Eskiden işlediği bir suç yüzünden kadın hapishanesine atılan seçkin bir New Yorklu, burada hem dost hem düşman edinmekte gecikmez.

The story of a young group of siblings pretty much abandoned by their parents, surviving by their wits - and humor - on a rough Manchester council estate. Whilst they won't admit it, they need help and find it in Steve, a young middle class lad who falls for Fiona, the oldest sibling, and increasingly finds himself drawn to this unconventional and unique family. Anarchic family life seen through the eyes of an exceptionally bright fifteen year old, who struggles to come of age in the context of his belligerent father, closeted brother, psychotic sister and internet porn star neighbors.

İlk ailemizin reisini "Evli ve Çocuklu" dizisinde meşhur Al Bundy karakterini oynayan Ed O'Neill, Jay Pritchett karakteriyle canlandırıyor. Jay kendinden çok daha genç bir eşe sahiptir. Gloria adlı genç eşinin bir de Manny adlı oğlu vardır. Jay, Manny'e bir yandan üvey babalık yapmaya çalışırken diğer yandan da genç eşini başkalarına kaptırmamaya çalışmaktadır. İkinci ailemiz ise Phil ve Claire Dunphy çiftidir. Claire, Jay Pritchett'in öz kızı, Phil ise damadıdır. Phil ve Claire çiftinin Haley, Luke ve Alex adın da 3 çocukları vardır. Aile'nin en büyük derdi yaramaz oğulları Luke ve erkek arkadaş sorunları başlayan kızları Haley ve Alex. Üçüncü ailemiz ise gay bir çiftten oluşuyor, Mitchell ve Cameron. Mitchell, Jay Pritchett'in öz oğlu. Bu çiftimizin Vietnam'dan evlat edindikleri Lilly adlı bir bebekleri bulunuyor.

Bates Motel, Carlton Cuse, Kerry Ehrin ve Anthony Cipriano tarafından televizyon için hazırlanan bir Amerikan gerilim dizisidir. Alfred Hitchcock'un çığır açan 1960 yapımı filmi Psycho'daki olayların öncesini anlatan bu dizi, Norman Bates ve annesi Norma'nın hayatına odaklanıyor. Dizi, Norma'nın kocasının ölümünden sonra, yeni bir hayata başlamak için oğlu ile birlikte bir motel satın almasıyla başlar. Norma ve Norman sahil kasabası Oregon'daki evlerine yerleştikten sonra, kasabanın hiç de göründüğü gibi olmadığını anlarlar. Yerli halk da onlarla kendi sırlarını paylaşmamaya kararlıdır. Ama Bates ailesi kendi sırlarını korumak için her şeyi yapacaklardır. Dizi, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi eleştiri sitelerinden genel olarak olumlu eleştiriler almıştır. Vera Farmiga, dizideki performansıyla 2013 Emmy Ödüllerinde, En İyi Kadın Oyuncu Emmy Ödülü'ne aday gösterildi.

Weeds, New York’ta geçen bir kara komedi dizisi.Şehirli bir annenin nasıl esrar satıcısı haline dönüştüğünün çarpıcı ve komik hikayesi. Kocası Judah’ın ani bir kalp krizi sonucu ölmesinden sonra 10 yaşındaki oğlu Shane ile birlikte kocaman şehirde hayatta kalma mücadelesi verir.

Genç doktorların garip deneyimlerini ekrana taşıyan Scrubs, prestijli Humanitas Prize Ödülü’ne sahip, iki kez de Emmy’ye aday gösterilmiş keyifli bir komedi dizisi. J.D. olarak tanınan John Dorian, dizimizin ana karakteri. J.D:’nin doktorluk macerasını izlerken ‘gerçeküstü’ bir hastane olan Sacred Heart Hospital’ın koridorlarında mizahı da trajediyi de birlikte izleyeceğiz. Chris Turk, genç doktorlarımızdan bir diğeri. J.D.’nin kolejdeki en yakın arkadaşı ve seçkin cerrahi grubunun bir üyesi. Güzel Elliot Reid’in ise tek kusuru gerçek bir asosyal oluşu. Gözleri her zaman bu genç doktorların üzerinde olan Dr. Bob, zaman zaman insanı zorlasa da onlar için endişelenen ve onlara yardımcı olmaya çalışan Dr. Perry Cox ve garip hemşire Carla Espinosa Scrubs’ın diğer karakterleri arasında. J.D.’nin baş düşmanı, hastanenin temizlikçisini de unutmamak lazım.

Politik, ekonomik ve moral açısından yıkılmış bir gelecekte, genetik mühendislik ürünü, Max adındaki süper insan prototip askeri bir tesisten kaçar ve onu geri getirmeyi isteyen devlet ajanlarından kurtulmak için Seattle’da gizli bir yaşam sürmeye başlar. Firardan sonra Amerika’nın dört bir yanına dağılmış kendi gibileri ararken, yıkım sonrası Amerika’daki bunalım ve yozlaşma ile mücadele eden idealist siber gazeteci Logan’la yolları kesişir. Logan, Max’in vicdanını uyandırır ve ikisi yeni yüzyılın acımasız güç tellallerini alt etmeye koyulurlar. Max’le Logan’ın destanı onları Max’in geçmişindeki esrara yaklaştırır ve ilişkilerini karmaşık bir hale getirir.

"The Deuce" 1970 ve 80'li yıllarda porno endüstrisinin New York'ta yasallaştırılmasını ve yükselişini konu edinen bir dönem dramasıdır. Manhattan'ın kıran kırana dünyasında geçecek dizide aids'e yol açan HIV virüsünün çıkışı, uyuşturucu ve gayrimenkul piyasası gibi konular da işlenecektir.

This reality competition sees teams embark on a trek around the world to amazing destinations where they must compete in a series of challenges, some mental and some physical. Only when the tasks are completed will they learn of their next location. Teams who are the farthest behind will gradually be eliminated as the contest progresses, with the first team to arrive at the final destination winning the race and the $1 million prize.

1977'de Daisy Jones ve The Six dünyanın zirvesindeydi. Vokalistleri Daisy Jones ve Billy Dunne adında iki ateşli şarkıcıydı. Bir anda şöhret olmuşlardı. Ama Chicago'daki Soldier Field stadyumundaki konserlerinden sonra dağıldılar. Yıllar sonra, grup üyeleri gerçeği açıklamayı kabul ettiler. Bu hikaye, döneminin simgesi olmuş bir grubun şöhretin zirvesindeyken nasıl çöktüğünü anlatıyor.

Dizide Miles adlı karakterin maceraları ele alınıyor. Miles, oldukça ateşli olan bir ateisttir. Fakat yaşamı Facebook’ta kendisine gelen bir arkadaşlık isteğiyle alt üst olur. Çünkü onu arkadaş olarak ekleyen Tanrı’dır. Bu durum sadece Miles’ı değil çevresindekileri de bir hayli etkileyecektir. Brandon Micheal Hall’ün başrolünü üstlendiği yapımın senaryosunu Alcatraz dizisinde de birlikte çalışan Steven Lilien ve Bryan Wynbrandt ikilisi kaleme alıyor.

İnsanoğlunun Üçüncü Çağı'nın başlangıcıydı. Dünya-Minbari Savaşı'ndan 10 yıl sonra. Babylon Projesi, gerçeğe dönüştürülmüş bir rüya idi. Amacı: İnsanların ve uzaylıların birlikte geçinebilecekleri bir yer yaratarak yeni bir savaşı önlemek. Diplomatlar, dolandırıcılar, girişimciler ve maceracılar için evden çok uzakta bir uğrak limanı. 2,5 milyon ton dönen metal içine sarılmış insanlar ve uzaylılar, gecenin içinde yapayalnız. Tehlikeli bir yer olabilir. Ama barış için son ve en iyi umudumuz. Bu, son Babylon istasyonunun öyküsüdür. Bu yerin adı: Babylon 5...

Grantham Kontu Robert Crawley'in malikanesinde ailesiyle ve çalışanlarıyla yaşadığı, mutlu ve huzurlu olduğunu düşündüğü bir hayatı vardır. Ama bu hayatlar, 15 Nisan 1912 itibariyle bir daha eskisi gibi olamayacak şekilde değişir. Ünlü transatlantikTitanic buzdağına çarparak batar ve gemiyle birlikte Crawley ailesi iki ferdini kaybeder. Daha doğrusu iki varisi... ve olaylar başlar. 1912'den itibaren başlayan hikaye sezonlar içerisinde 1920'lere kadar uzanıyor.

Filmin baş karakteri Hank Moody yetenekli bir yazardır. Lakin uzun zamandır bir şey üretemiyordur. Aynı zamanda kızı Becca Moody için iyi bir baba olmaya çalışmasına ve kızının annesi Karen ile tekrar birlikte yaşamak istemesine rağmen karmaşık özel hayatından dolayı bunu bir türlü istikrarlı bir şekilde gerçekleştiremez. Hank hayatında karışıklığa Kaliforniya'da yaşamanın neden olduğunu bazen belirtir. Kızı ve kızının annesi Karen ile eskiden mutlu yaşadıkları eyalete geri dönmek istemektedir. Dizi büyük ölçüde Hank Moody karakteri üzerinde döner. Dizi bölümleri aynı zamanda yan karakterler olan Hank'in menejeri Charlie Runkle ve onun karısı Marcy Runkle'ın hikayeleri üzerine döner. Bu 5 karakterin dışındaki karakterler ise sezonluk veya bölümlük olarak diziye katılır. Charlie ve Marcy Runkle'ın evliliği ve ilişkileri sorunludur. Charlie ve Hank sevdikleriyle ilişkilerini düzeltmek istemelerine rağmen özel hayatlarında yaptıkları hatalar sevdikleri ile büyük sorunlar oluşturmaktadır. Hank karşı cins için mıknatıs gibi bir kişidir. Charlie ise bir süre sonra kadınlar konusunda Hank gibi birisi olmak istediğine karar verir.

Başınız belaya girdiğinde, arayabileceğiniz sadece bir kişi var; Olivia Pope. Olivia henüz fark edilmemiş problemleri bile yok eden profesyonel bir “iş bitiricidir.” Zenginler, güçlüler ve hatta Başkan için bile Olivia kendi alanında bir efsanedir. Muhteşem başarısı “İçindeki sese güven!” kuralının bir sonucudur. Ne kadar dikkatli olursan ol, bir canlı için hasar kontrolü yaptığında, kendi hayatına ister istemez zarar vermiş olursun. Olivia ve ekibi kriz yer, kriz içer, kriz solumaktadır. Her hafta ekip daha büyük felaketler yaşanmadan yeni sorunları etkisiz hale getirmek için zamana karşı yarışırken, bir yandan da kendi kişisel sorunlarıyla ilgilenmek zorundadır. Kendilerine “takım elbiseli gladyatörler” diyebilirler ama yavaş yavaş Olivia ve ekibindekiler zırhlarındaki çatlakları belli etmeye başlayacaklardır.

Ted çocuklarına yıllar önce anneleriyle nasıl tanıştığını anlatırken, Ted'in ruh ikizi için destansı arayışı büyük ölçüde geriye dönüşlerle gösteriliyor.

It's Always Sunny in Philadelphia 4 Ağustos, 2005'te FX kanalında yayına başlamış bir komedi dizisidir. Dizi aynı zamanda oyuncuları olan Rob McElhenney, Glenn Howerton ve Charlie Day tarafından yaratılıp geliştirilmiştir. Dizi, kişisel çıkarlarından başka hiçbir şey düşünmeyen ve Güney Philadelphia'da "Paddy's" adında oldukça başarısız bir İrlanda barı işleten bir arkadaş grubunun başından geçen maceraları anlatmaktadır.

Başrollerini iki güzel oyuncunun üstlendiği 2 Broke Girls, iş dışında hayal kurmaya vakti olmayan Max ile o güne kadar tüm hayalleri anında gerçeğe dönüştürülmüş Caroline'ın ortak hayallerinin peşinden koşma hikayesini anlatıyor. Sex and the City’nin yaratıcılarından Michael Patrick King’in imzasını taşıyan ve başrollerini iki güzel oyuncunun üstlendiği 2 Broke Girls, son yıllarda erkeklerin hüküm sürdüğü komedi dizileri arasında öncelikle bu yönüyle dikkatleri çekiyor. Dizinin başkarakteri Max’i canlandıran Kat Dennings, erkek egemenliğinden bunalan izleyiciler için fıstık gibi iki kızın maceralarını anlatan bu dizinin kaçırılmayacak bir fırsat olduğunu düşünüyor. Bugüne kadar birçok sinema filmi ve televizyon dizisinde yer alan Dennings, kariyerinde yıllardır beklediği hamleyi sonunda 2 Broke Girls ile yapmayı başardı. Caroline Channing'i canlandıran Beth Behrs ise bu “eski milyoner/ yeni züğürt” karakterinin kızın bazı izleyicilere fazlasıyla “züppe” gelebileceğini, ancak onun sadece dilinin kemiği olmadığını söylüyor. Behrs’e göre dizinin iki ana karakteri birbirine muhtaçlar. Max’in çalışkanlığı ve el becerisiyle ürettiği top kekleri var; Caroline’da ise bu top kekleri pazarlayarak köşeyi dönmeyi düşünecek kadar büyük bir hayal gücü... Bunun için ihtiyaçları olan tek şey ise; 250 bin dolarlık bir sermaye.

Bristol'daki bir grup gürültücü genç arkadaşın dağınık hayatlarını, aşklarını, çılgın yükselişlerini ve kaçınılmaz alçaklıklarını takip eden saygısız komedi draması.

Liseli bir matematik olimpiyatçısı kız, aykırı gençlerden oluşan bir arkadaş grubu ile takılmaya başlar. Küçük erkek kardeşi ise lisenin ilk yılında hayatta kalmaya çalışıyordur.