Jean ve Juliette farklı karakterde olan yeni evlenmiş bir çifttir. Jean'ın maceraperest karakterine karşılık, Juliette kent yaşamının olanaklarına sahip olmayı arzulayan yerleşik bir tiptir. Ama yeni evliler Jean'ın isteği üzerine L'atalante adlı bir gemide yaşamaya başlarlar. Gemide onlar dışında Jules Baba isimli hayli eksantrik bir kaptan ve tuhaf görünümlü yardımcısı da yaşamaktadır. Juliette gün geçtikçe gemideki yaşamdan sıkılır. Ancak ne olursa olsun aralarındaki aşk Jean'ı terketmesini engellemektedir.

Dedektif Harry Callahan bir içki dükkanındaki rehineyi kendi sistemiyle kurtarınca, masa arkası görevine alınır. Fakat bu durum uzun sürmez. People's Revolutionary Strike Force adlı bir terörist grubun şehri birbirine katması, Harry'i iş başına çağırır. İstedikleri yerine gelmediği takdirde, San Francisco'nun yarısını havaya uçaracaklarını söyleyen eylemcilere karşı Harry yine bildiği yöntemlerle çalışacaktır.

Birbirlerine ve kızlarına yabancılaşmış olan Georg ve eşi Anna, anne babasının ilgisizliği yüzünden ilgi çekmek için kör taklidi yapmaya başlayan Eva'nın içinde bulunduğu durumu görünce yaşadıkları hayatın sıradanlığını ve anlamsızlığını fark eder. Her gün birbirinin aynı olan yaşamlarından kurtulmaya karar veren Georg ve Anna, tatile çıkacaklarını söyleyip kendilerini eve kapatırlar. Planları, önce bütün eşyalarını, anılarını yok edip ardından anlamsız hayatlarından ebediyen kurtulmaktır.

It's the end of the century at a corner of the city in a building riddled with crime - Everyone in the building has turned into zombies. After Jenny's boyfriend is killed in a zombie attack, she faces the challenge of surviving in the face of adversity. In order to stay alive, she struggles with Andy to flee danger.

Retired wealthy sea captain Jim McKay arrives in the Old West, where he becomes embroiled in a feud between his future father-in-law, Major Terrill, and the rough and lawless Hannasseys over a valuable patch of land.

Bu film, Aziz Matyas İncil’inde anlatıldığı biçimiyle, İsa’nın doğumundan yeniden dirilişine kadar yaşamını aktarırken, yarı-belgesel bir biçimde Hıristiyanlığın ilk günlerini yeniden canlandırır. Dolaylı olarak da Marksist diyalektik ve Hıristiyan mitosu arasındaki ilişkiyi inceler. Pasolini kimseyi yargılamadan konuya bir belgesel tazeliği ve tarafsızlığıyla yaklaşır,

The Gestapo forces con man Victorio Bardone to impersonate a dead partisan general in order to extract information from his fellow inmates.

Three generations of women who seek to murder their husbands share a solidarity for one another which brings about three copy-cat drownings.

1931'de Paris'te Anais Nin (Maria de Medeiros), Henry Miller (Fred Ward)ve eşi June (Uma Thurman) ile tanışıyor. İkisinden de etkilenen Nin, kocası Hugo (Richard E.Grant), Henry ve başkalarıyla cinselliğini keşfediyor. June, Paris ve New York arasında iş gezileri yaparken Henry de bir kitap yazıyor. Hugo ve Nin kitabı finanse ediyorlar ama June Henry'nin nin'e karşı olan davranışlarından rahatsızlık duyuyor. Nin ve Henry de yazma stilleri konusunda devamlı kavga ediyorlar.

Happy and accomplished, Ellias becomes the new artistic director of a famous French Haute Couture house. When he learns that his father, whom he has not seen for many years, has just died of a heart attack, Ellias goes to Quebec to settle the estate. The young creator will discover that he has inherited much worse than his father's fragile heart.

A young girl living in the French countryside suffers constant indignities at the hand of alcoholism and her fellow man.

Japonya'da babasıyla yaşayan genç kız hayatından oldukça memnundur. Buna karşın çevresindeki herkes onu evlendirmek istemektedir. Babasından ayrılmak istemeyen genç kız baskılar yüzünden zor zamanlar geçirir...

Henüz 22 yaşında olan Nana, aktris olma hayalleriyle evliliğini ve çocuğunu bırakır. Fakat güzel Nana için işler hiç de yolunda gitmez. Bu başladığı yeni hayatında kendini bir anda sokaklarda fahişelik yaparken bulur. Sonuç ise kamera hareketleri, kurgusu, ses ve müzik kullanımı, diyalogları ile Godard'ın eteğinde ne varsa döktüğü şiirsel bir başyapıt. Bir düş(üş)ün hikayesi...

Kör düğüm olmuş bir aşk üçgeni, Bekir, Uğur ve Zagor. Bekir Uğur'a, Uğur Zagor'a, Zagor da serseriliğe aşıktır. Karşılığını bulamayan kalplere tutkun bu üç insanın yolu, tutkunun beslediği bir kaderle birbirine bağlanır. Uğur, Zagor'un hapisten çıktığı gece, mahallede işlenen bir cinayetin ardından ortadan kaybolur. Bu kayboluş, ilk başta Bekir'in umutsuz aşkından kurtulması için bir umut olsa da aylar sonra Zagor'un İzmir'de işlediği bir cinayet sonrası hapse girmesinin ardından Uğur'un mahalleye dönmesi ile Bekir için yıllar sürecek amansız bir kovalamaca başlayacaktır. Aşkının peşinde, kendini hiçe sayarak sürecek bu kovalamaca ile gururunu, benliğini, bütün kişiliğini yitirse de, bir tek şeyi, aşkın masumiyetini yitirmez.

A newsman works with a blind puzzle-solver to uncover a deadly conspiracy linked to a genetic research facility.

In 1700s Austria, a witch-hunter's apprentice has doubts about the righteousness of witch-hunting when he witnesses the brutality, the injustice, the falsehood, the torture and the arbitrary killing that go with the job.

When Eve, an interior designer, is deserted by her husband of many years, Arthur, the emotionally glacial relationships of the three grown-up daughters are laid bare. Twisted by jealousy, insecurity and resentment, Renata, a successful writer; Joey, a woman crippled by indecision; and Flyn, a budding actress; struggle to communicate for the sake of their shattered mother. But when their father unexpectedly falls for another woman, his decision to remarry sets in motion a terrible twist of fate…

After World War I, Armistice Lloyd Hart goes back to practice law, former saloon keeper George Hally turns to bootlegging, and out-of-work Eddie Bartlett becomes a cab driver. Eddie builds a fleet of cabs through delivery of bootleg liquor and hires Lloyd as his lawyer. George becomes Eddie's partner and the rackets flourish until love and rivalry interfere.

In 1932, a cop is killed and Frank Wiecek sentenced to life. Eleven years later, a newspaper ad by Frank's mother leads Chicago reporter P.J. O'Neal to look into the case. For some time, O'Neal continues to believe Frank guilty. But when he starts to change his mind, he meets increased resistance from authorities unwilling to be proved wrong.

Jean Monier, karısını öldürmekle suçlanan Nicolas Milik'i savunmak üzere atanan hayal kırıklığına uğramış bir avukattır. Her şey onun suçluluğuna işaret ederken, Monier masumiyetine ikna olmuş bir şekilde davayı üstlenir.