evoking the unique rapport between a French missionary and the Manchurian Empress whose portrait he's ordered to paint.

Dr. İngiliz silahlı kuvvetlerinde görev yapan ve Afgan savaşında yer alan Watson emekli oldu ve memleketi İngiltere'ye döndü. Doktorun mali durumu çok istikrarsız olduğu için kadim arkadaşı Stamford, ona 221-B Baker Caddesi'ndeki evde yaşlı bir bayan olan Mrs. Hudson. İkinci kiralık oda zaten başka bir beyefendi tarafından işgal edilmiş durumda - gizemli Mr. Sherlock Holmes. Holmes, Watson üzerinde belirsiz bir izlenim bırakır. Kanla karmaşık kimyasal deneyler yapıyor, keman çalıyor, puro külü, Londra pisliği ve ceza hukuku hakkında en derin bilgiye sahip, ancak aynı zamanda iyi bilinen gerçeklere (örneğin, Dünya'nın etrafında döndüğü gerçeği) tamamen cehalet gösteriyor. Güneş), kurgu, tarih ve felsefe üzerine kitaplar okumaz. Aynı zamanda, Holmes'a sürekli olarak çok garip ziyaretçiler gelir ve masasında iğrenç bir görünüme sahip kişilik portreleri vardır.

In a hospital, ten soldiers are being treated for a mysterious sleeping sickness. In a story in which dreams can be experienced by others, and in which goddesses can sit casually with mortals, a nurse learns the reason why the patients will never be cured, and forms a telepathic bond with one of them.

“Film bana tuhaf bir komediymiş gibi görünüyor. Garip, olağandışı bir fikir üzerine kurulmuş, neredeyse Beckett-vari eğlenceli bir fikir var ortada; birisinin resim yapma sürecini bir film olarak izliyoruz. Neyse ki Tim komik birisi!” Teller (Yönetmen) Tim Jenison post-prodüksiyon ve grafik alanındaki bilgisayar programlarıyla tanınan bir mucit. Garip hobiler edinmek için hem zamanı hem de tutkusu var. Hobilerinin en sonuncusu belki de en tuhaf olanı: Hollandalı büyük ressam Johannes Vermeer. David Hockney ve Philip Steadman’ın Vermeer hakkındaki kitaplarını okuması, Tim’i, Vermeer’in resimlerini optik bir alet yardımıyla yaptığına iyiden iyiye ikna eder. Hattâ, hemen garajında basit bir mercek ve ayna düzeneği kurup, ilk denemelere de başlar. Hayatında hiç resim yapmamış olan Tim, bu aleti kullanarak Vermeer’in ‘Müzik Dersi’ isimli tablosunun tıpatıp aynısını yapabilecek midir gerçekten?

Karrer plods his way through life in quiet desperation. His environment is drab and rainy and muddy. Eaten up with solitude, his hopelessness would be incurable but for the existence of the Titanik Bar and its beautiful, haunting singer. But the lady is married and Karrer is determined to keep her husband away...

A universal theme: a story of people trapped in an inhuman network of power. The brutal circle of the Eurogroup meetings, who impose on Greece the dictatorship of austerity, where humanity and compassion are utterly disregarded. A claustrophobic trap with no way out, exerting pressures on the protagonists which finally divide them.

Çıktığı kariyer basamaklarından düşmekte olan bir yazar, kitap turunun bir parçası olarak küçük bir kasabaya gelir ve kasabada işlenen ve sırlarla bezeli bir cinayet ile karşı karşıya kalır. Kasabada kaldığı gece ise rüyasında V isimli genç bir hayalet görür. Gördüğü hayaletin kasabada işlenen cinayetle ilgisinden emin değildir ancak yazacağı kitap için bulunmaz bir hikayedir...

Two friends named Gerry become lost in the desert after taking a wrong turn. Their attempts to find their way home only lead them into further trouble.

New York, Harlem'deki The Cotton Club isimli caz klübüne gelen müşterilerin ve klübün işletmecilerinin hayatına Jazz müziği penceresinden bakıyor...Başarılı müzisyen Dixie Dwyer, kariyerine yardım sağlaması için mafyayla beraber çalışmaya başlar. Ama mafya lideri Schultz'ın kız arkadaşına aşık olunca işin rengi değişecektir...

Fransız Devrimi'nin 200. yıl kutlamaları için restore edilmeye başlanan Paris'in en eski köprüsü olan Pont-Neuf, sokağa düşmüş alkolik bir sirk cambazı olan genç Alex'e ev sahipliği yapmaktadır. Başarısız bir ilişkinin ardından çektiği üzüntünün giderek körleştirdiği güzel ressam Michèle sokaklarda Alex'le karşılaşır. Michèle, Alex, diğer bir evsiz olan Hans ile birlikte Pont-Neuf'te umarsız bir hayata başlar. Michèle'in görme duyusu giderek azalırken Alex'e olan bağı da artar. Alex de genç kıza fena halde tutulmuştur ve hastalığının tedavisi mümkün olduğu halde, bencilce de olsa kızın sokaktaki yaşamdan kopmasını istemez.

Dünya prömiyerini geçtiğimiz ağustos ayında Telluride Film Festivali’nde yapan The Assistant’ın başrolünde Ozark dizisiyle Emmy kazanan genç oyuncu Julia Garner yer alıyor. Garner filmde Rose adlı genç bir kadına hayat veriyor. Mezun olduktan sonra büyük umutlarla girdiği iş yerinde erkek iş arkadaşları ve patronunun küçümseyici tavırlarıyla uğraşmak zorunda olan Rose, sıkı çalışan, güvenilir biri olmanın günümüzün kapitalist düzeninde pek bir kıymeti olmadığını yavaş yavaş fark etmeye başlarken, yanında çalıştığı film yapımcısı hakkında keşfettiği gerçekler içine girdiği sistemin tahmin ettiğinden bile daha yozlaşmış olabileceğini gösterecek.

Tüm dünyanın kahramana ihtiyaç duyduğu bir sırada Valiant isimli bir güvercin ortaya çıkacak ve ülkesi için cesurca mücadele verecektir!Bu zor görevde ona başarılı olabilmek için elinden geleni yapacak olan küçük güvercini dostları da yalnız bırakmayacaktır.

Hayatının baharında, genç ve güzel yüzlü Cesar (Eduardo Noriega) fazlasıyla güvendiği yüzünün şeklini bir kazada kaybedince yıkılır. Bir gün bir partide Sofia (Penelope Cruz) ile tanışır ve ona tutkuyla bağlanır. Lineer bir kurgu yapısına sahip olmayan filmde bir süre sonra Cesar korkunç kabuslarıyla yüzleşecektir * Vanilla Sky bu filmden kopyalanarak yapıldı

Tetikçiliğini de bir sanat gibi icra eden Jack, her zaman işini sağlama alan bir suikastçidir. Ancak son işinde tuzağa düşer ve sevdiği kadının ölümüne neden olur. Jack kendisine verilen işi yaptıktan sonra, mesleğini bırakmaya and içmiştir.Yeni işi için gittiği yer, kartpostallardan fırlamış, hayat dolu bir İtalyan kasabasadır. Oysa Jack için huzur çok uzaktadır, çevresindeki herkes potansiyel birer tehdit unsurudur. Günler geçtikçe Jack, kasaba halkı ile iletişim kurmaya başlar. Kasabada Clara adlı bir kadınla beraber olmaya başlayan Jack'in hayatı, Mathilde adlı Belçikalı'nın devreye girmesi yeniden allak bullak olacaktır. Sırlarla dolu bu kadınla birlikte, bu güzel İtalyan kasabası ölümle yaşamın buluştuğu bir yer olacaktır.

Bir polis metresini öldürür; ipuçlarının izinin sürülmesini de kendisi yönlendirir; güçlü karakterinin yanı sıra, mesleğindeki konumu da düşünüldüğünde meslektaşları onu suçlu bulmakta aciz kalmaktadırlar. Kendisini suçlamaları yönünde teşvik mi etmektedir onları? Yoksa sadece gücünü göstererek gösteriş mi yapmaktadır, ya da nihayet kendi gerçek yüzünün ortaya çıkarılmasını mı hayal etmektedir?

ABD’nin yoksul kentlerinden birinde üvey kardeşleriyle yaşayan Star, bir minibüsün içinde ülkeyi gezip dergi satan gezgin bir ekiple tanışır. Başlarındaki Jake’e tutulunca, uyumsuzlarla dolu bu ekibe katılır. ABD’nin orta batısında, dansla ve ilk aşkın cazibesiyle dolu bir yolculuk başlar.