Bir petrol firmasının multimilyoner sahibi Happer (Burt Lancaster), Mac (Peter Riegert) adlı genci İskoçya’ya rafineri kurması amacıyla gönderir. Ancak bu rafineriyi kurabilmesi için küçük Ferness kasabasının tamamını almak zorundadır. İşin ilginç tarafı ise, köy sakinleri yaşadıkları yeri elden çıkarmaya dünden razıdır. Satır aralarında, dünyadaki her yerde ve tüm halklar üzerinde inisiyatif kullanabilme hakları olduğunu varsayan Amerikan davranış biçimini "ti"ye alan film, yönetmen Forsyth’e festivallarde pek çok ödül kazandırdı.

Film Shakespeare uyarlamalarından birisidir.Genç aşıklar Hero (Kate Beckinsale) ve Claudio(Robert Sean Leonard) bir hafta içinde evlenmek üzeredirler. Ama Hero'yu elde etmek isteyen başka bir adamın bir dizi komplosu sonucunda Hero ölmüş gibi gösteriliyor. Asker olan Claudio ve onun asker arkadaşları bu komplonun iç yüzünü ortaya çıkarmaya çalışırlarken ortalık bayağı bir karışıyor. Aslında hiçbir şey için bayağı bir gümbürtü kopartılmıştır?

Janet ve Ursula Widdington sakin bir kıyı kasabasında yaşayan iki kardeştir. Büyük bir fırtınanın sabahında uyandıklarında, kıyıya vurmuş, yaralı bir genç adam Andrea ile karşılaşırlar. Bu genç adam Ursula'nın içindeki özlem duygusunu ve Janet'in içindeki annelik içgüdülerini uyandırırken, savaş zamanını yaşayan kasaba halkı tarafından korku ve şüphe ile karşılanır.

Bir prensesin gerçek hikayesi... İngiltere'de eğitim alan bir prenses, ailesinin hüküm sürdüğü adanın Amerika'lılara karşı olan özgür mücadesinde yer almak için adaya geri döner. Burada ölümlerin acısını içinde taşıyarak, hem özgürlük mücadelesi verecek hem de aşk yaşayacaktır.

Amerikan edebiyatının unutulmaz isimlerinden olan Edgar Allan Poe, bir seri katilin peşinde polis ve özel dedektiflerle iş birliğine girer. Zira bu seri katilin işlediği cinayetler Poe hikayelerinin de izinden gitmektedir. Baltimor kasabasından gelen genç dedektif Fields ve yazar Poe bu sıra dışı katilin peşine düşerler ve kıyasıya bir kedi-fare oyunu başlar. Öte yandan yazarın sevgilisi Emily Hamilton katilin birincil hedefi haline geldiğinde işler iyice kızışacaktır...

Dük Frederick, ağabeyi büyük Dük’ün mevkiini ve dükalığını gaspederek onu Arden Ormanına sürgün eder. Büyük Dük’ün kızı Rosalind’i ise kendi kızına eşlik etmesi için sarayda tutar. Celia ve Rosalind Orlando isimli yakışıklı bir gencin sarayın yenilmez dövüşçüsü Charles ile dövüşeceğini öğrenir. Orlando’nun bu dövüşten galip çıkmasıyla Rosalind ona gönlünü kaptırır. Abisi tarafından hakları gasp edilen Orlando, abisinin kendisini öldürme planından haberdar olunca Arden ormanına kaçar. Bu arada, Rosalind’ de amcasının gazabına uğrayarak sürgün edilir. Rosalind, Celia ve sarayın soytarısı Touchstone beraber saraydan firar ederek Arden Ormanına kaçarlar ve macera başlar.

Çocuklarını kaybetmiş bir çiftin araları bozulmuş ve eski günlerine dönebilmek için daha öncede güzel günler geçirdikleri bir adaya gelmişlerdir. Adada dış dünyayla bağlantı kurmak için sadece jeneratör ve bir telsiz vardır. Bir gün aniden çıka gelen yaralı bir askerle adadaki güzel günleri bulma çabaları sona ermiş ve kendilerini hayatta kalma mücadelesi içinde bulmuşlardır.

Rus yazar Yevgenia Ginzburg'un trajik yaşam öyküsünden uyarlanan bir dram… Stalin'in diktatörlük döneminde, edebiyat profesörü Yevgenia Ginzburg 10 yıllık ağır bir ceza alır ve Sibirya'daki çalışma kampına gönderilir Her şeyini kaybeden ve yaşamak için hiçbir ümidi kalmayan genç kadın, kampın doktoru ile tanıştıktan sonra hayata yeniden bağlanır

Başarılı bir tıp öğreniminden sonra doktor olan Genç Viktor Frankestein, mesleki dehasını, çeşitli biçimlerde temin ettiği cesetlerden bir yaratık oluşturup ona can vermeye adar. Bütün kariyeri ve sağlığına mal olsa da bu korkunç deneyini başarıya ulaştıran Frankestein, fiziki olarak bütün insanlardan üstün bir hilkat garibesi yaratır. İlerisini hiç düşünmeden giriştiği bu deneyin sonucunda ortaya çıkan yaratık ona hayat veren kişiye hem minnettar olur hem de düşman kesilir. Yaratıcısının yanından kaçan yaratığı, zor ve acı dolu bir yaşam beklemektedir.

V. Henry William Shakespeare’in ayni adli oyunundan uyarlanan 1944 yapimi bir Laurence Olivier filmidir. Yönetmenliğini yapan “Laurence Olivier”, ayni zamanda başrolü de oynamıştır. Senaryosunu Olivier, Dallas Bower ve Alan Dent ile birlikte uyarlamıştır.

Film ünlü oyun yazarı William Shakespeare'in son günlerine kapsamlı bir bakış sunuyor. Hikaye 1613'te, Shakespeare'in çağın en büyük yazarı olarak kabul edildiği bir dönemde geçiyor. Fakat 1599 yılında Shakespeare'in oyuncular topluluğu tarafından inşa edilen ünlü Globe Tiyatrosu, 29 Haziran 1613'de yangında yerle bir olur. Bunun sonucu olarak ünlü Shakespeare, sorunlu geçmişi ve ihmal ettiği ailesi ile yüzleşmesi gereken Stratford'a geri döner. Tek oğlu Hamnet'in ölümünün acısını içinden atamayan Shakespeare, karısı ve kızları ile olan ilişkilerini düzeltmek için mücadele eder. Bir koca ve bir baba olarak kendi başarısızlıkları ve hatalarıyla yüzleşmek zorunda kalan Shakespeare, gerçeği bulmak için kişisel bir arayışa girişir. Bu arayış birbirleriyle savaş halindeki bu ailenin sırlarını ve yalanlarını açığa çıkaracaktır...

12 yaşındaki Artemis Fowl, sayısız suç dehasını barındıran bir soydan gelmektedir. Aynı zamanda bir dahi olan Artemis, babasının ansızın ortadan kaybolması ile birlikte bir maceraya atılmak zorunda kalır. Bu büyük gizemi aydınlatabilmek için güçlü ve gizli bir peri ırkıyla mücadele etmesi gereken Artemis, kendini rakiplerine karşı giriştiği bir güç ve kurnazlık savaşında bulur.

Babasının intihar ederek hayatına son vermesi, genç bir anne olan Helen için hayatının en büyük bir yıkım olur. Çok geçmeden Helen, babasının ölümüne neyin yol açtığını merak eder ve etraflıca araştırmaya başlar. Yaptığı teferruatlı araştırmalar sonucunda onun 30 yıl öncesine ait çözülmemiş esrarengiz bir gizemi ortaya çıkardığında, büyümekte olan çocuğu için ölümcül olabilme ihtimali yüksek karanlık, tuhaf bir aile sırrını keşfeder.