Havacılık Fuarı sırasındaki bir gösteri uçuşunda gözden kaybolan Mirage 2000 modeli uçağın terörist saldırı yapmak amacıyla kaçırıldığı ortaya çıkar. Arama ile görevlendirilen askerler (Sébastien 'Fahrenheit' Vallois ve Antoine “Walk’n” Marchelli) uçağın yerini tespit ederler fakat Mirage 2000 savaş konumuna geçer. Askerlere geri dönmeleri emredilir ama çok geçtir. Tehlike dolu bir macera başlar.

Rennes'de Kelt Tarihi okuyan genç arkeoloji öğrencisi Chloe, Broceliande ormanlarında keşfedilen önemli bir mezar sitesindeki kazılarda çalışmaktadır. Bir süre sonra Chole, yapılan kazılara katılmakta ısrar eden esrarengiz bir genç adamla tanışır. Bu sırada ekip, yapılan kazılar sırasında açıklayamadıkları br takım garip olaylarla karşılaşmaktadır. Bu olaylara üniversitenin bahçesinde esrarengiz bir yaratık tarafından vahşice öldürülen bir adam da eklenince, dehşet dolu bir labirentin dehlizlerindeki korku dolu macera başlar.

Paris’in seçkin dolandırıcılarından Cash, Fransız Riviera’sında büyük bir elmas soygunu gerçekleştirmek istemektedir. Öldürülen kardeşinin katilini de bulmak isteyen Cash’in planlarına dolandırıcılık konusunda uzmanlaşmış düzenbaz Maxime ve polis şefi Julia da girince işler karışır. Senaryo yazarlığından gelme yönetmen Eric Besnard imzalı Cash, yüksek tempolu bir soygun filmi olarak karşımıza çıkıyor. Bu film akıl durdurucu dolandırıcılık dizisini gözler önüne seriyor.99 Francs filminin basrol oyuncusu Jean Dujardin’i Cash rolunde izlerken, Maxime rolunde de buyuk oyuncu Jean Reno’yu izliyoruz.

Karaiplerin ücra köşesindeki bir adaya gömülmüş bir hazine; kana susamış ve gemisi olmayan, tahta bacaklı bir korsan; şehvetli, mutsuz ama bir gemisi olan barones; hatıralarına kazınmış bir hazine haritası olan ama bir türlü hatırlayamayan korkusuz, hayalperest, genç bir adam; unutulmuş hatıralar konusunda uzman olan sarhoş bir doktor. Ve 1700'lü yılların bir sabahında hepsi gelecekleri için Treasure Island'ın tehlikeli kıyılarına doğru denize açılırlar.

Soygun suçundan hapiste olan Franck Adrien, kendisi içerideyken karısının maddi sıkıntı çektiğini öğrenir.Artık tek çaresi kalmıştır hapisten kaçmak...

Zeytin; 1982 yılında, İsrail-Lübnan savaşı sırasında geçiyor: İsrailli savaş pilotu Yoni, düşmeye başlayan uçağından paraşütle atlar ve Beyrut´ta bir Filistin mülteci kampının ortasına düşer ve macera bundan sonra başlar... Heyecanlı, senaryo ve kurgu olarak başarılı; makul süresi içerisinde başı-sonu belli olan ve yaklaşık 2 saat süreyle izleyeni ekrana bağlayan bir yapım...Verdiği mesaj da gayet açık ve net; karşılıklı düşman bile olunsa; önyargılar gözardı edilirerek birbirlerine şans verildiği zaman herkes dost olabilir. Senaryoda bazı mantık hataları vardı ama onlar da artık görmezden gelinmeli

Woody Allen hayranı bir kadının hikayesi... Woody Allen takıntılı bir eczacı olan Alice, Allen’ın tüm filmleri ezbere bildiği yetmezmiş gibi yönetmenin kendisini de kafaya takmış haldedir. Üstelik onu seven ama ilişki konusunda şüpheleri olan bir de erkek arkadaşı vardır.

Çok iyi bir nişancı olan Vincent, beklentilerin aksine polis harekat birliğine katılmayı reddeden bir silah eğitmenidir. 22 yaşındaki genç nişancı, teşkilatın yozlaşmış üyelerinden biri olan Milo ile tanışır ve kendisini tehlikeli bir girdabın içinde bulur. Vincent, vaftiz babası Chavez’in de içinde olduğu ve iki tarafın da polis olduğu bu kavgada uğruna savaştığı değerleri sorgulayacaktır. Kapana kısılmış olan Vincent’ın içindeki acımasız tarafı açığa çıkarmaktan başka şansı kalmaz.

Charlie Maréchal, 200 senedir ailesinin işlettiği ve son dönemde iflas tehlikesiyle karşı karşıya olan üzüm bağınının işletmesini babasından devralmak durumunda kalır. Şarap yapım süreciyle ilgili çok az deneyime sahip olan Charlie, tüm riskleri göze alıp terk edilmiş eski yöntemlerle teknolojiyi birleştirmeye karar verir.

Birbirine bağlanan üç hikâyede yönetmen, ilk olarak kaza geçiren genç bir sörfçüye, gencin hastanedeki anne-babasına ve son olarak da hayatta kalmak için kalp nakline ihtiyaç duyan bir anneye odaklanıyor. Venedik Film Festivali’nin Ufuklar bölümünde dünya prömiyerini yapan film yaşamın belirsizliği, beden ve tesadüfleri son derece dokunaklı ve hümanist bir gözle ele alıyor.

Yazın bu güzel, aydınlık ilk gününde Claire Darling, tüm mülkünden kurtulmaya karar verdi. Muhteşem bir garaj satışı için en sevdiği eşyaları ön bahçesine koydu. Meraklı seyirciler ve komşular, gülünç derecede düşük fiyatlı antikalar için savaşırken, her nesne Claire Darling'in trajik ve gösterişli hayatından flaşları yeniden canlandırıyor. Claire'in ayrı yaşadığı kızı Marie Darling, çocukluk arkadaşları tarafından uyarılır ve bu satışı durdurmak ve annesinin eksantrik kararının arkasındaki nedenleri ortaya çıkarmak için aile konağına geri dönmek zorunda kalır.

Futbol dünyasının en tanınmış teknik direktörü öldürülüp, Pembe Panter isimli şöhretli mücevherin süslediği yüzüğü kayıplara karıştığında yer yerinden oynar. Fransızlar olayı çözmek için en ünlü dedektiflerini görevlendirmek isterlerse de, bir karışıklık sonucu esrarı çözme –ya da olayları daha da zora sokma- işi Müfettiş Jacques Clouseau’ya kalır.

Cinsel yaşamlarının gizli yönlerini ortaya çıkarmak üzerine altı çift, altı farklı fantezi ile mutluluğu yeniden keşfe çıkarlar. Roleplay, teşhircilik ve hatta cinsel perhiz gibi farklı arayışları ele alan altı farklı hikaye Fanteziler’de bir araya geliyor.