Her şeyde bir hayır var mıdır? Bir zamanlar ümit vaad eden bir halkla ilişkiler uzmanı olan Roberto, şimdi işsizdir. Başvurduğu her ajans tarafından geri çevrilir. İçine düştüğü ekonomik darboğazı, çok sevdiği karısı Luisa’dan saklamaya çalışmaktadır. Bir akşam geçirdiği araba kazası her şeyi değiştirir. Acil servis kurtarma personeli, itfaiyeciler ve sağlık görevlileri, onu nasıl kurtaracakları konusunda anlaşamamaktadır. Başına gelen kaza medyanın dikkatini çeker. Roberto’nun ölüm kalım savaşı, ailesine büyük para kazandıracak gibi görünmektedir.

2003 yılı yapımı olan Mortadelo ve Filemon'un Maceraları isimli filmin yönetmeni de olan Javier Fesser bu sefer iki kafadarın hikayesini çizgi film olarak karşımıza getiriyor. Bir suçlu, nüfusa, kontrol edilemez bir kahkaha üretiyor. Mortadelo ve Filemon onu durdurmak zorundadır. Ucube Jimmy'den sonsuza dek kurtulmak için macera dolu bir savaş başlar.

"Günah çıkarmak istiyorum peder." "Söyle ne yaptın?" "Hiçbir şey. Henüz günah işlemedim. Ama işleyeceğim. Yapabileceğim bütün kötülükleri yapacağım." Film, günah işleyerek ruhunu şeytana satıp böylece Deccal'ı engelleyebileceğine inanan bir rahip, ona yardım etmeye çalışan satanist metalci genç, dolandırıcı bir medyum ve büyükbabanın ekseninde gelişmekte.

Juan, Sonia ve küçük kızlarından ibaret çekirdek aile, hayalini kurdukları tarzda bir evi ucuza kapatmanın sevinciyle yeni evlerine taşınır. Juan bebek telsizinden garip sesler duyar, evde yalnız olmadıkları korkusuna kapılır, bu korku sebebiyle bebek telsizine güvenmemeye karar verip bebeğin odasına bir kamera yerleştirir ve monitörde gördüğü şey onu dehşete düşürür.

İki palyaçonun hızları ve güzel akrobatik hareketleri sınanmaktatır. Javier çocukluk dönemini hiç yaşayamamıştır çünkü İspanyol İç Savaşı babasını ondan almıştır. Aile mesleğini yapmaya karar verir yani palyaçoluğu fakat çok hüzünlüdür çünkü çocuğu olmamaktadır. O, Profesyonel bir şakacıdır...Natalia'a deliler gibi aşık olur ama Natalia aptal palyaço Sergio'a aittir. Sonucu ne olursa olsun iki çılgın, muhteşem bir kadın için savaşırlar.

Torrente tembel, kaba, içki düşkünü, ırkçı ve aşırı sağcı Madrid’li bir polistir. Kısacası sadece kendisini düşünen bencil biridir. Tekerlekli sandalyeye mahkum babasıyla bir gecekondu mahallesinde yaşamaktadır. Bir gün mahalleye yeni bir aile taşınır. Ailenin çekici kızı Amparito’yu gözüne kestiren Torrente kızla yakınlaşmak için ağabeyi Rafi ile arkadaş olur. Bu sırada Torrente yakınlardaki bir Çin restoranında uyuşturucu kaçakçılığı yapıldığını keşfeder. Eğer bu davayı çözerse polis merkezinde kaybettiği prestiji geri kazanabileceğini bilmektedir. Ama Torrente’nin güvenebileceği tek kişiler Rafi ve onun inek arkadaşlarıdır.

Julia, 40 yaşlarındadır ve emlakçılık yapan bir adamın yanında ev satmaya çalışmaktadır. Satmaya çalıştığı apartmanlardan birinde ölü bir adam ve 300 milyon Peso bulmasının ardından, kendi patronunun çevresinde birlik olmuş, olağan dışı apartman sakinlerinin kızgınlığına karşı koymaktan başka çaresi kalmamıştır. Kara mizah şüpheyle başlayıp şiddete dönüşür.

Büyük bir alışveriş mağazasında satış görevlisi olan Rafael hem işinde çok iyidir hem de mağazada çalışan güzel kadınlar arasında oldukça popülerdir. Büyük hedefleri vardır ve en önde geleni de çalıştığı mağazanın müdürü olmaktır. Fakat bu yarışta çok sıkı bir takipçisi vardır, Don Antonio. Aralarındaki rekabet kızıştıkta birbirlerine karşı tavırları da gittikçe sertleşmektedir. Derken yine böyle kavgaya tutuştukları bir sırada Rafael istemeden Don Antonio’nun ölümüne sebep olur. Tüm hayatının mahvolduğuna kesinlikle emindir artık ve bundan kurtulmanın tek yolu cinayeti saklamaktır. Ama maalesef olayın bir şahidi vardır, mağazanın en çirkin kadını Lourdes! Ve onun da Rafael’le ilgili bazı planları vardır.

Artık istediği işleri alamaz olan ve parası da suyunu çekmeye başlayan Nic Cage, kendisinin büyük bir hayranı olan zengin Javi'nin doğum gününe katılması için gelen 1 milyon dolarlık teklifi kabul eder. Javi ile iyi anlaşan Cage, CIA tarafından Javi'nin mafyatik yanını öğrenen ve CIA için gizli ajanlık yapmak durumunda kalır.

Bir grup hırsız, İspanya’nın bir şehrinde çaldıkları altınlarla beraber, Fransa’ya geçme niyetiyle polisten kaçmaya çalışır. Hırsızlarımızın üzerine bir lanet çöker. Hiç ummadıkları bir anda, kendilerini Zugarramurdi kasabasındaki bir avuç cadının kucağında bulurlar.