A view into the lives of several women and their families who live in one of the wealthiest communities in the country with the viewer taken "inside the gates" to show their lives aren't always perfect.

Chip ve Dale'in ufak ve tuhaf hayvanlardan oluşan bir ekibi vardır. Sadece insanların dünyasını değil, hayvan topluluklarını da yakından izler, her türlü gizemli olayı çözerler. Kurtarma Timi gözden kaçan olaylara bakar.

Doctor Who (Türkçe anlamıyla Doktor Kim) BBC yapımı İngiliz bilim kurgu televizyon dizisidir. Dizi; Doktor olarak bilinen, zamanda yolculuk yapan insansı Dünya dışı yaratık olan Zaman Lordu'nun maceralarını anlatmaktadır. Doktor, dışarıdan 1950'lerden kalma bir polis kulübesi gibi görünen TARDIS adındaki bilince sahip ve zamanda yolculuk edebilen bir uzay gemisi ile evreni araştırır. Doktor, yardımcıları ile beraber uzay ve zamanı keşfeder, sorunları çözer, yaratıklarla yüzleşir ve tarihe yapılan müdahalelere engel olur. Guinness Rekorlar Kitabı tarafından dünyanın en uzun süren bilim kurgu televizyon programı olarak listelenen dizi aynı zamanda İngiliz popüler kültürünün de önemli bir parçasıdır. Dizi iyi planlanmış hikâyeleri, ilk yayınlandığı dönemdeki düşük bütçeli yaratıcı özel efektleri ve elektronik müzik kullanımındaki önderliği ile tanınır.

Mark ve Jay Duplass’ın bir kez daha HBO için çektikleri yeni antoloji serisi Room 104 dizisinde ortalama bir Amerikan otelinin bir odasından geçip giden farklı insanların hikayeleri anlatılacak, her bölümde farklı olay ve konulara odaklanacak.

Dr. Paolo Macchiarini yaptığı kök hücre destekli nefes borusu nakilleriyle tüm dünyada adını duyurdu. Ama bir sorun vardı: Hastaları ölüp duruyordu.

Herşey olabilir. Sinema ekranında durmayan yırtıcı bir canavar. Bodrumda gizlenen uğursuz birşey. En büyük korkunuz ne olursa olsun kimse onu Stephen King’den daha iyi bilemez. King’in 1986 yılındaki en çok satan kitabından uyarlanan Annette O’Toole, John Ritter ve Richard Thomas’ın oynadığı insanın korkularına karşı sarsıcı bir gezinti. Küçük bir New England kasabasındaki hain güç, bir palyaçonun şeklini alır.

James May's Man Lab sees James attempting redeem the reputation of the modern man by teaching them skills that were cherished by their forefathers.

Toby Logan is a highly skilled paramedic with a secret – he can read minds. Toby never really knew his parents and grew up in foster care, this coupled with his secret, which he shares with no one, has made him a bit of a loner. Until now, Toby has kept his ability hidden, exploring its possibilities only with his long time mentor and confidante Dr. Ray Mercer.

Samantha Stephens is a seemingly normal suburban housewife who also happens to be a genuine witch, with all the requisite magical powers. Her husband Darrin insists that Samantha keep her witchcraft under wraps, but situations invariably require her to indulge her powers while keeping her bothersome mother Endora at bay.

Philadelphia'da yetenekli bir adli tıp uzmanı, suçları çözmek için becerilerini kullanır, kurallara meydan okurken kendi duygusal mücadelelerini de dengeler.

Police Story is an anthology television crime drama. The show was the brainchild of author and former policeman Joseph Wambaugh and represented a major step forward in the realistic depiction of police work and violence on network TV. Although it was an anthology, there were certain things that all episodes had in common; for instance, the main character in each episode was a police officer. The setting was always Los Angeles and the characters always worked for some branch of the LAPD. Notwithstanding the anthology format, there were recurring characters. Scott Brady appeared in more than a dozen episodes as "Vinnie," a former cop who, upon retirement, had opened a bar catering to police officers, and who acted as a sort of Greek chorus during the run of the series, commenting on the characters and plots.

Marie, ex-head of a humanitarian NGO, is appointed French Minister for Diplomatic Relations. On her first day she has to deal with 5 European kept hostage in the Sael region she knows well.

Now Karl’s turned 40 and has officially hit middle age, it’s time for him to re-assess his life. He’s not married, he doesn’t have kids, he’s got a job where he’s known as an ‘idiot’, and he’s known for being miserable. He’s classic ‘mid-life crisis’ material. As Karl attempts to put his life in order, he’ll be dispatched around the world on a crash course to find out how other cultures deal with life’s big questions. The ups and downs of Karl’s experiences will be contrasted against the beautiful geography of the countries he visits, captured on HD with stunning aerial photography.

Tell Me Lies, çalkantılı olduğu kadar sarhoş edici de olan sekiz yıllık bir ilişkiye odaklanıyor. Lucy Albright ve Stephen DeMarco üniversitede tanıştıklarında, görünüşte sıradan seçimlerin geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açtığı o biçimlendirici çağdalar. İlişkileri tipik bir kampüs romantizmi gibi başlasa da, hızla sadece kendi hayatlarını değil, çevrelerindeki herkesin hayatını da kalıcı olarak değiştirecek bağımlılık yaratan bir karmaşaya düşerler. 

Explore American cinema through the decades and the cultural, societal and political shifts that framed its evolution.

Hikaye, savaşın sefaletinden kaçan ve her türlü yaratığın (insanlar, vampirler, fantastik yaratıklar) aynı yerde toplandığı Viktorya Dönemi Burgue kasabasında geçiyor. Göçmen nüfus hızla büyümektedir. İnsanlar tarafından boyun eğdirilen mitolojik sakinler, hayatta kalabilmek için yasadışı işlere zorlanır. Bir seri katil cinayetler işlemeye başladığında zaten gergin olan halk arasında paniğe neden olur.

It shows the life and problems of Marinete, a cleaning lady with a short temper. She always ends up depending on her friends, who are distracted by any stupid thing and leave her to solve things on her own.

Amerika’nın 26. büyük şehri, Maryland eyaletinin ise en büyük şehri Baltimore’un yaşamadan bilemeyeceğiniz hikayesini izlemeye hazırlanın. Çünkü TV’da hikaye anlatıcılığının öncüsü The Wire, hafızalardan kazınması imkansız bir destan yazmaya geliyor. Özel bir programın uygulandığı bir hapishanede yaşananları konu edinen OZ ve mafya kavramının üç-beş silahlı adamdan çok daha başka anlamlara da geldiğini cesurca anlatan The Sopranos, HBO’nun o tarihe kadar çıkardığı en başarılı, en sıradışı yapımlardı. Bu iki dizinin başarısının üzerine yapım şirketi, ‘bağımsız ve kaliteli yayın’ ilkesini benimsediğini anlatabilmek için yeni bir dizi arayşına girişti. İşte tam da bu sırada 2000 yılında aynı adlı kitabını mini diziye uyarladıkları The Corner’ın yaratıcısı David Simon yepyeni bir projeyle kanalın kapısını çaldı. İlk sözleri de “Bunun bir polis-suçlu kovalamacası olmayacağına yemin ediyorum. İlk bakışta öyle görünecek. Ama bir Baltimore hikayesi olacak”tı. The Corner nasıl konusunu gerçek insanlar ve gerçek mekanlara dayandırıyor ama ‘köşe’deki uyuşturucu ticareti fonunda karakterlerin öykülerini anlatıyorsa The Wire da suç, suçlu, adalet, adalet mekanizmaları, kentsel dönüşüm, siyasi otorite ve öteki kavramları üzerinden Baltimore’un yaşam dinemiklerini ve Baltimore’da var olma şekillerini göz önüne seriyor. İyiyle kötünün ayrımına varmakta zorlanacağınız, her sezonunda varoşlardan eğitim sistemine, büyük suç örgütlerinden, dolandırıcı sendikalara Baltimore’un farklı bir köşesine keşfe çıkacağınız The Wire, HBO’nun itibarını artırmanın yanı sıra TV dünyasına da gerçekçilik, görsel hikaye anlatımı ve sosyal eleştiri gibi kavramlar kazandırdı.