İkinci Dünya Savaşı’nda yaşanan gerçek olaylardan uyarlanan yapımda, 9 Nisan 1940’ta Alman savaş aracı, Norveç’in başkenti Oslo’ya girer. Norveç Kralı, tarihi değiştirecek bir kararın eşiğine gelir.

Uzun zaman önce Kral'ın tek kızı, Noel Yıldızı'nı bulmak isterken ortadan kaybolur. Bu duruma dayanamayan kraliçe üzüntüden ölür. Kral da Noel Yıldızı'nı lanetler ve krallığın üzeri karanlıkla örtülür. Efsaneye göre Kral, Noel Yıldızı'nı bulduğu takdirde kızı geri dönecektir. Bu Noel, Kral'ın Noel Yıldızı'nı bulmak için son umududur. Tam da bu sırada 12 yaşındaki Sonja kendisini zorla alıkoyan hırsızlarla birlikte Kral'ın ülkesine ayak basar. Hırsızların elinden kaçan Sonja, çareyi Kral'ın sarayına sığınmakta bulur.

Josef Terboven’in Sonja’ya karşı olan bu ilgisi ve yakınlığını fark eden İsveç İstihbarat servisi ise oyunculuk yeteneklerinden dolayı Sonja’yı bir casus olarak alıp Nazi subayı ile olan yakınlığını kullanarak bilgi kaçırmasını ve ajanlık yapmasını isterler. Sonja’nın ününden dolayı hem İsveç’te hem de Almanya’da bir çok önemli şahsiyeti tanımasından ve bir çok dili konuşabilmesinden dolayı da Josef Terboven, Sonya’yı, İsveç’e karşı casus olarak kullanır. İkinci dünya savaşının ortasında çifte ajanlık yapan Sonya için işler git gide zorlaşır ve karmaşıklaşır.

Açılışla birlikte kral ve kraliçe zehirlenir. Ardından Per ve Pal kardeşler şüpheli olarak tutuklanır. Küçük kardeş Espen (Kül Oğlan) ve prenses Kristin saf altından yapıldığı söylenen efsanevi Soria Moria kalesini bulmak için işe koyulur. Soria Moria'da, Yaşam Suyu içeren bir kuyu vardır. Kristin'in ebeveynlerini tedavi edebilecek tek şey bu kuyudur. Ancak bazı kötü niyetli Danimarkalılar da kaleyi bulmak için arayış içerisindedir. Espen ve Kristin başarısız olursa kardeşler, krallık ve belki de tüm dünyanın sonu gelecektir.