Efsanevi Marvel Comics dizisine dayanan filmde, Peter Parker nihayet Mary Jane'e duyduğu tutku ile süper kahramanlık görevleri arasındaki dengeyi kurar. Ancak, ufukta belirmeye başlayan bir fırtına vardır. Peter'ın Örümcek Adam kostümü birden bire değişip siyaha dönüşerek güçlerini pekiştirmeye başlayınca, Peter da değişmeye başlar. Kostümün etkisi altındaki Peter, kibirli ve kendine aşırı güvenli biri olur; en değer verdiği kişileri ihmal etmeye başlar. Bugüne dek en korkulan iki kötü kahraman Kumadam ve Venom benzersiz güçler edinip, intikam ateşiyle yanarken, Peter en büyük savaşını kendi içinde yapmaktadır. Örümcek Adam'ın onu o yapan, onu bir kahraman yapan özelliğini, yani şefkati yeniden keşfetmesi gerekecektir.

Doğduğunda öldürülmek istenmesi üzerine, annesi tarafından bir sepetle nehire bırakılan George bir ormanda hayvanlar tarafından bulunur ve büyütülmeye başlanır. George hayvanlarla konuşmayı ve onlarla savaşmayı, yaşamayı öğrenir. Bir gün güzel bir kız olan Jenny orman gezintisi sırasında nişanlısıyla birbirlerini kaybederler ve kahramanmız George Jenny'i bularak ağaç evine getirir. Bir gün boyunca kendine gelemeyen Jenny George'un evinde hiç birşeyden habersiz yatmaktadır. Nişanlısı tarafından aranan Jenny havanın kararmasıyla arama ekibi geri döner. Jenny George'ye aşkı olur ve film için den çıkılamaz bir komediye dönüşür…

Uzun kış uykusundan uyanan kaplumbağa Verne ve arkadaşları, uykuya yatmadan önce doğal yaşam alanları olan ormanın ortasına yüksek ve yeşil bir çit yapıldığını görürler. Ne olup bittiğini anlamaya çalıştıkları sırada karşılarına fırsatçı rakun RJ çıkar. RJ, hayvan arkadaşlarını, yeşil çitin ötesindeki dünyaya geçmeleri gerektiğine böylece insan komşularından büyük kazançlar elde edebileceklerine ikna etmeye çalışır.

Yaptığı bulmacalarla başarı kazanan Mary Horowitz, kısa bir buluşmanın ardından hayatının erkeğini bulduğunu düşünür. Bu kişi haber kameramanı Steve'dir. Hayatının aşkının peşine düşen Mary, Steve'i haber niteliği olan tüm olayların içinde bulmaya çalışır. Önüne geçen her fırsatta eğlenmeyi kendine ilke edinmiş Hughes adlı kameraman, Mary'nin çılgın aşkını cesaretlendirir.

Film, 1881 ve 1882 yıllarında ABD'nin batısında yaşanmış birtakım tarihi olaylara dayanmaktadır. Kanun koruyucu olarak yıllarca görev yaptıktan sonra kendilerini emekliye ayıran silahşör Wyatt Earp ve iki kardeşi aileleri ile birlikte kendilerine yeni bir hayat kurmak için geldikleri Arizona'nın "Tombstone" kasabasında kendileri gibi silahşör olan eski dostları Doc Holliday'le karşılaşırlar. Sakin bir hayat umarlarken burada da karşılarına çıkan kanunsuzlarla çarpışmak zorunda kalırlar. Kasabanın ismi olan "Tombstone" aynı zamanda mezar taşı anlamına da gelmektedir.

Las Vegas'ta her yıl gerçekleşen Elvis haftası bu defa müthiş bir soyguna ev sahipliği yapacaktır. Michael Zane hapishanede aynı hücreyi paylaştığı Thomas J. Murphy ve 3 arkadaşı, içleri silah ve patlayıcı dolu gitar çantaları ile girdikleri kumarhaneyi yerle bir edip 3.2 milyon dolar ile kayıplara karışırlar. Ancak Michael ve Murphy paranın tamamına tek başına sahip olmak için kanlı bir hesaplaşmayı önceden planlamışlardır.

Hem ailelerin hem de eleştirmenlerin çok beğendiği çılgın macera, herkesin sevgilisi karakterleriyle Orman Kaçkını 2’yle devam ediyor. George’u son gördüğümüzde, o ve eşi Ursula , ormanın huzurlu kucağında evliliklerinin tadını çıkarıyordu. Ne yazık ki bütün bunlar değişmek üzere. Kayınvalidesi Beatrice Stanhope’un planları kızını ve torununu bu hırpani Ormanlar Kralı’yla yaşamasını engelleyecek gibi görünüyor. İnce düşünülmüş bu planda, Beatrice, Ursula’nın takıntılı eski nişanlısı Lyle ile işbirliği yapar ve Ursula’yı hipnotize edip George’dan ayrılmasına sebep olup, ormanı da yerle bir etmeye kararlıdır! İşte o anda tüm dallar Las Vegas’a çıkar. George, Ape, Shep ve Tookie-Tookie Ursula’yı oradan kurtarmalı ve ormanı dönüp Lyle’ı buldozerli kabadayılarının elinden kurtarmalıdır.

Eski asker Frank Brayker, muazzam kötülüğün kilidini açabilecek kadim bir anahtarın koruyucusudur; Kötü niyetli Koleksiyoncu, kıyameti başlatmak için anahtarı isteyen bir iblis. Neredeyse 90 yıldır kötü paralı askerlerden kaçan Brayker, sonunda New Mexico'daki bir pansiyona uğrar ve burada sakinlerinin yardımıyla Koleksiyoncu ve onun gulyabani çetesiyle yüzleşerek onların bir daha onları ele geçirmesini engellemeyi planlar. anahtar.

Profesör Lawrence Wetherhold (Dennis Quaid), entelektüel çevrelerin en parlak isimlerinden birisidir, ama aşk ve aile gibi kişisel problemlerinin çözümü söz konusu olduğunda hiç başarılı değildir. Üniversite öğrencisi oğlu James (Ashton Holmes) ona güvenmediği için sırlarını açmaz. Ergenlik çağındaki kızı Vanessa (Ellen Page), okulunda tüm beklentilerin üzerinde başarı gösteren ama “herşeyden şikayet eden” yapıdaki babasının ayak izlerini takip eden, onun yolunda olan sivri dilli bir kızdır. Profesörün yıldızının bir türlü barışmadığı üvey kardeşi Chuck ise (Thomas Haden Church), hayatını özgürce yaşamayı adeta sanat haline getirmiştir.

Annesinin bir seferde doğurduğu yavrular arasında en çelimsiz ve ufak tefeği olan küçük domuz Wilbur, Fern adlı küçük bir kız tarafından (Dakota Fanning) kurtarıldıktan sonra çiftlik hayvanlarının en yeni üyesi olur. Wilbur henüz çok küçük ve deneyimsizdir. Bu da çiftlikteki diğer hayvanların onunla dalga geçmesine, alay etmesine yol açar. Küçük Wilbur'daki arkadaşlık potansiyelini sadece çiftlik evinin çatısında yaşayan örümcek Charlotte görebilmektedir.Wilbur ile Charlotte arasında gelişen arkadaşlık, çiftlikteki diğer hayvanların, küçük domuzun günlerinin sayılı olduğunun farkına varmasıyla kalıcı hale dönüşür. Artık Wilbur'un hayatının kurtuluşu mucizelere kalmış gibidir. Ancak Wilbur'un hayatını kurtarmaya kararlı olan Charlotte onu kurtarabilecek bir formül bulur. Çiftçiyi ikna etmek için domuzun barındığı ahırın kapısına Wilbur'un "kurtarılmaya değer çok özel bir domuz" olduğunu ağlarını kullanarak yazar.

Miles Raymond, bütün hayatı bir yazar olabilme hayalleriyle geçmiş, ama evliliğindeki gibi mesleğinde de başarısız olmuş, bir İngilizce öğretmenidir. En yakın arkadaşı Jack ise, hiç kimse tarafından tanınmayan bir televizyon oyuncusudur ve evlenmek üzeredir.Miles’ın son yazarlık denemesi de başarısızlıkla sonuçlanınca en yakın arkadaşı Jack’i, evlenmeden önce, bir haftalık bir yolculuğa davet eder.

Casey Noland, lisede okumaktadır ve hayatta herhangi bir amacı yoktur. Sonunda kendine meslek olarak seri katilliği seçer. Tek sorun, hiç bir şekilde öldürme güdüsüne sahip değildir. Sasha isimli bir kız sayesinde öldürmenin inceliklerini öğrenmeye başlar. Aynı zamanda şehirde iş üstünde bir seri katil de vardır.

Lisede kendi halinde bir öğrenci olan Olive hakkında herkesi meraklandıran bir dedikodu yayılır. Söylentilere göre Olive bekaretini kaybetmiştir. Olive bu durumun doğru olmadığını anlatmaya çırpınsa da, dedikodu gerçekten daha fazla sahicilik kazanır. Bütün hayatının mahvolduğunu düşünen Olive, bu dedikodu sayesinde bir anda okulun en gözde ve popüler kızına dönüştüğünü görür.

Örümcek Adam'ın sinema tarihinde ilk kez, dost canlısı mahalle kahramanımız maskesizdir ve artık normal hayatıyla süper kahraman olmanın yüksek risklerini birbirinden ayıramıyordur. Doctor Strange'den yardım istediğinde, riskler daha da tehlikeli hale gelir ve onu Örümcek Adam olmanın gerçekte ne anlama geldiğini keşfetmeye zorlar.

Devam niteliğindeki bu bölümde, Amerika'nın geniş ve zorlu topraklarında yeni mücadeleler ve keşifler bekleniyor. İlk bölümde tanıtılan karakterlerimiz, İç Savaş sonrası dönemdeki toplumsal değişimlerin etkisiyle baş başa kalıyor. Ana karakterimiz, cesur ve kararlı bir kadın olan Eliza, ailesinin geçmişiyle yüzleşmek ve kaybolan mirasını bulmak için yola çıkar. Bu yolculuk sırasında, hem düşmanlarla hem de kendi iç çatışmalarıyla yüzleşirken, kendini keşfetme sürecine girer. Savaşın getirdiği travmalarla boğuşan bir asker, idealist bir gazeteci ve yerli bir avcı bulunuyor. Her biri, kendi bakış açılarıyla Amerika'nın geleceğini şekillendirmek için çaba sarf ederken, birbirleriyle olan ilişkileri de derinleşir. Film, sadece bireylerin hikayesi değil, aynı zamanda Amerika'nın kimliğini bulma arayışını da ele alıyor. Toplumun farklı kesimlerinin bir araya gelmesi, karşılaştıkları zorluklar ve zaferlerle dolu bir yolculuk sunuyor.

Edgar Rice Burroughs'un A Princess of Mars (Mars Prensesi) adlı romanından uyarlanmıştır ve izleyicileri uzayda geçen epik bir maceraya götürmektedir. 1868 yılında, eski bir Amerikan askeri olan John Carter, altın aramak amacıyla Arizona çölünde dolaşırken, gizemli bir obje tarafından Mars'a (Barsoom) ışınlanır. Mars'ta, farklı ırkların ve medeniyetlerin bulunduğu bir dünyada uyanır. Bu gezegende, yerçekimi daha hafif olduğu için daha güçlü ve çevik hale gelir. Carter, burada savaşan Barsoom halkları arasındaki çatışmalara karışır ve güzeller güzeli Prenses Dejah Thoris'i kurtarma görevine atılır. Aynı zamanda, Mars'ın kötü lideri Sab Than ile karşı karşıya gelir. Carter, kendi dünyasına dönme umuduyla birlikte, Mars halkının özgürlüğü için savaşmaya karar verir.

Ya kızınızın hayalleri, sizin başarınızın sırrıysa? Mali İşler Yöneticisi Evan'ın işleri günden güne kötüye gidiyordur. Ama kızının hayal dünyası onun bu problemlerinin çözümü olacaktır.

22 yaşındaki uyuşturucu taciri (torbacı) Chris (Hirsch), zulası annesi tarafından çalınınca ya hemen 6.000$ bulmak ya da öldürülmek seçenekleriyle karşı karşıya kalır. Çaresizliğe kapılan Chris, annesinin 50.000$ değerinde bir hayat sigortası olduğunu öğrenince babası ile birlikte onu öldürtme planı yapar ve bu iş için aynı zamanda "dedektif" olan “Killer Joe”'ya (McConaughey) başvururlar. Her zaman nakit çalışan Joe bu sefer kurallarında bir istisna yapar ve Chris'in genç ve çekici kızkardeşi Dottie'yi (Temple) para ödenene kadar "teminat" olarak alır... Tabii para ödenirse...

Eşini kaybettikten sonra iki çocuğunu yalnız büyütmeye çalışan Benjamin hep beraber yaşadıkları kentten uzakta, doğayla daha baş başa olabilecekleri yeni bir eve taşınmak, yeni bir başlangıç yapmak ister. Fakat taşınmak için seçtikleri ev aslında bir hayvanat bahçesidir! Başta çok şaşırsalar da, bu eve taşınmaya ve terk edilmiş hayvanat bahçesini yeniden canlandırmaya karar verirler. Bu hem maddi hem menevi açıdan zorlu ama bir o kadar da tutku dolu bir macera olacaktır...

Oldukça güzel, alımlı ve şık bir kadın olan Ellie, kariyerinde oldukça başarılı bir müzik eleştirmenidir. Eski erkek arkadaşının ortalıktan kaybolmasıyla kendi dünyasına kapanan Ellie, bir kitap yazmaya karar verir. Daha önce böyle bir işte hiç deneyimi olmayan Ellie, gazeteye verdiği son makaleden sonra bunu aklında iyice kesinleşmiştir. Kendi hayatını yaşadığı aşkı ve olayları konu alacak olan bu kitap yayınlanmadan önce bazı engellere takılacaktır.bir beklenti içinde bulunmayın

Bir papazın 4 yaşındaki oğlu ameliyat sırasında bedeninden ayrılır ve cennete gider. Geri geldiğinde diğer tarafa yaptığı ziyareti anlatmaya başlar.

JB Smoove ve Martin Starr, Sam Raimi üçlemesinden Marc Webb filmlerine ve Jon Watts üçlüsüne kadar "Örümcek Adam" filmlerinin 20. yılını kutlamak için bir etkinlik düzenliyor.

Max, eğitimcisi Amerikan deniz komandosu Kyle Wincott'u kaybedene kadar sıkı eğitimli asker köpeği olarak Afganistan'da ön saflarda hizmet vermektedir. Sahibinin ölümünden sonra travma yaşayan Max, ülkesine gönderilir, fakat onunla tek iletişime geçebilen insan Kyle'ın erkek kardeşi Justin'dir. İkili inanılmaz bir dostluk kurarak bir sırrı çözecekler ve hesaba katmadıkları şekilde heyecan ve aynı zamanda tehlike yaşayacaklardır.

Sıradan bir Amerikalı gibi görünen asker Joe Bauers, Amerikan hükümeti tarafından yürütülen özel bir proje kapsamında uyutulur. Ancak uyutulduğu yerde unutulan kahramanımız, 500 yıl sonra uyandığında toplumun fazlasıyla değiştiğini görecektir. Tümüyle aptallaşan insanlardan kurulu bu yeni toplumda, o artık ‘en akıllı’ kişidir.

Son olarak Patrondan Kurtulma Sanatı 2'den anımsayacağımız yönetmen ve senaryocu Sean Anders'ın son filmi olan Babalar Savaşıyor'un yönetmen koltuğunda Anders'a senarist John Morris eşlik etmiş. Filmin başrollerinde Mark Wahlberg, Will Ferrell ve Thomas Haden Church bulunmakta.Babalar Savaşıyor, karısının iki çocuğuna en iyi üvey baba olmak için çabalayan, ancak çocukların başıboş gerçek babalarının (Wahlberg) gelmesiyle çocukların sevgisi için rekabet etmek zorunda kalan iyi huylu bir radyo yöneticisinin (Ferrell) karşılaştığı meseleleri konu alıyor. Akula.

Yönetmen Kevin Tent’in filminde Gleeson, kısa süre önce tek gecelik bir ilişki yaşadığı kadının (Christina Applegate’in Morgan karakteri) evli olduğunu öğrenmesiyle büyük hayal kırıklığına uğrayan Stensland isimli genç bir adamı canlandırıyor. Dahası Morgan, Stensland’la yalnızca kendisini aldatan kocası Grady’den (Thomas Haden Church) intikam almak için yatmıştır. Olayları daha da tuhaflaştıran şey ise, Grady’nin bu duruma Stensland’ın evine taşınarak tepki vermesidir. Kalpleri kırılan iki erkek de, iyileşmek için birlikte alkol tüketmeye, mariana içmeye ve yabancılarla yatmaya başlar.

Anne ve babalarıyla birlikte sıkıcı bir göl evine yaz tatillerine giden kahramanlarımızı orada büyük bir süpriz beklemekteydi. Çatıdaki Uzaylılar! Bu küçük ama atılgan uzaylıların amacı ilk önce evi, daha sonra dünyayı ele geçirmekti. Bakalım çocuklar zekalarını ve bilgisayar oyunu becerilerini kullanarak uzaylıları yenip dünyayı kurtarabilecekler mi?

Zengin çocukların evsizlerle yaptığı boks gecelerinin birinde bir evsiz adam maçtan galip çıkar. Zengin çocukları adına para karşılığında evsizleri dövmeye başlayan adamın hikayesi anlatılıyor.

Los Angeles'ta Max Carlyle, reklam yönetmenliği yaparak iyi bir yaşam sürüyordur ve karısı Mimi ve iki çocuğuyla mutlu bir ev hayatı yaşıyordur. Carlyle, AIDS teşhisi konan arkadaşı Charlie'yi ziyaret etmek için New York'a gittiğinde, güzel bir kadın olan Karen ile tekrar tekrar karşılaşır ve sonunda onunla yatar. Ertesi gün eve gitmesine ve bir yıl sonrasına kadar geri dönmemesine rağmen, Carlyle'ın sadakatsizliği hala devam eder.

Zak, down sendromlu 22 yaşındaki bir gençtir. En büyük hayali büyük bir güreşçi olmaktır. Amacına ulaşabilmek adına en sonunda bakımevinden firar eder. Salt Water Redneck güreş okuluna girmeye kararlı olan genç adam yolculuğu sırasında haydut Tyler ile tanışır. Tyler Zak'in arkadaşı ve koçu olacaktır. İkili, iyi kalpli bakımevi hemşiresi Eleanor'un da yardımıyla Zak'in hayallerini gerçekleştirmeye çalışacaktır...

Film, insanların dünyası ile fantastik yaratıklarla dolu bir dünya arasında sıkışıp kalan Hellboy'un hangi tarafa ait olduğunu bulmak için çabalarken, bir yandan da Kral Arthur zamanında yaşayıp Merlin'in güçlerini çalan kötü büyücü Nimue'nin intikam almak için insanlığa açtığı savaşı durdurma çabasını temel alıyor.

Flor Meksika'dan Los Angeles'a daha iyi şartlar için göç etmiştir bir kız çocuk annesidir. Burada John ve Deborah Clansky çifti tarafından evlerine bakıcı olarak işe alındıktan sonra Flor kendisini hem koca bir yabancı dil engelinin, hem kalbinde yeşermeye başlayan bir aşkın, hem gelişme çağındaki kızı Christina'nın sorunlarının hem de Claskylerin ilginç yaşam biçimlerinin ortasında bulur.

Hem problemli hem asabi Lynn en büyük oğlunun düğünü için, onu canından bezdiren çocuklarıyla birlikte şiddete meyilli eski kocasının yanına gitmek zorunda kalır. Düğünün yapılacağı haftasonunda en derin ailevi nefretler ortaya çıkacak, kavgalar patlayacak, zalimle mazlum birbirine karışacaktır...