Himalayaların en yüksek geçitlerinden bir tanesinde, gözüpek Jalan, yolculardan çalarak geçinen çetesiyle birlikte yaşamaktadır. Kendi onur anlayışlarına göre yaşayan ve ganimetleri eşit olarak bölüşen çete için her şey güzel Ushna’nın ortaya çıkışına kadar sıradan olagelmiştir. Ushna, rüyalarında gördüğünü iddia ettiği Jalan’a yanaşır ve onun yanından ayrılmak istemez. Zaman geçer, Ushna çetenin bol ganimet getiren baskınlar yapmasını sağlar ve çetedekilerin saygısını ve bu gizemli kadına tutkulu bir aşk duymaya başlayan Jalan’ın hayranlığını kazanır. Başarı arttıkça, Jalan ve Ushna arasındaki aşk yoğunlaşır ve ikili sonunda kendilerine ait bir dünyada yaşamaya başlarlar. Etraflarındaki dünyayı dikkate almayı bırakan Jalan ve Ushna, çok ileri giderler ve maddesel dünyanın nesnelerini çalmaktan vazgeçip asla oyun oynanmaması gereken elementlerle oyun oynamaya başlarlar. İkili artık doğaüstünün sınırları içine girmiştir.

Filmin konusu sizi Hindistan tarihinde birkaç yüzyıl geriye götürecek. Resmin kahramanı General Baji Rao I, ikinci karısı Mastani'ye aşık. Kahraman, en korkusuz savaşçı olarak ün kazandığı şiddetli savaşlar sırasında kendini bir kereden fazla ayırt etti. Görünüşe göre Baji Rao, binlerce kişilik bir orduya liderlik edebilecek bir komutan yeteneğiyle doğdu. Bir kereden fazla düşmanlarıyla uğraşmak zorunda kaldı. Savaşta pişmanlığa yer yoktur - sadece en ihtiyatlı ve cesur onu kazanabilir. Ancak, zulmüne rağmen, Mastani'ye karşı en hassas duygularını gösterme yeteneğine sahiptir.

Ünlü şef Roshan Kalra, yemek yiyenlerini şaşırtmak için sürekli arayışında, yaşam zevkini ve çalışmaları için ilhamını kaybeder. New York'taki Michelin yıldızlı restoran Galli'den ayrılır ve ailesi - karısı Radha ve 11 yaşındaki oğlu Armaan ile Hindistan'a döner. Roshan, çalışma yaklaşımını yeniden düşünerek kendini bulmalıdır. Bir kamyon satın alır, bir yemek kamyonu açar ve oğlunu Hindistan'da bir mutfak yolculuğuna çıkarır. Roshan, mutfağa olan tutkusunu yeniden kazanmak ve mutluluğun anahtarını bulmak için tüm gastronomik gelenekleri ile anavatanını yeniden keşfediyor.

Arn ve Cecilia’nın İsveç’ten Ortadoğu’ya uzanan hikayesi, cesur şövalyeler, güçlü kraliçeler ve hain krallarla dolu bir geçit gibi… Bu bir entrika, dostluk ve ihanet masalı, bu aynı zamanda asla unutulmayacak bir aşk hikayesi… Arn Magnusson 1150 yılında, İsveç’in Batı yakasındaki Batı Gothia’da, Arnas ciftliğinde dünyaya gelir. Büyüdükçe eğitimli bir genç adama ve yetenekli bir kılıç ustasına dönüşür. Hayatının aşkı Cecilia ile tanıştığında, zalim dünya onları zorla ayırır. Cecilia bir rahibe manastırında hapistir ve Arn, Filistin’e, Müslümanlar ile Hristiyanlar arasındaki korkunç savaşa şövalye olarak gönderilmiştir. Tanrı’ya ve Onun iyiliğine olan inançlarını sarsan bu acı dolu ayrılık; birbirlerine ve kavuşacakları güne olan inançlarını asla etkilemeyecektir. Arn sonunda evine döndüğünde, aşkı ve hayatının en büyük vazifesi için savaşmak zorundadır: İsveç’i tek bir krallık altında birleştirmek…

Arn rahiplerce eğitilerek inançlı bir savaşçı haline gelmiştir. Herkes onu bir rahip olduğu için dövüş konusunda küçümser fakat Arn köyüne döndüğü gibi savaştıkları ülkenin en güvenilir askeriyle düello yapar ve kazanarak kendini kanıtlar. Kilisede tanıştığı Rahibe Sesillia ile köyünde de karşılaşır ve zamanla birbirlerine bağlanırlar. Çocukları olur ve bu yasak ilişki nedeniyle Arn Afaroz edilir, Sesillia ise kiliseye kapatılır. Arn'ın üstün dövüş yetenekleri olması nedeniyle rahipler onu bir Tapınak Şövalyesi yapar ve Arn Kudüs'e savaşa gider. Akıllıca savaş stratejileri kurar fakat kimi lorlar bunu kıskanır. Arn bir gün haydutların kovaladığı Arapların hayatını kurtarır ve daha sonra kurtardığı kişinin düşmanı Yusuf Selahaddin Eyyubi olduğunu farkeder fakat ikisi de onurlu insanlardır ve birbirlerine saygılı davranırlar. İkisi de birbirine saygı duymaya başlarlar. Selahaddin Kudüs'e muazzam büyüklükteki ordusuyla saldırmayı planlamaktadır...

Çok satan casus romanından uyarlanmış bir İsveç filmi… Ajan Hamilton'ın 7 yaşındaki vaftiz kızı Nathalie, Orta Doğu'daki radikal Müslümanlar tarafından kaçırılır. Çünkü Nathalie'nin annesi Ewa Tanguy, İsveç Gizli Polisi'nin başındadır. İsveç yönetimi bu konuda pasif kalınca Hamilton harekete geçmeye karar verir. Yakın arkadaşı Mouna'nın da yardımıyla küçük kızı kaçıranların peşine düşer.

Başarılı girişimci Avinash evlidir. Ancak bir gün karısının kendisini aldattığını öğrenir. Bunu kesinlikle biliyordu ve karısıyla açıkça konuşmak istedi, ancak kategorik olarak her şeyi reddetti. Normal bir açıklama yapamayan Avinash, hüsrana uğramış duygular içinde sarhoş olur... Ertesi sabah, polis Avinash'ı almaya gelir. Kendi karısını öldürmekle suçlanıyor ve çürütülemez kanıtlar bu korkunç gerçeğe tanıklık ediyor.