Dizi, gizemli bir uçak kazası soruşturmasına karışan ve daha sonra ülkede yapılan yolsuzluklar hakkında bilgi toplamaya başlayan sıradan bir adamın (Lee Seung-Gi) etrafında dönmektedir.

A new type of deadly virus spread throughout the city, and the apartment where has different social classes of people is sealed off. With the fear of the virus, and the conflicts of the different classes, the residents have to spend and survive in the new habitation.

Doğaüstü varlıkların insanları kanlı bir şekilde cezalandırarak cehenneme mahkûm ettiği bir ortam, ilahi adalet temelinde kurulan dinî bir gruba zemin hazırlar.

Çocuklardan hoşlanmamasıyla ün salmış bir yargıç, Yeonhwa Bölgesi'ndeki bir çocuk mahkemesinin yeni atanan yargıcı olur. Çocuk suçluları ve diğer gençleri içeren çeşitli davalarla karşı karşıya olan yargıç, küçük yaştaki suçlulara karşı hissettiği nefreti adalet ve cezaya olan sıkı inancıyla dengelemeye çalışır.

Following the case of the murder of a professor at South Korea's top prestigious law school, professors and students become suspects in the murder.

Hwang Shi Mok (Cho Seung Woo) henüz çocukken, arkasında duygu eksikliği bırakan bir beyin ameliyatı geçirmiştir. Ama bunlara rağmen savcı olmuştur. Oldukça zeki ve olgun birisidir, ama buz gibi ve yalnızdır... Ayrıca rüşvet yemeyen nadir savcılardan biridir.

Büyük şehirden gelen bir diş hekimi, küçük bir sahil kasabasında muayenehane açar. Burada her bakımdan onun tam zıddı olan becerikli ve yakışıklı bir adamla tanışır.

"Dr. Brain", ailesi gizemli bir kazaya kurban gidince korkunç bir kişisel trajedi yaşayan parlak beyin bilimcisi Sewon'u konu alıyor. Olanları ortaya çıkarmak için umutsuzca çırpınırken, ipuçları elde edebileceği anılarına erişmek amacıyla ölülerle "beyin senkronizasyonları" yaparak trajik gizemi çözmek için olağanüstü çaba harcıyor.

Encaged in a gold-clad life of secrets and lies, two women in a conglomerate family seek to topple all that stands in their way of finding true joy.

Çıkmaz bir hayattan kaçmaya kararlı olan yetenekli bir lise öğrencisi, üniversite parasını ödeyebilmek için ciddi bir suç dünyasına döner.

İnsanlar acımasız canavarlara dönüşerek dehşet saçarken sorunlu bir genç ile komşuları hayatta kalmak ve insanlıklarına tutunmak için savaşır.

The Chestnut Man, parkta bulunan ve bir eli kayıp olan bir genç kadın cesedinin yanındaki oyuncak bebekle başlıyor. Cinayeti araştıran genç dedektif Naia (Danica Curcic) ve ortağı Mark’ın (Mikkel Boe Følsgaard), önceden kaybolmuş bir çocukla oyuncak bebek arasındaki bağın bir politikacıya kadar uzandığını keşfedişiyle devam ediyor. Kestane ve kibrit çöplerinden yapılmış bu oyuncak bebek, Kopenhag sakinlerini tedirgin eden seri katilin sıklıkla suç mahalline bıraktığı bir iz.

Beş genç köylünün hayatları, garip ve güçlü bir kadının gelmesiyle sonsuza dek değişir. Kadın, içlerinden birinin Işık ve Karanlık arasındaki dengeyi sonsuza dek değiştirme gücüyle, kadim bir kehanetten geldiğini söyler. Karanlık Varlık hapisten kaçıp Son Savaş başlamadan evvel, dünyanın kaderi konusunda ya o yabancıya ya da kendilerine güveneceklerdir.

Dizi, adaletsiz bir dünyada yükselmeyi başaran inatçı ve cesur bir grup insanın etrafında dönmektedir. Itaewon’da 'Jagga' adlı bir restoran zincirinin sahibi, Jang Dae-Hee (Yoo Jae-Myung) ve onun oğlu (Ahn Bo-Hyun), Park Sae-Ro-Yi’nin (Park Seo-Joon) hayatını mahvetmekle kalmaz, babasının ölümüne neden olurlar. Park Sae-Ro-Yi, intikam almak için sahibi oldukları 'Jagga' restoran zincirini yok etmeye karar verir ve aynı bölgede bir restoran açar.

It all started with an encounter between a young, ordinary man and a woman whose life has been designed by her influential parents. May it be fate or sheer coincidence, it was a picturesque sunset-lit evening in Cuba that brought them together. And as if they were put under a spell, they were drawn to each other despite the hardships and agony that they were meant to face inevitably. To those around them, the man’s actions and words may seem like nothing but of a young, foolish man’s youthful infatuation, but to them, it is love.

Bad and Crazy dizisinde, tüm hayatını meteryalist ve züppe biri olarak geçiren bir polis dedektifinin hayatı aniden karşılaştığı bir olay sonrasında tepe taklak olur. İçinde gizli bir kişiliği ortaya çıkar. Gizli kişiliği olan "K" uyandıktan sonra adalet için savaşan yolsuzluklara karşı mücadele eden bir kahramana dönüşür.

Bir sanat galerisinin küratörü, azılı bir K-pop hayranı olduğunu galerinin yeni direktöründen saklamaya çalışırken tüm hayatı altüst olur.

Because of her looks, Koo Ae-jin is bullied at school and even insulted by strangers. But after school, she leads a secret life: with heavy makeup and hours of photo editing, she lives as Genie, a social media star with 770K followers.

Dizi, insan olmak için insan enerjisi toplayan bir dokuz kuyruklu bir tilkinin etrafında dönmektedir. Shin Woo-Yeo (Jang Ki-Yong) insan olmak için insan enerjisini bir boncukta toplamaktadır ve yakın bir zamanda insan olmayı beklemektedir. Bir gün, Shin Woo-Yeo’nun boncuğunu bir insan olan Lee Dam (Hyeri) yanlışlıkla yutar. Boncuk, bir insanın içinde 1 yıldan fazla kalamaz. Eğer kalırsa boncuk o kişinin içinde kırılacaktır ve Lee Dam’ın ölmesine neden olacaktır. Shin Woo-Yeo da bir insan olma şansını kaybedecektir. Shin Woo-Yeo ve Lee Dam bu duruma bir çözüm aramaya başlar. Çok geçmeden aralarında romantik bir ilişki başlar.

Dizi, bir hayalet ve hayaletleri görme yeteneğine sahip olan bir kişi etrafında dönmektedir. Hyun-Ji (Kim So-Hyun) dünyayı gezen bir hayalettir. Bir gün, büyü ile ruhları öteki dünyaya gönderen Park Bong-Pal (Taecyeon) ile karşılaşır. Hyun-Ji ve Bong-Pal hayaletlerden çeşitli hikâyeler dinler ve sonra birlikte onları öteki dünyaya geçmelerine yardımcı olur. Gün geçtikçe de bu garip ikili arasındaki yakınlık büyür.