Charts the trials and tribulations of Ana, a free-spirited 26 year-old returning home to Strasbourg for the summer after living abroad for long enough to feel out of place everywhere.

A man and a woman arrive in a cafe-hotel near the Belgian frontier. The customers recognize the man from the police's description: his name is Amedee Lange, and he murdered somebody in Paris. Lange was an employee in a printing works. His boss was a real bastard, swindling every one, seducing female workers... One day he fled to avoid facing his creditors, and the workers set up a cooperative to go on working. What then made Lange a killer?

A couple goes on a hike in the woods, and the woman refuses to return.

The amazing true story of Frédéric Bourdin, who after having plundered all the centers for runaway minors and deliquents in Europe, even thought he has come of age, now passes himself off as Nicholas Barclay, a 13-year-old American who had vanished three years ago. To his astonishment, Nicholas's family welcomes him like their son, leaving Interpol and the FBI aghast. It is the beginning of a race against time for the investigators, family and Bourdin. But who is manipulating whom? And who is Frederic Bourdin in reality?

How the Islamic State has created a powerful propaganda factory that manipulates and twists at its convenience the subjects and icons of the Western popular culture in order to lure into darkness certain young people and recruit them to achieve a dreadful purpose, an industry of fear that overcomes the infamous Nazi machinery and the methods used by both sides during the Cold War.

Barbie, once an attractive, devoted mother and partner, faces newfound challenges as she turns 55, descending into darkness, violence, and absurdity while grappling with her identity, relationships, and life's complexities.

Before entering a prestigious American university, Gabriel Buchmann decides to travel the world for one year. After ten months on the road with his backpack full of dreams, immersed at the heart of various countries, he arrives in Kenya determined to discover the African continent. Until he reaches the top of Mount Mulanje, Malawi, his final destination.

A wannabe actress follows her dreams and moves to Paris.

They are possessive, benevolent, clumsy, absent, omnipresent, overwhelmed, guilty, indulgent, loving, fragile, in full possession of their wits, or losing their heads. Alive or already a memory. They are mothers, and it’s their party.

Lucien, 14, can’t understand why his father, a serious and respected teacher, makes a fool of himself by dressing up as a clown and giving a show. André, Lucien’s father’s best friend, feels for the teenager and decides to reveal something from their mutual past that will explain the reason for Lucien’s father’s strange behavior.

Geçirdiği tehlikeli bir kayak kazasının ardından uzun süreli bir rehabilitasyon sürecine giren Tony Jézéquel (Emmanuelle Bercot), Georgio Milevski (Vincent Cassel) ile yaşadığı tutkulu aşk hikayesini yeniden hatırlayıp o günlerini gözden geçirmek için bol miktarda zaman bulacaktır.

Tim, a shy 16-year-old athlete with a natural gift for running, is dealing with the loss of his mother, as well as his sexuality. After a personal video is posted to social media, Tim's private life is about to explode into the public eye.

Ünlü koreograf Angelin Preljocaj'nın koreografilerini hazırladığı dans filmi, küçük bir dansçının, kariyerinin başlangıcından prestijli Bolşoy Tiyatrosu'na girişine varan süreçte yaşadıklarını ekrana yansıtıyor.

20. yüzyılın başlarının unutulan ikonlarından Loïe Fuller’in gerçeklere tamamen bağlı kalmadan anlatılan bu coşkulu ve şehvetli hikâyesinde Fransız aktrismüzisyen Soko başrolde. I. Dünya Savaşı öncesi Paris’te, Folies Bergère’de oldukça kişisel, neredeyse avangard performanslara imza atan, öncü dansçıkoreograf- mucit Loïe Fuller rolüyle Soko şimdiye kadarki en güçlü performansını sergiliyor. O zamana dek görülmemiş incelikteki gösterileri tuhaf kostümler ve canlı ışıklarla –çoğunlukla kendi sağlığı pahasına– tasarlayan Fuller’in yoluna, dünyanın en meşhur dansçısı olma arzusunda vuslata eremeden, entrikacı Isadora Duncan tarafından, deyim yerindeyse taş konuyor.

Avril (Camille Cottin) otuz yaşında düzenli ve disiplinli biridir. Mutlu bir evliliği ve iyi bir işi vardır. Annesi Mado (Juliette Binoche) ise tam tersi, ilerleyen yaşına rağmen asi, kaygısız, keyfine düşkün biridir. Avril ve annesi Mado birbirlerinden çok farklı olmalarına rağmen aynı evde yaşamaktadırlar. Avril hamile olduğunu öğrenir ve çok mutlu olmuştur. Güzel haberi paylaşmak için eşinin anne ve babasını da yemeğe davet ederler. Aileler yemekte buluşur, güzel haber paylaşılır. Annesi Mado, orta yaş krizinde ve büyükanne olmaya asla hazır değildir. Fakat kısa bir süre sonra Mado'nun da hamile olduğu anlaşılır. Anne ve kızının aynı zamanda ve aynı çatı altında hamile kalmaları iki güzel haber mi olacak yoksa anne ve kızı arasında büyük çatışmalara mı sebep olacak?

Film, II. Dünya Savaşı sonrasında geçen tutku dolu bir aşk hikayesini konu alıyor. Gabrielle, ailesinin baskısına dayanamamış ve bir çiftçi olan José’yle evlenmiştir. José karısına aşık, dürüst ve çalışkan bir adamdır, ancak bu evlilik içinde kendini bir mahkum gibi hisseden Gabrielle, bu adanmışlığa hiçbir zaman karşılık veremeyeceğinin farkındadır. Bir gün tutkularını ona yeniden hatırlatacak ve ayağını yerden kesecek olan André ile tanışır. Beraber kaçmak için sözleşirler, fakat onları çevreleyen dünyanın buna izin vermeye niyeti yoktur.

At Léon Blum High School in Créteil, France, a history teacher decides to have her weakest 10th grade class participate in a national history competition.

Riyad'ın çeperlerinde yaşayan 10 yaşındaki Wadjda baskıcı ve tutucu çevresine rağmen eğlenmeyi seven, girişken ve her zaman sınırları zorlayan bir kızdır. Aynı mahallede oturduğu Abdullah bir gün onu kız olduğu için aşağılar ve ikili kavga ederler. Bu kavganın ardından yeşil bir bisikleti gören Wadjda'nın aklında tek bir şey vardır: O bisiklete sahip olmak ve Abdullah'ı bir bisiklet yarışmasında geçmek. Toplumun bisikletli bir kızı hoş karşılamayacağını düşünen annesinden izin ve para koparamayan Wadjda, para biriktirmeye karar verir. Tam gerekli parayı biriktiremeyeceğini düşündüğü sırada bir Kur'an yarışması olduğunu ve ödülün 1000 riyal olduğunu öğrenir. Yarışma hiç de kolay olmayacaktır ancak Wadjda hayalleri için savaşmaya hazırdır.

Konusu 19. yüzyılda geçen "Bel Ami", Guy De Maupassant’ın aynı adlı romanından beyazperdeye uyarlandı. Pattinson’ın canlandırdığı "George Duroy" isimli karakter üzerine kurulu olan film, bu genç gazetecinin Paris’te çok etkili ve güzel bir kadınla kurduğu ilişki ve acımasızlığı sayesinde şöhret basamaklarını birer birer çıkarak kentin en güçlü adamı haline gelmesinin öyküsünü işliyor. Film, Thurman’ın, Duroy’un bir arkadaşının eşiyken onunla ilişki kurması ve aksanını düzeltmesine yardımcı olmasıyla başlıyor. Sosyetenin gözbebeği olan bu güçlü kadın daha sonra hayatını Duroy ile birleştiriyor. Filmde, Kristin Scott Thomas gazeteci Duroy’a aşık olan sosyeteden bir kadını, Christina Ricci ise hafif meşrep genç bir ev kadınını canlandırıyor...

İkinci Dünya Savaşı sırasında iki kasaba çetesi arasında başka bir savaş sürüyordur. Fakat bu savaşta amaç diğer taraftan mümkün olduğunca çok düğme toplamaktır. Bu sırada Simon, Miriam adında genç bir Musevi kızla kasabaya gelir. Fakat Simon Miriam'ın kimliği açığa çıkmasın diye kasabalılara vaftiz kızım Violet der. Simon'un kasabaya dönmesi eskiden beri ona aşık Lebrac'ın içinde yeni bir umut doğurur. Düğme savaşları hızla devam ederken, kasabalılarda da gizemli Violet'in kim olduğuna dair merak giderek artar.