Frantisek Vlâcil’in, 18. yüzyıl Bohemya ormanlarında geçen, iddialı ve çok katmanlı ortaçağ epiğinin teması, paganizmden Hıristiyanlığa geçiştir. Filmde, masum, manastıra bağlı klan liderinin önder kızının (Magda Vâsâryovâ), vahşi pagan savaşçısı Mikolos Kozlik’e (Frantisek Veleck) esir düşüşü ve cinsel sömürüye maruz kalışı anlatılır.

The film follows Kaspar Hauser (Bruno S.), who lived the first seventeen years of his life chained in a tiny cellar with only a toy horse to occupy his time, devoid of all human contact except for a man who wears a black overcoat and top hat who feeds him.

Selanik'te yağmurlu bir gün... Ünlü bir yazar olan Alexander, amansız bir hastalığa yakalanmıştır. Karısından, 30 yıl önceki bir yaz gününü anlatan bir mektup alan Alexander için bütün yaşamını geçirdiği sahil kenarındaki evini terketmenin vakti gelmiştir. Ve sonunda geçmişinin ve şimdiki hayatının karışmış olduğu ilginç bir geziye çıkar. O güzel, mutlu dakikaları tekrar yaşayabilmek için... Belki bir günün içinde belki de bir sonsuzluğun... Bu yolculuğun içinde karşısına çıkan beklenmedik kişiler ise 'bugün'ün getirdiği süprizler olarak hayatının son anlarında yer edecektir.

Lydia, a midwife very invested in her work, is in the middle of a breakup. At the same time, her best friend, Salomé, announces to her that she is pregnant and asks her to follow her pregnancy. The day Lydia meets Milos, a one-night stand, while she is holding her friend's baby in her arms, she sinks into a lie, at the risk of losing everything.

Phillip Glass'ın unutulmaz müzikleriyle belleklere çakılan Koyaanisqatsi, görüntülere dair bir festivali çağrıştırıyor. 1983 yılı itibariyle devrim niteliğinde olan film hayatın imgesel dengesine(ve dengesizliğine) yakılan bir ağıt niteliğinde. Görüntüden görüntüye geçerek, sonunda tüm görüntülerin tek bir görüntünün yansımasından ibaret olduğunu ispatlamaya çalışan film, tabiat bilimleriyle ve sosyal-antropolojiyle bağlarını sıkılaştırıyor.

Büyük ve eski tarz bir lüks otelde, bir yabancı (Giorgio Albertazzi) evli bir kadını kendisiyle kaçması için ikna etmek ister. Ancak kadın (Delphine Seyrig) yabancıyla bir önceki sene Marienbad’da yaşadıklarını hatırlamamaktadır. Alain Resnais’nin bu filmi Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan kazanmış ve dünya çapında eleştirmenlerin övgüleriyle karşılanmıştır.

An intimate story of the enduring bond of friendship between two hard-living men, set against a sweeping backdrop: the American West, post-World War II, in its twilight. Pete and Big Boy are masters of the prairie, but ultimately face trickier terrain: the human heart.

Arms dealer Yolaf Peterson aims to make a sale to guerilla Mongo, but the money is locked in a bank safe, the combination known only to Professor Xantos, a prisoner of the Americans. Yolaf agrees to free Xantos, accompanied by reluctant guerilla Basco, but a former business partner of Yolaf's- John 'The Wooden Hand', has other ideas.

At Beijing World Park, a bizarre cross-pollination of Las Vegas and Epcot Center where visitors can interact with famous international monuments without ever leaving the city’s suburbs, a security guard betrays his dancer girlfriend by pursuing another woman.

Wong bu bölümde imparator tarafından düzenlemiş olan Aslan dansı dövüş turnuvasına katılmak için Pekine gitmiştir. Gizli olarak nişanlandığı Yee'de Pekin'e Wong ile birlikte gelmiştir. Fakat burada bir zaman önce babasını da döven ve YEE'nin de arkadaşı olan Rus Diplomat Tuman ile karşılaşır ve aralarında bir hesap görme mücadelesi başlar..

Five years after the all-out war between the Sanno and Hanabishi crime families, former yakuza boss Otomo works in South Korea for Mr. Chang, a noted fixer. When tensions rise between Chang and the Hanabishi, and Chang's life is endangered, Otomo returns to Japan to settle things once and for all.

One dark night during the early phases of WWII, the Italian Royal Navy submarine Cappellini sinks an armed merchant ship sailing with lights out. At that moment, its commander Salvatore Todaro makes a decision that was destined to go down in history: to save the 26 shipwrecked Belgians who otherwise would have drowned in the middle of the Atlantic Ocean and disembark them at the nearest safe harbor. To make room for them on board his submarine, he is forced to navigate on the surface of the water for three days, visible to the enemy forces and endangering his life and that of his men.

12 yıldır görmedikleri babaları bir anda ortaya çıkan iki erkek kardeş, kendilerini onunla bir yolculuğun ortasında bulurlar. Bazen öfke nöbetleri geçiren, bazen de çocukların gönlünü çelen bu gizemli adam, her daim onlardan bir şeyler saklıyor gibidir.

The new Diesel BAD movie starring Boyd Holbrook and directed by Andrew Dominik.

When a impoverished widow’s family moves to the big city, two of her five sons become romantic rivals with deadly results.

Cecilia, 1930'ların ekonomik kriz dönemi Amerikası'nda, çok az para için ölümüne çalışan, işe yaramaz kocası tarafından sürekli taciz edilen mutsuz bir garsondur. Tek kaçışı, tutku derecesinde sevdiği sinemadır. Kahire'nin Mor Gülü isimli filmse favorisidir. Defalarca gittiği filmde bir gün baş karakter Tom Baxter perdeden inip gerçek hayata karışır. Üstelik Cecilia'ya aşık olur! * Woody Allen'ın en sevdiği eseri olduğunu itiraf ettiği bu film, büyük ustanın hem komik ve fantastik hem de gerçekçi yapımlarını adeta tek potada eritiyor. Kritiklerin de Allen'ın görüşünü paylaştığını söylememize gerek yok * Bu film Woody Allen'ın sinemaya ve sinemaseverlere armağan niteliğindeki eseridir bence. Çok keyifli, konusuyla farklı, derinlerinde sakladığı hüznüyle iç acıtan bir film, kesinlikle kaçırılmamalı.

"Apu'nun Dünyası" (Apur Sansar), Satyajit Ray'in Apu Üçlemesi'ni oluşturan filmlerinin sonuncusudur. Üçlemenin diğer filmleri ise: 1955 tarihli Yol Türküsü (Pather Panchali) ve 1956'da tamamlanan Yenilmez (Aparajito)'dır. Bu filmin müziklerini de diğer iki filmin müziklerini yapan Ravi Shankar bestelemiştir. Her üç filmin öyküsü de Bibhutibhushan Bandyopadhyay (Bibhutibhushan Banerjee olarak da biliniyor)'ın kitaplarından uyarlanmıştır. Bu film de diğerleri gibi siyah beyaz çekilmiştir ve düşük bir bütçeyle tamamlanmıştır. Her üç filmin de görüntü yönetmeni Subrata Mitra'dır.

Dorota Geller, a married woman, faces a dilemma involving her sick husband's prognosis. Her husband's doctor, who believes in God, sweared about it in vain.

Detectives Jonas and Erik are called to the midnight sun country of northern Norway to investigate a recent homicide, but their plan to arrest the killer goes awry, and Jonas mistakenly shoots Erik. The suspect escapes, and a frightened Jonas pins Erik's death on the fugitive. Jonas continues to pursue the killer as he seeks to protect himself; however, his mounting guilt and the omnipresent sun plague him with an insomnia that affects his sanity.

Masaki Kobayashi'nin İnsan Manzaraları serisinin 3. ve son filminde savaş karşıtı Kaji'nin (Tatsuya Nakadai), birliğinin Kızıl Ordu tarafından yok edilmesinin ardından eşi Michiko'ya (Michiyo Aratama) ulaşabilmek için verdiği büyük mücadele konu ediliyor. Yol boyunca birçok asker ve siville yolu kesişen Kaji, bütün zorlu koşullara rağmen inancını kaybetmemek için olağanüstü bir çaba gösterecektir.