Amerikalı gazeteci Olivia Watkins, Türkiye'de yaşayan kız kardeşi Marla tarafından acil olarak İstanbul'a çağırılır ve Olivia'nın kardeşinin yanına vardığı o gece Marla esrarengiz bir şekilde hayatını kaybeder. Bu olay gizemlerle örülü bir hikayenin başlaması anlamına gelmektedir.

Geçmişi karanlık küçük bir köye, kendi geçmişini sorgulayan yabancı bir adamın gelmesiyle tuhaf olaylar zinciri başlar.

Birbirini tanımayan üç kişi sırayla bir odaya getirilirler. Neden burada olduklarını bilmiyorlardır. Fakat hepsinin gizlediği bir şeyler vardır. Birbirlerine yaptıkları baskılar sonucu gerçekleri itiraf etmek zorunda kalırlar. Yavaş yavaş oda, üçü için dayanılmaz bir hal alır. Ama gidebilecekleri hiçbir yer yoktur.

Film, Sadık adında bir adam üzerinden, gerçekten iyi bir insan olmanın anlamı sorgulanıyor. Sadık, insan kaçakçıları ve katillerin dünyasında adalet arayan bir adamdır. Ancak bu süreçte o, iyilik ve kötülük arasındaki çizginin bulanıklaştığını fark eder.

“Kahraman olmak için yola çıkmak, evi terketmek gerekir” der Gökdemir İhsan. Masal bir kahramanın yolculuğunu, bu yolculukta karşılaşılan dostları ve düşmanları, aşılan engelleri, zorlu, korkutucu mücadeleleri ve elde edilen hikmeti anlatır. Belki de Joseph Campbell’ın işaret ettiği gibi aslında bu tüm insanlığın yolculuğudur. Anadolu Masalları, yüzlerce yıldır anlatılan anonim masallardan ortaya çıkan kolaj bir masal üzerinden hareketle, masal anlatıcılarının, uzmanların ve akademisyenlerin rehberliğinde, bir kadim anlatım olan masalların ve bu formun hikmetinin peşindeki bir arayışın hikayesini anlatır.