Christian Charles imzalı bu belgesel, ünlü komedyen Jerry Seinfeld ile gelecek vadeden Orny Adams'ı stand-up ortamlarında takip ediyor.

Clara is a young dancer with an obsession for perfection. When, on the eve of her performance, she is faced with an injury that could stop her from dancing, she feels forced to hide it. In "Clara", the narrative transports us through a journey of pain and overcoming. A story of resilience inspired by the passion for ballet.

Emlakçı Julien Vercel, eşinin sevgilisinin cinayetinde şüpheli durumundadır. Karısının beklenmedik ölümü üzerine tüm dikkatler ona çevrilir. Vercel ofisinde gizlenirken, sekreteri Barbara Becker sır dolu cinayetleri araştırmaya koyulur.

Ryan ve Jess ilişkilerine bir yaz ara vermişlerdir. Jess 2in ikizlere hamile kalması tekrar birleşmelerine yol açar. Ryan ailesi babalık testi isterler. Yaz tatilinde Jess 'in tecavüze uğradığı anlaşılır.....

Yeni emekli olmuş bir dişçi olan Caroline (Fanny Ardant), halen en yakın arkadaşını kaybetmenin şokunu üzerinden atamamıştır. Kızları, onu Les Beaux Jours adında, emeklilerin dikiş, masa tenisi ve bilgisayar dersleri ile uğraştığı bir enstitüye gönderirler. Burada kendinden 20 yaş küçük Julien (Laurent Lafitte) ile tanışır ve emeklilik hayatını tepetaklak eden tutkulu bir ilişkiye başlar.

Dünyanın en iyi denizcisi olduğunu iddia eden Sinbad’ın tahtı, Temel Reis ve ona eşlik eden Safinaz ile Köftehor’un adaya gelişiyle sarsılır. Sinbad, Anka Kuşu’nun da yardımıyla, Temel Reis’i büyüklüğünü kanıtlaması için bir dizi düelloya davet eder.

It is a story of three veterans released from the army. During one night spent camping in the country they one by one wake up and meet three elvish brothers. Each of the veterans is given a magic item - one gets magic harp that provides him with servants by wish, other one endless pouch of gold and the last one owns magic hat that can create all the staff excluding money and people.

After his wife leaves him for another man, Jacques hires a housekeeper, Laura, to keep his Paris apartment in order. As he starts increasing her hours and spending more time with her on her days off, Jacques is torn between the pleasure of Laura's company, and the headache that such an intrusion brings to his new domain of singlehood.

Jin drives an illegal taxi for the Chinese Triads but dreams of becoming a DJ. Playing inspiring electro music in his car, he meets Naomi, a troubling escort who makes him her private chauffeur. Falling in love, they decide to leave together. But Jin will have to double-cross some very dangerous people...

Christin ve Antoine ‘nın evliliklerine Antoine’nın çiçekçi dükkanının işlerini kötü gitmesi ciddi darbe vurur. Antoine iş bulmak için bir Amerikan şirketine başvuru yapar ve ne olduysa ondan sonra olur. Christine bu duruma karşıdır ama Antoine işe başlamıştır bile. japonya’dan gelen iş kafilesindeki Kyoko ile olan samimiyeti istemese de Antoine zor duruma sokar. Evliliği bitme noktasına gelmiştir artık naptıysa kendini affettirememiştir Christine. sonunda arayı soğutup Kyoko’da kurtulmayı başarır ve ayrılığın verdiği soğuk havdan kurtulur… 400 darbenin devamı niteliğindeki Antoine Doinel serisinin evlilik, çocuk yapma ve ilk aldatmalar bölümünü oluşturan Truffaut filmi…

The charming Pascal, owner of a clothing store in Courchevel, and the chubby and scruffy Micky, disc jockey in a nearby club, are best of friends. Pascal accumulates women, much to the chagrin of Micky, who is consoled of his failures by listening to his friend talk about his successes. Viviane arises, ravishing and icy, but she's seasonal. Pascal, sincerely in love, seduces her and then leaves. This is a dire situation for Micky: Pascal is far away and the beauty is so kind to him. Complications arise once Pascal returns.

Farklı ailelerlerden, farklı hayatlardan gelen aynı kasabada yaşayan çocukların öyküsü

Yıl 1968. Antoine Doinel serisinin arsız baş kahramanı, askerlik görevinden men edilmiştir. Bir gün ansızın özel bir dedektifin yardımcısı olarak kendine pozisyon bulan Doinel, türlü maceralar ve romantik ilişkiler içinde koşturur durur.

A female wildlife photographer arrives on an East African reservation where a group of men trap wild animals for zoos and circuses.

David Amram'ın güçlü müziğinin ilk notalarından ve Bud'la (ilk rolündeki Warren Beaty) Deanie'nin (Natalie Wood) gürüldeyen bir şelalenin yanı başında bir arabanın içinde öpüştükleri ilk görüntülerden itibaren, Aşk Bahçesi, en başarılı Hollywood melodramlarının cazibesinin bir özeti gibidir. Toplumun baskıladığı tutkular (öykü 1928'de Kansas'ta geçer), her şiddetli renk, ses ve hareket patlamasında, yeri değiştirilmiş biçimde ifade bulur. Duyguların bastırılması bu filmin her anında mevcuttur, insanları korkunç, işlevsiz yönlere sürükleyen bir güçtür bu. Erkekler başarılı ve maço olmak zorundayken, kadınlar bekaretle fahişelik arasında seçim yapmak zorundadır. Tıpkı Barbara Loden'in unutulmaz biçimde canlandırdığı, Bud'un kalender, özgür kız kardeşi Ginny gibi.

Robert Tisdall sahilde karısının cesedini bularak polise haber verir. Polis, bu cinayetin kendisi tarafından işlendiğini düşünmektedir, çünkü maktül onun yağmurluğunun kemeri ile öldürülmüştür. O, yağmurluğunun çalındığını iddia etse de kimseyi inandıramaz. Üstelik karısından kendisine iyi bir miras da kalmıştır. Mahkemeye çıktığında, suçlu olduğunu düşünen avukatı da onu terketmiştir. Avukat, bu esnada polis müdürünün kızı Erica ile tanışır. Erica, Tisdall'in masum olduğuna inanmaktadır. Birlikte kaybolan yağmurluğu bulup onun masumiyetini polise kanıtlamak için sürükleyici bir maceranın içine girerler..

A deeply disturbed and epileptic young man benignly decides to murder other members of his dysfunctional family for altruistic reasons.

The Sheltering Sky (Çölde Çay), bir çiftin durgun ve umutsuz evliliklerini yeniden canlandırabilme umuduyla Kuzey Afrika’ya doğru yaptıkları egzotik bir yolculuğu anlatmaktadır. Kendilerini turist değil gezgin olarak tanıtan besteci Port (John Malkovich) ve oyun yazarı olan eşi Kit Moresby (Debra Winger), yakın arkadaşları George Tunner (Campbell Scott) ile birlikte İkinci Dünya Savaşı sonrasında Amerika’dan uzaklaşarak kaybolmuş ruhlarını Sahra Çölü’nde bulmayı arzulamaktadırlar. Fas, Cezayir ve Nijer’in çarpıcı manzarasını fon alan bu aşk hikayesinde, iki sevgilinin tensel yakınlığının bir dışavurumu olan çöl ile ilişkilerindeki karmaşıklığın dışavurumu olan şehirlerin labirentimsi yapısı içinde siz de kendi yalnızlığınızla tanışacak ve harikulade görüntülerle unutamayacağınız ruhsal bir yolculuğa çıkacaksınız.

Peter Weir'in hikayesiyle 1915 senesinde Avustralyalı iki arkadaşın paylaştığı dostluğu anlatan bu filmde Mel Gibson olağanüstü bir performans sergiliyor. Kıtaları ve okyanusları aşıp, piramitlere tırmanıp eski Mısır'ın topraklarından geçerek Gelibolu'da savaşmakta olan alaylarına katılırlar. İki arkadaşın kaderi, I.Dünya Savaşı'nda Avustralyalılara karşı Almanlar ve Türklerin yapmış olduğu bu savaşla şekilleniyor.