Genç bir kadın Paris’e yerleşmeye karar verir ve burada zengin insanların yaşadığı bir semtteki, daha çok civarındaki tiyatrolara hizmet veren bir barda garson olarak çalışmaya başlar. Burada bir piyano virtüözüyle, ünlü bir aktrisle ve büyük bir sanat kolleksiyoneriyle tanışır. Bu sayede çocukluğundan beri büyükannesinin bahsedip durduğu “lüks hayatla” da tanışacaktır.

Son derece sevimli ama bir o kadar da uyanık bir kız olan Irène, büyük bir otelde garson olarak çalışan Jean'ın, bir yanlış anlama sonucu milyarder olduğunu sanar. Fakat utangaç ve kendi halinde bir insan olan Jean'ın, Irène'nin kendisini sandığı kişi ile yakından uzaktan ilgisi yoktur. Zaten Irène de, Jean'ın garson olduğunu öğrenir öğrenmez ondan kaçar. Fakat artık Jean'ın Irène'yi bırakmaya niyeti yoktur; aşık olmuştur. Peşinden onu takip ederek Fransa sahillerine kadar gider. Artık beş parasızdır ama Irène'yi kaybetmemeye de son derece kararlıdır. Bunun için tıpkı Irène'nin istediği ve yaşadığı gibi yaşamaya başlar. Jean, hiç alışık olmadığı bu yeni dünyaya Irène'nin tavsiyeleri ile adım attıkça ikili her geçen gün birbirlerine daha da yakınlaşacaktır * Amelie ile sinema tarihinde unutulmaz bir karakter yaratan Audrey Tautou, yine sevimli bir komediyle karşımıza geliyor.

Bu hikaye, hasta ve ölebileceğini düşünen bir Parisliyi anlatıyor. İçinde bulunduğu durum, çevresindeki insanlara yeni ve farklı bir gözle bakmasına neden oluyor. Kendi ölümünü düşünmek, kendi hayatına, başka insanların hayatlarına ve bütün şehir hayatına birdenbire yeni bir anlam katıyor. Meyve ve sebze satıcıları, fırına koşan bir kadın, işci, dansçı, mühendis, evsiz adam, üniversite profesörü, model, Kamerunlu yasa dışı bir göçmen… Bütün bu birbirinden farklı kişiler bu şehirde ve bu filmde bir araya geldi. Bu kişileri özel kılacak bir şeyin olmadığını düşünebilirsiniz, fakat her birinin birbirinden farklı hayatları var. Onların problemleri size önemsiz gelebilir, ama onlar için bu problemler dünyanın en önemli şeyi.

Birbirinin zıttı iki genç adamı konu alan, Fransız yapımı romantik bir komedi filmi. Michel (Clovis Cornillac) ve Vincent (Manu Payet) çocukluk arkadaşlarıdır.Michel, hayatının aşkını bekleyen umutsuz bir romantiktir. Diğer yanda Vincent, kadınlar mevzubahis olduğunda cinsellikten başka bir şey düşünmeyen bir zamparadır. Bir gün Angele ve Nathalie ile tanışırlar. Bu kadınlar, kendi yöntemleriyle ikilinin aşka bakış açısını tamamıyla değiştireceklerdir.

Tarihin en büyük komutanlarından birisi olan Büyük İskender çok kısa bir sürede Pers İmparatorluğunu yıkarak Makedon krallığını uçsuz bucaksız sınırlara kavuşturacaktır. Bunu yaparken sevgilisi ve veziri Hephaestin'un yardımını görecektir. Filmde İskender'in aşk, hırs ve savaşları anlatılıyor.

1977 Fransız yapımı filmin, modern uyarlamasında Vincent Cassel başrolde yer alıyor. Yeni boşanan 44 yaşındaki Pierre, genç kızı, yakın arkadaşı Jacques ve onun kızı Francois ile tatile çıkar. Saint Tropez’de gittikleri bir partide, Pierre ve genç Francois yakınlaşır. Pierre, bunun yanlış olduğunu düşünerek bitirmek istese de Francois, takıntılı bir biçimde ilişkiyi sürdürmek, hatta babasına anlatmak ister. Sonunda anlatır da; fakat Pierre olduğunu söylemez. Jacques ise dostu Pierre’ye durumu anlatarak, kızını baştan çıkaran bu orta yaşlı adamın kim olduğunu bulmak istediğini söyler.

Genç felsefe öğretmeni Clement, yeni geldiği küçük şehirde kuaför Jennifer'la tanışır.Kültürel farklılıklar yüzünden bu ilişkiyi yürütmek hiç kolay olmayacaktır.