Tarihte gerçekten yaşamış olan ünlü Türk korsanlarından biri olan yaşamıyla ilgili üç serilik filmin ilk filmi. Kurdoğlu Muslihiddinin nişanlısı ve annesi Rodoslu şövalyeler tarafından öldürülünce oda hayatını şövalyelere ve Türk düşmanlarına karşı savaşmaya adar. Bu sırada ünlü Türk Korsanı Turgut Reis Venediklilerin elinde esirdir. Kurdoğlu dostu Hafız ile beraber Turgut Reisi kurtarmak için Venediğe gitmelerini ve verdikleri mücadeleyi anlatan 1991 yapımı bir film.

Film, bir idam mahkûmu ile şarkıcı bir kızın öyküsünü konu edinir. Ruhan yıllar önce sefil bir hayat yaşamaktayken bir anda ünlü bir şarkıcı olur. Bu şöhreti kendisine sağlayan Memduh’tur. Karanlık işlerle uğraşan Memduh, Ruhan’a âşıktır. Ancak Ruhan’dan karşılık bulamaz. Buna rağmen Memduh, Ruhan’ı âdeta bir mahkûm gibi elinde tutmaktadır. Ruhan’ın kaçma girişimleri Memduh tarafından sürekli engellenir. Ancak günün birinde bir cezaevinde verdiği konser Ruhan’ın hayatını değiştirecektir.

Birbirlerini seven Gökçeçiçek ve Selman Ali, Alakuşlar ve Artukbeyler arasında çıkan bir sorundan kaynaklı ayrılmak zorunda kalır. İki gencin ayrılmasına neden olan sorunun çözüme kavuşabilmesi için Gökçeçiçek’in Artukoğlu Ahmet'le evlenmesi gerekir. Selman Ali de bu karara karşı çıkamaz. Bu sırada meydana gelen deprem, işlerin karışmasına neden olur.

Esin amcasıyla birlikte yaşıyor. Sadece paraya önem veren Bahri adında bir kuzeni var. Esin, bir gece kulübünde piyanist Yalçın ile tanışır ve birbirlerini çekici hissederler. Yalçın, müzik dersleri verir ve derin bir sevgi çiçek açar. Esin'in amcası, iki sevgili nişanlanmasına rağmen ilişkilerine itiraz eder. Bahri kıskanır, içkisine uyur, Esin'e tecavüz eder. Esin hamile kalır, Yalçın ile ayrılır. Amcası, sorun çıkaranın Yalçın olduğuna inanır, onunla evlenmesini ister. Evlenirler, ancak Yalçın hamileliğini bilmez. Bahri gizlice Yalçın'ın cebine uyuşturucu koyar, tutuklanır, Esin şoktan düşük yapar. Yalçın'a tüm gerçeği söyler. Yalçın kefaletle serbest bırakıldı. Bahri Esin'e tecavüz etmek üzereyken eve ulaşır. Esin Bahri'yi vuruyor, Yalçın da kendi üzerine geliyor. Hakim ona ölüm cezası verirken, Esin gerçeği açıklar. Beraat eder ve mutlu günler onları bekler.

Esir alınan ve ağır işkencelere maruz kalan Çal Hasan büyük mücadeleler sonunda hapis olduğu kaleden kaçmayı başarır. Çal Hasan padişahın emrini ve iradesini aldıktan sonra yarım kalan görevini tamamlamak , serhadda bulunan Genç Osmanı bulup kurban olmadan Estergon da Türk sancaklarını dalgalandırmak üzere yola koyulur.

Türkler Geliyor: Adaletin Kılıcı, Balkan coğrafyasındaki zulmün önüne geçmek için zorlu bir mücadeleye girişen Fatih Sultan Mehmet'in seçkin savaşçı birliği Akıncıların hikayesini konu ediyor. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un fethinin ardından rotasını Roma’ya çevirir. Ancak bu sırada Sırp kralı Lazar, Fatih Sultan Mehmet’in Avrupa’daki kararlı ilerleyişinin önüne geçmek ister. Fatih Sultan Mehmet'e ölümüne bağlı olan Akıncılar, Osmanlılara karşı Katolik dünyası ve Papa ile ittifak kuran, Balkan coğrafyasında büyük bir zulme neden olan Lazar’ın planını bozmak için, harekete geçer. Fatih’in Akıncıları, hak ve adaleti sağlamak ve yaşanan zulme dur diyebilmek için zorlu bir mücadeleye girişir.

Film, bir ağadan intikam almak için dağa çıkan bir gencin hikâyesini anlatmaktadır. Karaların Mehmet, annesi ve kız kardeşi Melek ile birlikte yaşamaktadır. Diğer köylüler gibi onlar da Halim Ağa için çalışmaktadırlar. Mehmet ile Halim’in kızı Kına birbirlerini sevmektedirler. Bir gün Mehmet’in gömleği yırtılınca Kına gömleği diker. Bunun üzerine köylüler bunun türküsünü yakarlar. Türküyü duyan Halim Ağa ve oğulları namuslarına el uzattığını düşündükleri için Mehmet’e eziyet ederler. Durumu gören zaptiye olaya müdahale edince Halim Ağa, Mehmet’in hırsızlık yaptığını söyler. Zaptiyeler de Mehmet’i tutuklarlar. Hırsını alamayan Halim Ağa’nın oğlu Ali, Mehmet’in evini yakıp Melek’e tecavüz etmeye çalışır. Melek, Ali’den kurtulmak için intihar eder. Mehmet zaptiyelerle giderken eşkıya Kara Hacı onu kurtarır. Köyüne geri dönen Mehmet, Melek’in öldüğünü görür. Bunun üzerine Mehmet, Halim Ağa’dan intikam almak için dağa çıkıp Kara Hacı’nın çetesine katılır. (Celil Civan)

Emine, adı fahişeye çıkmış genç ve güzel bir kızdır. Zavallı kız, vilayet tarafından Anadolu'nun küçük bir köyüne sürgün edilir. Vali, kıza kalacak bir ev bulsa da, evin sahibi kızın güzelliğine dayanamayıp kıza tecavüz etmeye kalkınca kız evden dövülerek kovulur. Hastanede iyileştikten sonra kalacak yeri olmayan kıza tek yardım eden kumandan olur ve kızı kirayı kendisinin ödeyeceği bir eve yerleştirir. Emine, geçinebilmek için iş arasa da kimse ona yardım eli uzatmaz. Tek yardım eden hastabakıcı Server olur. Bu yüzden de kısa zamanda başka bir yere sürgün edilir. Kumandan da kasaba dışına çıkınca yalnız kalan Emine çektiği zulme daha fazla dayanamaz.

Film, sevdiği kıza kavuşmak isteyen köylü bir gencin hikâyesini anlatır. Nuri, Ceyhan Irmağı üzerinde salcılık yaparak geçinen genç bir köylüdür. Yarıcı Recep’in kızı Zeynep’i sever. Zeynep ise köyün ağası Haydar’ın oğlu Mustafa’yla görüşmektedir. Haydar Ağa, oğlu için Zeynep’i babasından ister. Mustafa ile Zeynep sözlenirler. Bunu duyan Nuri, Zeynep’i kaçırır. Fakat Nuri, Zeynep’in kendisini sevmediğini anlayınca kızı bırakır. Kız evine geri dönse de babası onu istemez. Haydar da kızı gelin olarak kabul etmez. Köylü ise Zeynep hakkında kötü düşünmeye başlar. Mustafa, Zeynep’i sevmektedir ama babası evlenmelerine izin vermez. Bunun üzerine Mustafa, Zeynep’i görmek için onu kasabadaki genelevde çalıştırmaya başlar. Olanlardan kendisini sorumlu tutan Nuri, Zeynep’i kurtarmaya karar verir.

Almanya'da kazandıkları paraları soygunculara kaptıran bir ailenin öyküsü. Soyguncular motosikletleriyle kaçarlarken, ailenin en küçük oğluna çarparlar. Çocuk kaza sonucu sakat kalır. Anne ve babası çocuklarının tedavisi için arabalarını satarlar. Sonunda baba, soyguncuların saklandığı yeri bulup, intikamını alır

Film, bir anne ile oğlunun kavuşmasını konu edinir. Sezer, babası ve hizmetçileriyle birlikte yaşayan bir çocuktur. Her şeye sahip olmasına rağmen annesizliğin eksikliğini yaşamaktadır. Bir gün annesinin aslında doğum sırasında ölmediğini öğrenir. Annesiyle görüşmek ve onu eve getirmek niyetindedir. Bu niyetini babasının haberi olmadan gerçekleştirmek için bir plân yapar. Hizmetçilerin ve annesinin de desteğiyle plânını adım adım uygulamaya başlar.

Kökleri 1940'lı yıllara dayanan iki kuşağın öyküsü. Hapise düşen baba Bosna cehennemiyle ilgili anılarını yazar. Yıllar sonra hatıra defteri oğlunun eline geçer. Anıları daha sonra kızı da okur. Batılı bir dünya görüşüne sahip kız, anıların etkisiyle bir değişim geçirir. O da Bosna'daki bağımsızlık hareketine katılır

Film, Fahir ve Güldal arasındaki iki bin yıllık aşkın hikâyesini anlatır. Doktor Fahir ve fabrikatör Nuri Bey’in kızı Güldal vapurda karşılaşır. Fahir senelerdir aradığı Güldal ile konuşma fırsatı bulur. Güldal’a iki bin yıldır çeşitli zaman ve mekânlarda yaşadıkları aşkları anlatır. İlk karşılaşmaları Arabistan çöllerinde olur. İkili, çöl korsanı Reşit ve köle Sibel olarak karşılaşır. Ancak ülkenin meliki Suud bin Zeyd kavuşmalarına engel olur. İkinci defa Amorfiya ve Ali Pars olarak karşılaşırlar. Ancak bu defa da kavuşmaları mümkün olmaz. Fahir ve Güldal olarak yeniden bir araya geldiklerinde ise yeniden bazı engellerle karşılaşacaklardır.

Ailesiyle birlikte Çorum'da yaşayan Sadık, binlerce yıllık bir aile geleneği olarak yoğurtçuluk yapmaktadır. Lezzeti ve şifasıyla bilinen yoğurtların sırrı, yoğurtları yapan ailenin en büyüğü olan Dede tarafından saklanır. Ancak bir yaz günü kar yağması her şeyi değiştirecektir. Efsaneye göre yaz günü kar yağarsa yoğurdun sırrı bir başkasına aktarılmalıdır aksi takdirde ailenin başına büyük bir felaket gelecektir. Dede bir an önce el vermek için Yoğurtçuoğlu ailesinin tüm üyelerini bir araya toplamak ister. İkiz kardeşler Sadık ve Özgür, yoğurdun sırrını öğrenebilmek için amansız bir mücadeleye girişir.

Güzel ve yetenekli bir genç kız çalıştığı yerlerde bir türlü huzuru bulamamıştır. Onu çok kıskanan vardır ama o iyi bir şarkıcı olmayı kafasına koymuştur. Bu sırada çok zengin ve ünlü bir armatöre de aşıktır. Fakat kendini göstermek için bir fırsatını yakalayamamıştır.

Ayşe, Bestekar Ahmet'in çiftliğinde kahya olarak çalışan dedesi Veli ile yaşayan genç bir kadındır. Çiftlikte vakit geçirdikçe birbirlerini tanıma fırsatı bulan Ahmet ve Ayşe arasında bir süre sonra bir aşk başlar. Ancak Ahmet, Hale ile evlidir ve genç kadın çiftliğe geldiğinde Ayşe'ye kendisini Ahmet'in arkadaşı olarak tanıtır. Ayşe ve Ahmet arasındaki ilişkiyi fark eden Hale, Ahmet'i tehdit ederek Ayşe'den ayrılmasını sağlar. Ayşe, Hale ile birlikte şehre geri dönen Ahmet'in çiftlikten ayrılmasından sonra hamile olduğunu öğrenir. Konuşmak için Ahmet'in peşinden giden Ayşe, burada gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalır.

Türk askerleri Yemende İngilizlerin kışkırttığı sayıları az olan bedevilerle ve ingilizlerle savaşıyor.

Film, gözleri görmeyen genç bir kadının yaşadıklarını konu edinir. Babası ile yaşayan Elif, babasını da kaybedince tamamen yalnız kalır. Fakat başta eski kabadayı Arap Hasan olmak üzere bütün kasaba halkı Elif’e destek olur. Bu sırada ortaya çıkan Kadir adında genç bir adam, Elif’le ilgilenmeye başlar. Ameliyatla Elif’in gözlerini açtıran Kadir, ona âşık olur. Bu sırada Kadir’in işlerini bozduğu bir çete, Elif’i kaçırarak Kadir ile Arap Hasan’ı birbirlerine düşürmeye çalışır. Amaçları Arap Hasan’ın Kadir’i öldürmesini sağlamaktır.

Efsanevi Kurtuluş Savaşı kahramanı Nene Hatun, yıllar sonra üniversitede kayak sporcusu genç kızlarımızı motive edebilecek mi? Hem de fiziksel dünyada olmamasına rağmen... Kız Kayak Takımı, üniversitede 2011 Kış olimpiyatlarına hazırlık çalışmalarını sürdürmektedir. Öğrenciler arasında, özellikle Suna, spora olan yeteneğiyle ön plana çıkmaktadır. Hocası, kayak sporuna oldukça yatkın olan Suna'ya, Nene Hatun'u örnek gösterir. En umutsuz durumda bile mücadeleye daha azimli şekilde devam etmenin hayata tutunmak ve başarıya ulaşmak için en doğru yol olduğunu anlatır.

İki arkadaş arasında yaşanan namus davası anlatılır. Kemal ile Rüstem beraber askerlik yaparlar. Terhis olduklarında sürekli görüşeceklerine dair birbirlerine söz verirler. Bir süre sonra Rüstem, Kemal’i ailesiyle beraber çiftliğine davet eder. Kemal bu davete çok sevinir ve ailesiyle beraber hazırlık yapmaya başlar. Kemal’in kız kardeşi Nuran ve annesi alışveriş yapmak için yola çıkar. Ancak yolda anne ve kızın başından kötü bir olay gelir. Kemal olanları öğrenir ve intikam almaya karar verir. Arkadaşı Rüstem’in yanına gider ve ondan kendisine yardım etmesini ister. Kemal ve Rüstem suçluların peşine düşer. Ancak bu olay Kemal ve Rüstem’i karşı karşıya getirecektir.

Zengin bir ailenin çocuğunu çalan işbirlikçi iki arkadaş ile bir kardeşin öyküsü.

Filmde, arzularına kapılıp hayatını mahveden bir avukatın yaşadıkları anlatılır. Şevket, mesleğinin zirvesinde bir avukattır. Girdiği tüm davaları kazanmakta, en zor meselelerin üstesinden kolaylıkla gelmektedir. Meral’le mutlu bir evliliği, küçük bir kızı vardır. Ta ki bir boşanma davası münasebetiyle Leyla ile tanışana kadar. Güzel kadın, gayrı ahlâki işler yaptığı gerekçesiyle kocasından boşanmak istemektedir. Şevket’in suçlamaları adamı, mahkeme nezdinde itibarsızlaştırır. Leyla boşanmıştır. Ancak Şevket’le aralarında bir ilişki başlamıştır. Şevket, işini de ailesini de ihmal etmeye başlamıştır. Felaketine doğru adım adım ilerlediğinin farkında değildir.

Serbest pazar haline getirilen Muncuk şehrinde Hun Türkleri'nin mezarları soyuluyor onlara işkenceler yapılıyordu.. Muncuk'u teftiş etmesi için kumandan Attila Baybars'ı(Serdar Gökhan) görevlendirdi.. Papaz Lukas(Danyal Topatan) ve Zenon(Zeki Tüney), Muncuk Kalesi'nin kumandanı Yüce Klintas'ı(Yılmaz Kurt) hapsetmiş ve başa geçip yeni bir imparatorluk kurmaya çalışıyorlardı. Baybars onların hain planlarını öğrenir ve uğraşa koyulur.

Film, Bülent ve Levent adındaki iki denizcinin Yunan Adaları’ndaki maceralarını konu alır.

Kurt Bey’in Osmanlı’yı savunmak ve kardeşini kurtarmak için çıktığı yolculuk konu edilir. Malkoçoğlu Ali Bey savaşta şehit olur. İkiz çocukları Doğan Bey ve Kurt Bey’e ise Don Castillani’nin hazinesinin yerinin planlarını iki kolyeye bölünmüş olarak bırakır. Fakat padişaha karşı gelen Şehzade Murat ve onun adamı Mahmut Bey, Dük D'Alvarez ile birleşerek Doğan Bey’i kaçırır. Küçük yaşta kaçırılan Doğan Bey, babasından habersiz D’Alvarez’in çocuğu olarak büyür. Kurt Bey ise büyüdüğünde Padişah Süleyman Han’ın emriyle Balkanlar’da Şehzade Murat’a ve köylülere baskı yapan Kara Şövalye’ye karşı savaşmaya gider. Bu sırada hem kardeşiyle karşılaşacak hem de düşmanlarının arasına sızacaktır.

Film, Arzu ile Bülent’in fırtınalı aşkını anlatır. Arzu, üst sınıfa ait bir avukatın kızıdır. Bülent ise doğru dürüst bir işi olmayan bir gençtir. Arzu’nun ailesi kızlarını çok sevdikleri ve ona güvendikleri için evlenmelerine izin verirler. Bülent, kız kardeşi Gamze’yi hamile bırakıp terk eden, onun intihar etmesine sebep olan Metin’i öldürmeye teşebbüsten üç yıl hapse mahkûm olur. Hapisten çıktığında her şey güzel olacak gibidir. Bülent bir işe girmiş, Arzu ile beraber evlilik hazırlıklarına başlamışlardır. Fakat Bülent’in iyi bir şoför olduğunu bilen eski hapishane arkadaşı Fevzi, onu karanlık işlere sürükleyecektir.

Mimar olarak çalışan Orhan’ın düzenli bir hayatı vardır. Bir gün işteyken evine giren üç kişi, eşine ve kız kardeşine tecavüz eder. Bu olaydan sonra Orhan’ın eşi ölür, kız kardeşi de akıl hastanesine kaldırılır. Orhan, polislerin suçluları yakalayamaması üzerine sokaklarda suçluları aramaya başlar. Her gece dışarı çıkmakta ve suç işlerken yakaladığı insanları öldürmektedir. Polis artık bu seri katilin peşindedir.

Film, Ali, Tufan ve Selim isimli üç gencin arkadaşlık hikâyesini konu eder. Selim müzisyen, Ali ve Tufan ise araba tamircisidir. Aynı evde yaşamaktadırlar. Manikürcülük yapan Elif, Ali’nin sevgilisi olarak gruba katılır. Bu arada Tufan zengin bir kadın olan Mehtap’la tanışır. Ancak Mehtap’ın yasadışı işlerle uğraşması Tufan’ın başına dert açar. Durumu öğrenen Elif, Ali ve Selim, Tufan’ı bu ortamdan kurtarmaya karar verir.

Kötü yola düşen evlatlarını kurtarmaya çalışan cesur bir annenin öyküsü.

İki aile arasında kan davası vardır, iki aileden de ölenler olmuştur. Son kurban olan Bekir hapse girmiş, çıkınca da kan davasını sürdürmek istememiştir ama karşı taraftakiler hala kinlerini yitirmemiş, yeni nesilleri de intikam hisleriyle doldurmuşlardır. Bekir, Almanya’dan izne gelen küçük kardeşinin öldürülmesini de sineye çeker ve İstanbul’a gelir ama buna rağmen kanlısı da peşinden gelir.

Filmde olaylar 14'üncü yüzyılda Bursa'da geçer. Anadolu'daki bütün devlet ve beylikler Moğol saldırısından yılmış, halk akın akın Moğollar' dan kaçıp Bursa'ya yerleşmektedir. Karagöz, Moğol vergi memurlarından kaçıp annesiyle Bursa'ya gelmiştir. Cahil ancak çok zeki, özellikle de kızdığında söz ve hareketleriyle etrafındakileri güldüren bir Türkmen göçeridir. Hacivat ise devletler arasında haber götürüp-getiren bir postacıdır. Zeki, lafazan, sefahat ve eğlenceye düşkün bir fırsatçıdır. Düştüğü zor durumlardan konuşması sayesinde kurtulur. Hacivat, Karagöz'ün hasta ineğini satın alınca tanışırlar. Hacivat, Karagöz'deki doğal yeteneğin farkına varır ve bundan yararlanmak ister.

Mafya için çalışan Kemal'in hayatını değiştirme çabasını anlatır. Kemal, İstanbul'un varoş bir semtinde büyümüştür. Mafya için çalışmaya başlayınca çok zengin olur. Babasına ve mahalleliye müdür olduğu yalanını söyler. Bir mal sevkiyatı esnasında polis baskını ile yakalanır. Uzun yıllar hapiste yatar. Çıktıktan sonra ise herkes ona sırt çevirmiştir. Eski patronu Nihat, ona yeniden iş teklif eder. Polis şefi Yedibela Nuri ise Kemal'den eski patronunu yakalamak için işbirliği yapmasını ister. Kemal iki teklifi de reddeder. Ancak Nihat Kemal’den vazgeçmek istemez.

Filmde, aynı kadını elde etmeye çalışan iki adamın mücadelesi konu edilir. İdam cezasına çarptırılan Enver, arkadaşı Nazım'a oğlu Kemal'i emanet eder. Çocuğa sahip çıkamayan Nazım, Kemal'in izini kaybeder. Büyüyen ve araba tamircisi olan Kemal, sevgilisi Zeynep'le evlilik hazırlığı yapmaya başlar. Bu sırada iyi bir iş teklifi alıp bir süreliğine şehir dışına çıkar. Kemal gittikten sonra para kazanmak zorunda kalan Zeynep, Nazım'ın gazinosunda şarkı söylemeye başlar. Bir müddet sonra Zeynep'e âşık olan Nazım, Kemal'i kızdan uzak tutmaya çalışacaktır.

Okulunu bitirdikten sonra memleketine dönen genç doktor bir kaçağı tedavi etmek zorunda kalır.