Nagasaki in 1986. Hisada, who lives with her affectionate parents and her younger brother, although there are many quarrels between couples, is a fifth grader who loves Yuki Saito and Exogini. Hisada decides to go to Boomerang Island to "see the dolphins" with Takemoto, whose house is poor and avoided by his classmates. Drowning in the sea, getting entangled in the Yankees, and having a lot of trouble, but as the friendship between the two deepens as a result of this adventure, a sad incident that presages farewell occurs.

A revolution in personal finance is born. Wall St Blues follows the white knuckle ride of a handful of would be Warren Buffets as they navigate explosive developments in retail investing, including GameStop, AMC and the digital asset space.

A courageous pastor uses his underground network to rescue and aid North Korean families as they risk their lives to embrace freedom.

To celebrate their graduation from university Kaori and her two friends visit Okinawa in southern Japan for a short vacation. At the vacation house, provided by Tadashi's uncle, a numbing stench awaits the girls, and can be traced to a horrendously deformed, legged fish that Kaori kills. More and more of these creatures appear and portend a horrific change for the animal life in the area. A phone call from Kaori's fiancé Tadashi in Tokyo quickly shows the scope of this epidemic, when he is also attacked by these mechanized fish. Kaori immediately sets out on an perilous voyage to find out what happened to Tadashi, helped by Shirakawa — a videographer in search of the truth behind all this...

Women share their innermost secrets and intimate experiences inside an Estonian smoke sauna. Cleansing their bodies and baring their souls, they embrace the healing power of sisterhood.

A fun camping trip turns into a desperate fight for survival after two kids witness a horrific event in the wild. They have to endure the elements and wildlife and they must also find a way to reach civilization before it's too late.

Sekiz kişinin bulaştığı bir soygunu anlatan Nicotina, gerçek zamanlı çekilmiş sürükleyici bir film. Kapı komşusu Andrea'ya tutkun bilgisayar sihirbazı Lolo, acemi suçlular Tomson ve Nene'yle Rus mafyasından bir iş alır. Elmas karşılığında mafyaya bir bankanın bilgisayar sistemine giriş imkânı veren Lolo ve ekibinin başları büyük bir belaya girer. Meksika'da geçen ve farklı kişilerin gözünden anlatılan film, hiç durmayan temposuyla izleyiciyi koltuğuna bağlayacak bir yapım.

In a zombie-infested Australian wasteland, soldier Rhys has dedicated his life to tracking and capturing survivors for the Surgeon General in hopes of finding a cure.

In the 19th century, a drunken applejack salesman must go from zero to hero and become North America's greatest fur trapper by defeating hundreds of beavers.

A young girl from Rouen dreams about directing movies with Julia Roberts. Overprotected by her mother, she hopes to join a prestigeous cinema school in New York City, but nothing happens as expected, and her dreams are cruelly broken. Denying her fate, she leaves France to New York City, with her nutty-aunt's help, dreaming to give her screenplay to Julia Roberts herself.

Yerel mafya, restoranını yakmak için ortaya çıktığında, titiz bir geçmişe sahip bir şef olan Ana, bölgesini korur ve hem mutfakta hem de mutfak dışında bıçak becerilerini kanıtlar.

Gracie (Diana Glenn), eşi Adam (Andy Rodoreda) ve kız kardeşi Lee (Maeve Dermody), tatil için gittikleri Kuzey Avustralya'da balık avlamak üzere ‘Blackwater Barry’ turuna katılmaya karar verirler. Rehberleri Jim'in (Ben Oxenbould) kullandığı küçük tekne, turistleri nehir boyunca gezdirerek uzak bir noktaya götürmektedir. Tam durdukları sırada dev bir timsahın saldırısına uğrarlar. Yaratık botlarını parçalar ve ardından Jim'i öldürür. Sağ kalanlar içinse büyük bir hayatta kalma mücadelesi başlar. Kuzey Avustralya bataklıklarında, gerçek bir olaydan uyarlanmış, dehşet verici bir hayatta kalma savaşı…

Eski bir asker, yeni serbest bırakılan eski bir mahkumun yardımıyla yeraltı savaşçısına dönüşür ve onu yozlaşmış polislerle ve kiralık katillerle karşı karşıya getirir. O, şimdi kendisi ve umursadığı herkes için savaşmaya başlar.

Portland’daki kaykaycıların uğrak yeri Paranoid Park’tan (nam-ı diğer Punk Park) adını alan filmde usta yönetmen Gus Van Sant, bir kez daha gençlerin dünyasına bakıyor. Blake Nelson’un romanından uyarlanan film, ergenlik çağındaki kaykaycı Alex’in bir gece kaza sonucu bir güvenlik görevlisini öldürmesi ve bu konuda ağzını açmamaya karar vermesi üzerine gelişen olayları konu ediniyor.

When Graham decides to surprise his family by traveling home for Christmas, he is shocked to discover them already celebrating with an unexpected guest of honor, his ex-fiancée, Ali. The two exes battle it out to see who the family will pick to stay through Christmas Day and who must go.

Pasajlar, Paris’te bir kulüpte temelleri atılan olağandışı bir aşk üçgenini ve bu üçgenin, yıldız oyuncuların canlandırdığı üç kahramanını izliyor: Kuir auteur film yönetmeni Tomas (Franz Rogowski), eşi Martin (Ben Whishaw) ve bir gecelik beraberliği ilişkiye dönüşen Agathe (Adèle Exarchopoulos). Saygın Amerikan bağımsız yönetmenlerinden Ira Sachs’in bu son filmi, sevimsiz olduğu kadar da karizmatik ve kendini beğenmiş bir erkeğin kendi evliliğini mahvetmekle yetinmeyip toksik hakimiyetini iki ilişkisinde birden sürdürmesini anlatıyor.

Nell (Keira Knightly), Simon (Matthew Goode) ve oğulları Art (Roman Griffin Davis), aile üyelerinin ve arkadaşlarının katılacağı görkemli bir Noel yemeği düzenlerler. Ancak bu coşkulu parti, herkesi öldürecek bir sisin etrafı sarmasıyla adeta kıyamet gününe dönüşür.

In 1976, the second trial of Pierre Goldman, a far-left activist suspected of killing two pharmacists during a robbery gone wrong, was held. The case mobilized many media figures.

Hem kişisel hem de profesyonel yaşamında tıkandığını hissedince gizemli bir hipnoz uzmanından yardım isteyen Jenn, kendini ölümcül bir akıl oyununun içinde bulur.

1970'li yıllarda San Francisco'da geçen film, 15 yaşındaki Minnie'nin hayatını ele alıyor. Minnie çizmeyi ve çizgi romanları çok seven ve bir kayıt cihazına yaşadıklarını ya da aklından geçen en çılgın düşünceleri kaydederek günlük tutan bir gençtir. Minnie'nin tek cinsel deneyimi kendisinden yaşça büyük, annesinin erkek arkadaşı Monroe ile olmuştur. Bu andan itibaren bunun cinsel bir çekim mi yoksa aşk mı olduğunu sorgulamaya başlar. Bir süre sonra ise kendini düşündüğünden çok farklı bir dünyada çıkış yolu ararken bulacaktır. Phoebe Gloeckner'in tiyatro oyunundan beyazperdeye uyarlanan filmin yönetmeni ilk yönetmenlik deneyimini gerçekleştiren Marielle Heller. Başrolleri ise Bel Powley, Alexander Skarsgård ve Kristen Wiig paylaşıyor.