Aksiyon filmlerinin hızlı oyuncusu Jackie Chan, bu filmde cephe genişletecek. Mafya, rüşvetçi polislerden oluşan bir çete ve bir Hollywood yıldızının da içinde olduğu ilişkiler yumağında her an çoğalan düşmanlarla mücadele edecek. Her Jackie Chan filmi gibi çok hızlı, çok hareketli ve yer yer esprili bir film

Destinies intertwined for two antithetical people who meet during a trip to India, where lots of misunderstandings and funny situations will take place.

Pembe Panter elması bir kez daha çalınır ve tüm ciddiyetine ve iyi niyetine rağmen polis teşkilatının en sakar ve en beceriksiz elemanı olan Müfettiş Clouseau tekrar göreve çağrılır ancak Müfettiş Clouseau’nun uçağı görev yerine giderken kaybolur ve kahramanımızla tüm irtibat kesilir.

Darkman and Durant return and they hate each other as much as ever. This time, Durant has plans to take over the city's drug trade using high-tech weaponry. Darkman must step in and try to stop Durant once and for all.

2012 Sundance Film Festivali’nin açılış gecesi filmi olarak seçilen Hello I Must Be Going’de Melanie Lynskey, anne babasının Connecticut’taki evine sığınan yeni boşanmış Amy’i canlandırıyor. Geleceği konusunda kararsız olan Amy ile 19 yaşındaki bir oyuncu arasında ilişki başlar. Bu ilişki sayesinde Amy’nin hayata olan tutkusu artar ve onda yıllardır farkında olmadığı bir amaç hissi uyandırır. Hello I Must Be Going cinsellik, mizah ve duygusal dürüstlükle harmanlanmış modern ve sıra dışı bir aşk hikayesini anlatıyor.

Aziz Simeon Stylites'in oğlu Simón; 6 yıl, 6 ay ve 6 gün boyunca çölün ortasında bulunan sekiz metrelik bir sütunun üzerinde yaşayarak saf bir inanan haline gelebilmek için Tanrı'ya dua edip çile doldurmuştur. Zaman geldiğinde, yakınlardaki bir manastırdan gelen rahipler cemaati ile Simón'un mucizelerine ve azizliğine gönülden inanan fakir bir köylü kalabalığı onu selamlamak üzere çöle gelir. Keşişler tarafından kendisine rahiplik teklif edilen Simón, bu mertebe için değersiz olduğunu düşündüğünden bunu reddeder. Aynı anda Tanrı ile arasına hiçbir şeyin girmemesi gerektiğini düşündüğünden annesi ile vedalaşır ve rahiplerin önerdiği yeni bir sütuna çıkarak yeni bir çile dönemine girer. Bu sırada kendisinden şefaat dileyen elleri kesik bir adam için dua edip bir mucize gerçekleşir ve ona ellerini geri verir. Aslında ondan mucize bekleyen kalabalık bu durumdan etkilenmez ve hep birlikte çölden ayrılıp Simón'u ve onun tırmandığı sütunun dibinde yaşamaya karar veren annesini yalnız bırakır

Philo (Clint Eastwood) arabasını tamir ettirmek isterken kendisini mafyanın da bulaştığı dövüşlerde bulur...

Yakın bir gelecekte her şey klonlanmaktadır, sebzeler, meyveler, hayvanlar, vs.. kısacası insanın aklına gelebilecek her canlı. Yalnızca insanların klonlanması yasal değildir ve yasaktır. Bir havayolu şirketinde helikopter pilotu olarak çalışan Adam Gibson bu yasağın delindiğini akşam evine geldiğinde acı bir şekilde öğrenir. Kötü niyetli kişilerin kontrolündeki bir şirket, onun klonunu gerçekleştirmiş ve yerine geçirmiştir. Şimdi onu öldürerek bazı ipuçlarını yok etmek için peşindedir. Ailesinden koparılan ve kendisine tıpatıp benzeyen klonun başına açacağı dertlerden kurtulmaya çalışan Adam, zamana karşı verdiği mücadelede hem kimliğini yeniden kazanmak, hem de bu korkunç şirketin önemli kişileri kopyalayarak dünyayı ele geçirme planlarını durdurmak zorundadır.

West Virginia'nın küçük bir kasabasında Cadılar Bayramı'nda efsanevi Mountain Man Festivali düzenlenmektedir. Kostümlü festivale katılanlar müzik ve eğlenceyle dolu bir gece geçirirler. Ama doğuştan yamyam olan ve ormanda yaşayan bir aile festivale gelmiş olan bir grup üniversite öğrencisini gözüne kestirince eğlenceyi sonlandırırlar.

While visiting Universal Studios in Hollywood along with their respective families, two Italian tourists get on a real time machine and got lost in time. Professor Mortimer effort to rescue them result in trips through various ages of ancient Italy.

When Marie St. Clair believes she has been jilted by her artist fiance Jean, she decides to leave for Paris on her own. After spending a year in the city as a mistress of the wealthy Pierre Revel, she is reunited with Jean by chance. This leaves her with the choice between a glamorous life in Paris, and the true love she left behind.

Dedektif Frank Bullitt'in yeni görevi oldukça basit görünmektedir. Haftasonu süresince önemli bir davanın tanığı olan bir yıldızı korumak. Ama daha gece bitmeden tanık vücudundaki tabanca mermileriyle yere yıkılmış ve ölü yatmaktadır; aklı başında ve seri polis Bullitt ise onu vuranlar ve yöneticilerini yere serene kadar dinlenmeyecektir.

Phoenix polisi Ben Shockley, Las Vegas'tan bir tanığı nakletmekle görevlendirilince terk edilmiş biri olma yolunda ilerlemektedir. Tanığın, mafya bağları olan kavgacı bir fahişe olduğu ve üst düzey bir kişiyle ilgili suçlayıcı bilgiler olduğu ortaya çıkar.

1971 yılında ilk defa seyirci karşısına çıkan Sabata Dönüyor filmi, Amerika Birleşik Devletleri’ne aittir. Vahşi Batı filmleri kategorisinde yer alan Sabata Dönüyor filminin yönetmen koltuğunda Gianfranco Parolini oturmaktadır. Sabata Dönüyor filminin baştol oyuncuları ise şu şekilde sıralanmaktadır; Lee Van Cleef , Reiner Schöne , Giampiero Albertini. Zalim bir adam, kasaba halkını yalanlarıyla kandırarak para toplamaktadır. Üstelik bunu yaparken de insanlara boş vaatlerde bulunmaktadır.

1960'lı yıllar... Yuddy kadınları baştan çıkaran ve suçluluk duymadan terk eden, Hong Kong'lu yakışıklı bir çapkındır. Onu büyüten kadının annesi olmadığını öğrendiği sırada gözünü güzel bir tezgâhtar kıza dikmiştir.

In the not too distant future, where by far the most precious commodity in the galaxy is water. The last surviving water planet was somehow removed to the unreachable centre of the galaxy at the end of the galactic trade wars. The galaxy is ruled by an evil emperor presiding over a trade oligarchy that controls all mining and sale of ice from asteroids and comets.

Masaki Kobayashi'nin İnsan Manzaraları serisinin 3. ve son filminde savaş karşıtı Kaji'nin (Tatsuya Nakadai), birliğinin Kızıl Ordu tarafından yok edilmesinin ardından eşi Michiko'ya (Michiyo Aratama) ulaşabilmek için verdiği büyük mücadele konu ediliyor. Yol boyunca birçok asker ve siville yolu kesişen Kaji, bütün zorlu koşullara rağmen inancını kaybetmemek için olağanüstü bir çaba gösterecektir.

Viridiana, (Silvia Pinal) bir rahibe okulundan mezun olmak üzere olan genç bir kızdır. Bir gün, yıllar önce ölen teyzesinin yaşlı kocası Don Jaime (Fernando Rey) tarafından onun çiftliğine davet edilir. Viridiana, yıllar boyunca okulunun parasını ödemek dışında onunla hiç ilgilenmeyen ve yaşayan tek akrabası olan Don Jaime'nin yanına gitmek istemese de baş rahibenin ısrarı ile onu ziyarete gider. Don Jaime, henüz evlendiği gece onunla birlikte olmadan ölen karısına çok benzeyen Viridiana'yı arzular ve onunla evlenmek ister. Bu isteğini ona açtığında genç kızın sert tepkisi ile karşılaşır.

Yok edilemez psikopat katil Jason voorhes in yolu bu kez Newyork şehrine düşüyor ve şehri baştan aşağıya kana buluyor.Mezardan şaşırtıcı bir biçimde çıkışı ile Jason bu kez son yolculuğunu bir gemi le Manhattan'a doğru yapar.Dehşete kapılan kurbanlarından biri kendini,Jason ile son kez karşılaşacağı Manhattan metrosunun kabus dolu karanlıklarında bulur.

Marcel ve ailesi her yaz Provence'daki (Fransa) evlerine tatile giderler. Marcel bu bölgedeki tepeleri çok sever. Evlerine varmak için 5 mil yürümeleri gerekmektedir. Babası öğretmendir. Marcel bu tatillerin birinde çok güzel bir kız olan Isabelle ile tanışır.