18. yy yaşanan ve gerçek bir yaşam öyküsünden esinlenerek yazılan JODHAA AKBAR bir aşk hikayesidir.Büyük Mughal İmparatoru Akbar ve Rajput Prensesi Jodhaa arasında gecer bu aşk hikayesi.Büyük İmparator Akbar küçük beylikleri kendi emrine gecirmek için savaşmaktan gecinmez ve birçok beyligi alır. Geride bir kaçtane küçüm beylikler kalmıştır bunlardan bir taneside Jodha’nın babsının liderlik yaptıgı Rajput beyligidir . Jodhaa’nın babası Akbarın emrine gecmek istemez ve kendi beyligini garantiye almak için kızını yani Jodhaa’yı Akbara verir. Jodhaa bu evliligi hiç isemez ancak evlenir ve yavaş yavaş kocasına aşık olur. kendi Hindu kocasıda yani Akbar müslümandır ancak evlilikleri ikisininde birbirlerinin dinine karşımadan devam ederr….Sonlara dogru Jodhaa bir iftiraya magruz kalır ve Akbar onu saraydan gönderir ama sonunda gercegii ögrenir.

Swades, günümüz Hindistan'ında geçen, gelişimin, temel seviyeden hızlıca gerçekleşmesiyle oluşan sorunlara değinen bir film. NASA'da proje yöneticisi olarak çalışan genç ve parlak bilim adamı Mohan Bhargava'nın (Shah Rukh Khan), dadısını bulmak için döndüğü bu Hindistan, renkli, heterojen ve karmaşıktır. Film, NASA'nın uzay araştırmalarındaki ilerlemelerde öncü olan gelişmiş dünyasını ve gelişimin dönüm noktasındaki Hindistan'ın karşıtlığını kullanıyor. Her birimizin yaşadığı Mohan'ın bu basit macerası, "ev" dediğimiz fizikötesi ve tanımlaması zor yerin arayış yoluluğuna dönüşüyor.

Hindistan'ın Champaner kenti büyük bir kuraklık içerisine girmiştir. Köylüler bir araya gelerek, toprak sahiplerinden Lagaan adlı verilen vergilerin bir süre için durdurulmasını isterler, çünkü ellerinde vergi namına verecek hiçbir şeyleri kalmamıştır. Fakat İngiliz yerel yöneticiler Hintli halkın önüne bir koşul koyalar. Lagaan vergisinin kaldırılması ancak köylülerin İngilizleri bir kriket müsabakasında yenmesine bağlıdır! Fakat köyde kriket oynamayı bilen hiç kimse yoktur... Köyden Bhuvan adında genç ve cesur bir delikanlı, eline ahşaptan bir sopa almamış olmasına İngilizlere meydan okur. Bu arada bu "adil" düelloyu duyanlar akın akın köye gelirler. Köylülerin ve Bhuvan'ın kendilerinden başka tek destekçisi ise İngiliz albay Russell'ın kız kardeşi Elizabeth'tir. Hindistan'ın İngiliz sömürgesi altında olduğu dönemde geçen filmin yönetmeliğni Ashutosh Gowariker üstleniyor.

Küçük ama çok güzel bir Rajasthani kasabası olan Jaisalmer'de, herkesin basitçe Nanhe - “bebek” dediği on yaşında sıradan bir çocuk yaşıyor. Annesinin geçimini sağlamak için rehber olarak çalışır ve dünyanın her yerinden şehrine gelen birçok turist için "safariler" düzenler. Büyüleyici gülümsemesi ve nazik kalbi, herkesle çabucak ortak bir dil bulmasına yardımcı olur. Ancak tüm sırlarını ve umutlarını en iyi arkadaşı olarak gördüğü tek bir kişiyle paylaşır. Bu kişi ünlü Hintli aktör Bobby Deol. Nanhye bir gün kesinlikle onunla tanışacağına inanıyor ve kız kardeşinin yardımıyla her gün arkadaşına hayatında olan her şeyi anlattığı mektuplar yazıyor. Ve bir gün Nanhe hayal ettiği şeye kavuşur! Bobby ile çıkıyor ve hayat onun için.

Babası gözlerinin önünde linç edilen genç bir adam, on beş yıl sonra intikam için evine döner...

Kaçakçılık, banka soyma ve hatta yabancı ajanlarla birlikte ülkede gerici bir darbe hazırlığı yapan güçlü mafyaya savaş açan üç gözü pek adamın maceraları hakkında.

Müfettiş Prabhat, yakalanması zor suç kralı Azghar'ı arıyor. Suçluyu görerek tanıyan tek kişi olan Akash ile birlikte Azghar'ın saklandığı Kenya'ya gider. Kenya'da polis memuru Pratap tarafından karşılanırlar ve polis memuru ülkenin yasalarını ihlal etmemelerini sağlamalıdır. Ancak Pratap'ın karısının ölümünden Azghar'ın sorumlu olduğu ortaya çıktığında, üç kızgın adamı durdurmak artık imkansız değil.

Dürüst polis müfettişi Amar, haydut Sher Singh'i ve yozlaşmış politikacı Jagannath Prasad'ı tutuklamaya çalışıyor. Azarlandıktan sonra emekli olmaya karar verir. Kısa bir süre sonra, Shera Singh rehinelerle dolu bir otobüse el koyar ve 25 suç ortağının hapishaneden serbest bırakılmasını talep eder. Rehineler arasında Amar'ın arkadaşının torunu ve yakında Kasım'ın oğlu Sima da var. Ve şimdi Amar ve ortakları Kasim ve Karan rehineleri serbest bırakmak zorunda...

Ailenin babası, Delhi'den matematik öğretmeni olan Bay Duggal, küçük bir öğretmen maaşıyla ailesiyle birlikte küçük bir apartman dairesinde yaşamaya çalışır. Genç çocuklarına iyi bir eğitim vermeye çalışır. Dürüst, sevgi dolu ve dayanıklı. Eski bir scooter sahibi. Ve küçük kız kardeşi, kocasının akrabalarına düğün davetiyesi ile gelmese ve elbette arabayla orada olması şartıyla her şey yoluna girecekti. Basit bir öğretmen bir araba için parayı nereden bulabilir? Nasıl haysiyetten vazgeçmez ve istediğinizi elde etmezsiniz? Çıkış yolu yokmuş gibi görünen bir yere burnunuzu nasıl asmamalısınız?