Antonio takes a hit on his head when he's out to buy a jar of mushrooms for his wife, and loses his memory. He reappears five years later unaware that time has passed.

In a small italian town everyone's waiting for the event of the year: the living chess game with a near town.

Vladimiro and Brunilde are grappling with the disappearance of Nando, the head of the family. The sad event brought together the human family of Luna, daughter of Nando, and the monstrous one of her husband Adalberto. Humans, vampires, witches, werewolves and ghosts will find themselves in the throes of a new monstrous marriage...

The Russian magnate Ivanov dreams about having The Popcorn, his favorite Italian musical band from the 80s in Saint Petersburg.

Başarılı ve toplumda saygı gören doktor Finnur'un ailesi beklenmedik bir gelişmeyle sarsılır. Finnur'un güzel kızı, Ottar adlı serseri bir suçluyla beraber olmaya başlamıştır. Finnur kızının ilişkisini ilk başta medeni bir baba olarak onaylamaz ancak işler çığrından çıkmaya başladığında Finnur da ailesini korumak için elindeki kozları kullanacaktır.

Wealthy sportsman James Haggin (Walter Pidgeon) lives on a Quebec estate called Wintapi. Émile Fornet (Émile Genest), handler of Haggin's hunting dogs, and Émile's wife Therese (Janette Bertrand), Haggin's cook and housekeeper, live in a separate house on the estate. To start a line of top show dogs, Haggin purchases the winner of the Montreal Kennel Club show, an Irish setter named Red.

During a vacation in the United States, the protagonist is seized by severe abdominal pain that forces him to return to Italy in a daring way and to be hospitalized urgently.

Ryo Saeba works the streets of Tokyo as the City Hunter. He's a "sweeper" and with his sidekick Kaori Makimura, he keeps the city clean. People hire the City Hunter to solve their dangerous problems, which he does with a Colt Python. When Ryo's not working on a case, he's working on getting the ladies, and Kaori must keep him in check with her trusty 10 kg hammer.

Three brothers pretend they're ghost hunters to inherit from their father.

Paolo ve Massimo son derece zıt kişiliklere sahip iki kardeştir. Biri parlak bir avukat, diğeri çocuk doktoru olan iki kardeş, eşleri çok iyi anlaşamasa da, yıllardır uydukları bir gelenekleri vardır. Her ay geleneksel restoranlarında, aileler bir araya gelir ve birlikte yemek yerler. Geleneksel buluşmada gündelik konuları ve gelişmeleri konuşurlar. Bu durum, bir gün çocuklarının başına trajik bir olay gelene dek sürer. Şimdi iki ailenin bir araya gelip gerçeklerle yüzleşmesi gerekecektir.

Pilot olan Jim ailesiyle beraber kendi uçaklarıyla tatilden dönerken FBI havaalanını basıp uçakta milyonlarca dolarlık kokain bulur. Jim bu illegal yükü ailesini geçindirmek için taşıdığı ve ticaret yanına bakmadığı için FBI, asıl kaynağı yakalamak için onunla işbirliği yapar. FBI’ın gözlemi altında Jim ve ailesi hayatlarına devam ederken yanlarındaki eve 70’li yılların en popüler arabalarından olan Pontiac GTO’nun tasarımcısı John DeLorean taşınır. Kendi adı altında tutku projesini gerçekleştirmek için yatırım arayan John, DeLorean marka arabasını üretmek için fabrikayı kurmayı başarsa da milyonlarca dolar borca batar. Uyuşturucu şebekesini ortaya çıkarmak için FBI ile çalışan Jim’in aklına harika bir fikir gelir: John’u da bu kirli işe karıştırarak daha da büyük bir olayı ortaya çıkarmak!

After a suicide attempt, depressed lawyer Diego decides to take up the mantle of good Samaritan by helping his loved ones fix the problems in their life, but ends up bringing only utter havoc.

A group of desperate men, unsatisfied by their lives, decides to attempt a heist to a postal armored truck guard.

Sadie geçmişte hem ailesinden şiddet görmüş bir kızdır. Kendisinde büyük bir travma yaratan olay yıllar geçtikçe daha fazla etkisini göstermektedir. Ne yapıp edip bunu çözmelidir. O da kendisi gibi şiddet gören ve cinsel istismara uğrayan kişileri pekte yasal olmayan yollarla kurtarır. Yaptığı davranış be kadar yasa dışı olsa da bir o kadar da faydalıdır. Bunun üzerine bir de kendi psikolojik sorunları eklenmiştir. Hepsiyle birlikte baş etmesi gerekiyor.

1968'de New York'taki bir yaş günü partisinde sürpriz bir konuk ve bol alkollü bir oyun, yedi eşcinsel arkadaşın gizlenen duygular ve gerçeklerle hesaplaşmasına yol açar.

Peter ve Kyle Reynolds iki kardeştir. Eksantrik anneleri Peter ve Kyle'ı babalarının onlar henüz küçükken öldüğüne inandırarak yetiştirir. İkili bunun bir yalan olduğunu keşfettiklerinde, gerçek babalarını bulmak için yola çıkarlar. Bu yolculukta babalarından çok anneleri hakkında muhtemelen öğrenmek istemeyecekleri şeyleri de öğrenirler. Owen Wilson ve Ed Helms ve J.K. Simmons'un başrollerini paylaştığı filmin yönetmenliğini Felekten Bir Gece serisinin görüntü yönetmeni Lawrence Sher üstleniyor. Bu Sher'in yönetmenlik yaptığı ilk film.

Ciro'nun cesedi Napoli Körfezi'nde yavaş yavaş batmaya başlıyor. Karanlığa daldıkça anılar ortaya çıkıyor. Tarih 1980, dünya titriyor ve binalar yıkılıyor. Bir bebeğin ağlama sesi bir molozun altından geliyor. On yıl sonra, aynı bebek Napoli sokaklarında hayatta kalan ve kendi yeraltı dünyasından yetişen genç bir çocuğa dönüşür. Hiç kimsenin olmayan bu amaçsız çocuk Ölümsüz Ciro Di Marzio olur.

Filmde, Wain'in okul hayatı, kariyeri, evlilik yaşantısı gibi hayatının birçok evresi gözler önüne seriliyor. 10 yaşına kadar ailesi tarafından okula gönderilmeyen ve sıktıntlı bir okul yaşamı geçiren Wain, West London School of Art'a girmesi ile hayatı değişir. Sanatı hayatının odağı haline getiren Wain, 23 yaşına geldiğinde kendisinden 10 yaş büyük olan Emily ile evlenir. Ancak çiftin mutlulukları uzun sürmez, evliliklerinin 3. yılında Emily meme kanserinden yaşamını yitirir. Eşini kaybetmesinin ardından kendisini çizimlerine veren Wain, takıntı haline getirdiği kedileri eserlerine yansıtmaya başlar.

16 yaşındaki Rick Stevens (Nat Wolff) ve aşık olduğu kız Nina Pennington (Selena Gomez) Nina, erkek arkadaşı Kevin'in (Austin Stowell) zorbalıklarıyla uğraşırken birlikte rock'n'roll temalı bir işe girişirler.

Charley Waite, Boss Spearman, 'Button' ve Mose Harrison geçmişlerinden kaçmaya çalışırlar ve sürülerini, kanunları doğanın koyduğu ve bir erkeğin sadece orada kendini özgür hissedebildiği açık araziye sürerler. Vahşi batının kanunlarıyla birbirine bağlı ve sadakat içindeki bu kovboylar, yaşamaya, gerçek değerleri ayakta tutmaya ve mümkün olduğunca şiddetten kaçmaya çalışırlar. Fakat zorbalığın ve korkunun hüküm sürdüğü bir sınır kasabası hayatlarını değiştirir, yeniden hareketli günlere dönmek zorunda kalırlar.Tüm bu kargaşanın içinde, daima yalnız olan Charley'nin hayatında, tüm kalbini ve ruhunu etkileyen, cesur bir kadın olan Sue Barlow'la tanışınca hiç beklenmedik bir dönüş olur. Bu cesur adamlar kasabadaki zorbalara karşı bir savaşa girişince, kendi içlerindeki şeytana karşı da direnmek zorunda kalırlar.