There’s Evelyne who loves Albert, who loves Arthur, who loves the girl who plays the actress, who loves the man driving the convertible. There’s the night which only loves itself and death which only loves once. It would take more breath to kiss everyone and more time not to displease anyone.

Have you ever found it impossible to say something, face to face, to someone you know, someone you love? The words just won’t come out? New messaging service, Somebody, could help.

This is not a chorus film. Well maybe just a little… Avignon Festival - Summer. First, there’s Maud and Alex, who have just broken up but need to pretend to be two love birds on stage. Then there’s the playwright of their play, Richard, who could start to fall in love with Léna, but is still grieving his lost wife. Léna is also grieving her ex but can’t remember why she dumped him. So she sings her blues, on stage, with Louise, who might have a little crush on her sound engineer. Then there’s the famous dancer Kate who sleeps with her assistant Marko, who’s always prefered men. Oh, did we tell you that Kate the dancer and Maud the actress are friends and would love to invite everyone to a party?

This documentary examines the life and work of the late fashion designer Yves Saint-Laurent, recounting how a frail prodigy prone to bouts of depression became an icon of the fashion world. Initially appointed head of the House of Dior in 1957 before growing into a globally recognized designer in his own right, Saint-Laurent overcomes his struggles with substance abuse, accumulating a large art collection alongside his lifelong personal and professional partner, Pierre Bergé.

Ismael and Julie, in the hope of sparking their stalled relationship, enter a playful yet emotionally laced threesome with Alice. When tragedy strikes, these young Parisians are forced to deal with the fragility of life and love. For Ismael, this means negotiating through the advances of Julie's sister and a young college student – one of which may offer him redemption.

Ever since she broke up with Nigel, Lena soldiers on through life as best she can with her two kids. She valiantly overcomes the obstacles put in her way. But she has yet to confront the worst of them: Her unstoppable family has decided, by any means necessary, to make her happy.

Thymian Henning, an innocent young girl, is raped by the clerk of her father's pharmacy. She becomes pregnant, is rejected by her family, and must fend for herself in a harsh, cruel world.

Sıska Prem, kilolu Sandhya ile görücü usulü evlenecektir. Evlilikleri iyi başlamamıştır.. * Maddi zorluklar, dış güzellik, görücü usulü evlilik ve evlilik sonrası problemler üzerine hoş bir film

Hindiçin, aslında Kamboçya, Laos, Malezya (yarımada olan kısmı), Myanmar, Singapur, Tayland ve Vietnamı kapsayan bölgeyi tarif eden coğrafi bir terimdir. Film, Vietnamda yaşayan Eliane ile yaşamına giren ve aralarında ana - kız ilişkisi kurulan Vietnam kökenli Camillenin öyküsünü konu edinir. Sömürge günlerinde aşkı anlatan filmin konusu ise, 1930ların Fransız Yeni Çininde kauçuk ağacı fidanlığı sahibi, varlıklı Eliane, nefis karizması, babası ve yerli halktan evlat edindiği kızı Camille ile huzur içinde yaşamaktadır. Bir müzayede sırasında diğer bir karizmatik Jean-Baptiste ile tanışır ve kısa süreli bir ilişki yaşar. Bu arada Camillede başka bir gence âşık olur. Bunun üzerine Elaine, Jean-Baptistei uzaklaştırmak için gereken tüm girişimlerde bulunur ve Jean-Baptise uzak bir adaya gönderilir. Camille ise artık başka bir adamla evlidir fakat aşkın gözü kördür bir kere, sevdiği adamı bulmak için ülke çapında bir yolculuğa çıkar.

Bill mutsuz bir adamdır. karısı jess’in banka sahibi babası tarafından finanse edilmekte ve gittikçe şişmanlamaktadır. kendine ait bir yaşam kurabilmek ve jess’in babasından bağımsız olarak hayatına devam edebilmek için bir donut bayiliği alma hayalleri kurar. bu sırada eşi tarafından aldatılan bill’in hayatı daha da kötüye gitmektedir. bill bir öğrenciye rehberlik etmeye başlar. başta angarya gibi görünen bu iş bill’in hayatına çeki düzen vermesini sağlar. bill artık hayallerinin peşinden koşmaya başlayacaktır.

Kasabanın en güvenilir insanı olan Jean-Pierre kasabalıya 7/24 hizmet veren, çalışkan ve sevecen bir doktordur. O hastaladığında, hastaneden genç bir meslektaşı olan Natalie gelir yardımına. Şimdi önemli olan bu genç kadının küçük kasaba yaşamına alışıp Jean-Pierre Werner’in yerini alıp alamayacağıdır.

Genç bir kadın olan Selma, 10 yıl Paris’te yaşadıktan sonra memleketi Tunus’a geri döner. Kuzeni onun Paris’i bırakıp neden geri döndüğüne bir türlü anlam veremez. Selma burada bir psikoterapi kliniği açar. İnsanlar başlarda psikiyatri kliniğine gitmeye şüpheci yaklaşır. Ancak çok geçmeden devrimden sonra insanların konuşma ihtiyacının artması onların kliniğe gitmelerine neden olur.

After 20 years of marriage, Maria decides to leave her husband. She moves into room 212 at the hotel across the street, with a bird’s-eye view of her apartment, her husband and the life she shared with him. While she wonders if she made the right decision, many of the people in her life offer their opinions on the matter. They intend to let her know, whether she likes it or not, on what proves to be a life-changing evening.

Hikaye ilginç oyunlar oynamayı seven, zengin bir detektif romanı yazarı olan Andrew Wyke etrafında dönmektedir. Kuaför salonları zinciri sahibi Milo Tindle'ın karısı Marguerite'ı aldattığını bilmektedir. Wyke Milo'yu şehrim dışındaki malikanesine davet eder. Wyke da karısını Tea adlı bir kızla aldatmaktadır. Wyke Tindle'dan değerli bazı mücevherleri çalmasıp satmasını ve aldığı parayı karısı Marguerite ile mutlu bir şekilde yaşamaları için kullanmasını teklif eder. Böylece Wyke da sigortadan aldığı parayla Tea ile mutlu bir şekilde vakit geçirecektir. Fakat ortalık karışacak ve bu teklifin sonuçları çok tehlikeli boyutlara ulaşacaktır.

Film, 1990'larda Paris'te geçiyor ve Jacques ile Arthur'un yakınlaşması üzerine odaklanıyor. Jacques 40’ına basmak üzere olan bir yazar, Arthur ise sinemacı olmayı hayal eden bir öğrenci. Beğen, Sev Ve Hemen Kaç sevgi ve kaybetmek, gençlik ve yaş almak, flört ve cinsellik, geçmiş acılar ve gelecek umudu arasındaki çelişkileri derin bir duygusal süzgeçten geçirerek yansıtıyor.

Kelly, Dan and Louis are students at a prestigious business school, destined to become tomorrow's elite. The industrious trio are determined to start putting their education into practise from the off in an attempt to make as much money as they can from their fellow students. Working on the theory that relationships between the sexes can be regulated by market principles, they begin to inflate the popularity of certain individuals artificially, by hiring beautiful and sexy off-campus women as their dates for exclusive and riotous college parties. However their perfect business model soon spirals out of control as their moneymaking scheme takes off in a big way across campus.

Ünlü Fransız moda tasarımcısı Yves Saint Laurent’in kariyerinin en parlak dönemi olan 1967’den 1976’ya kadar geçen sürede yaşadıklarını izliyoruz

Betty güzel ve çekici bir bayandır, şans eseri zorgla tanışır ve aralarında cinsel yönden başlayan bir ilişki daha sonra büyük bir aşka dönüşür. Betty'nin hamile kalıp çocuğunu düşürmesiyle Betty hırçınlaşır, kendine ve etrafındakilere zarar vermeye başlar.

Cannes 2009'un en çok konuşulan filmlerinden biri olan Annemi Öldürdüm?ün merkezinde gay lise öğrencisi Hubert var; onun en yakınındaki, aynı zamanda da en uzağındaki insan ise annesi Chantale! Aralarındaki aşk-nefret ilişkisi öyle boyutta ki oğlan, okuldayken annesinden ölmüş gibi bahsedebiliyor. Birlikte olduklarında ise mekan gözetmeksizin kavga ediyorlar?Hubert, annesinin düzenbazca manevralarından ve suçluluktan bunalmış, onu küçümsemekten kendini alamıyor. Bu aşk/nefret ilişkisinin kafa karışıklığıyla Hubert ergenliğin gizemlerine sürükleniyor. Henüz yirmi yaşındaki Xavier Dolan yazıp yönettiği ve başrolünde oynadığı ilk filminde son derece açık sözlü.

1985 yazında Alex, Normandiya açıklarında alabora olmuşken David kahramanca onu kurtarır. Hayatlarının en deli dolu zamanlarında tanışan bu iki genç, birbirlerinin en iyi dostu olur. Alex, hayallerindeki arkadaşı bulmuştur fakat bu dostluk, beraberinde ona karmaşık duygular getirir. François Ozon'un bu seneki Cannes Film Festivali'nin resmi seçkisinde yer alan filmi, Aidan Chambers'ın "Dance on My Grave" adlı romanından uyarlandı.